O sözleri söyledikten sonra gitmişti. Ve ben sadece gidişini izlemiş ardından ağlamaya başlamıştım. Keşke demiştim keşke Anıl'la hiç tanışmasaydım. Keşke değer vermeseydim şimdi bu kadar canım acımazdı. Ama kahretsin ki canım acıyordu. Hemde çok. Neden insan değer verilirken şımarır ki? Bu sorunun cevabını bulan biri cevaplasın. Çünkü cidden cevabını bulamıyordum.
Duştaydım. O gittikten sonra saat kaça gelmişti bilmiyorum ama hala ağlıyordum. Annemlerin aşağıda unutmuş gibi hıçkırarak ağlıyordum. Ama duşta olduğum için duymayacaklarından rahattım. Ya da kendimi öyle avutuyordum. Duştayken ağlamak güzeldi. Suyun altında. Her seferinde başa sarıyordu konuşmamız kafamda. Bana dedikleri ve sonra gidişi...
Şuan annemlerle yemekteydim. Yemek yiyorduk. En sevdiğim yemeklerden bir tanesiydi ama ben sadece çatalla eziyet ediyordum yemeğe. Ansızın hapşırdım. Çok yasa dediler birlikte,nezaketen hep beraber dedim.
"Neyin var? Hasta mı oldun?" dedi babam.
"Bilmiyorum" diyerek net cevap verdim.
"Arkadaşlarında çok geçmeden çıktılar sorun mu yasadınız" dedi annem.
"Hayır sadece kendimi kötü hissediyordum öyle ders çalışamayacağımdan da gitmelerini söyledim" dedim. İyi oyuncu olabilirdim. İçi kan ağlarken gülen insanlardandım. Yemeğimi yemeden kalktım masadan.Odama çıktığımda kendimi yatağa attım ve öylece tavana bakmaya başladım. Anıl'ın söylediklerini düşünüyordum. Ve akını.. hiç aklımdan çıkmıyor diyebilirdim. Ben ona kardeş gözüyle bakarken onun bana başka gözle bakması.
Sanki bi labirentin içindeydim çıkışa ulaştığımda herşey bitecekmiş ama ben hiç hareket etmiyor gibiydim.
Kendimi ciddi anlamda kötü hissediyordum. Ciddi anlamda. Değer verdiğim insanların beni kırması üzücüydü. Saatlerdir aynı şekilde yatağımın üzerinde yuvarlanıyordum. En son durup komidinin üstündeki telefonu aldım ve açtım.
Kıvırcık(25 cevapsız arama)
Geceaşkım(53 cevapsız arama)
Buketaşkım(49 cevapsız arama)Anıldan bir arama yoktu. Tekrardan boşluğa düştüm. Boşluktaydım ama gittikçe en derine batıyordum.
Whatsapp'a girdiğimde 2.464 mesaj vardı. Gruplardan kızlardan felan. Hiçbirine bakmadım. Direk gidip son görülmemi profilimi ve görüldümü kapattım böylesi iyiydi. Hemde çok iyiydi.
Ben kızların mesajlarını okuyordum ilk bana normal mesaj atsalarda sonradan küfür savurmuşlardı. Birden kapım açıldı ve içeri gereksiz girdi.
"Şuan seninle uğraşacak ne halim ne de gücüm var" dedim bıkkınca.
"Onun için gelmedim öyle oturmak için. Hadi ama abla kötü olduğunu anlayabiliyorum" dedi kapıyı kapatıp yanıma gelerek. Gereksizin söylediklerine eski halim olsa gözlerim felan yaşarırdı ama şimdi o bile olmuyordu. Durum vahim.
"Abla neyin var kim üzdü seni bu kadar isim ver döveyim" dedi. Bu hali sevecen gelmişti. Yatakta oturur pozisyona geçip saçlarını karıştırdım.
"Boşver be üzülme. Ayrıca seni böyle uysal görmek gözlerimi yaşarttı hep böyle ol tamam mı ablasının gereksizi" dedim.
"Buketgilde merak etmiş Buket beni aramıştı ama ben birşey söylemedim herhalde buraya gelecekler.." derken içeriye gece ile Buket damladı.
"Geldiler bile" sesi onları göstererek. Buket ve gece sesli bir şekilde oh be dediler.
"Kızım seni öldüreceğim amacın ne senin beni deli etmek mi" dedi gece.
"Lan birşey oldu sandık sana iyiki olmamış ya bi sn telefona niye bakmıyorsun onu da geçtim telefonu kapatmak nedir abi" dedi Buket.Kızlardan iyi bir fırça yedikten sonra onlara tek tek olanları anlattım. Bana tepkileri şuydu
"Anıl öküz mal eşşek şerefsiz" diyorlardı anıla sövmekle meşgullerdi. Ama ben hala ne yüzüm gülüyor ne de mutlu olmaya çalışıyordum. Hiçbir şey yapmıyordum."Kızım beni sinir etme yarın yılbaşı yeter bu şey o mal sana böyle demiş niye nolmuş salla sanki hep hayatımızda mıydı o? O olmadan da olur emin ol ben varım lan biz varız" dedi gece. Seviyordum bunları ya en zor günde yanımdalardı. Dediklerinde haklıydı gece. Anıl olmadan da yaşamak? Mantıklıydı. O kimdi sadece 1 aydır tanıdığım kişi. Onun için kendimi depresyona sokacak halim yoktu.
"Aynen aynen o yüzden hadi aşağıya inelim herkes toplansın kafamız dağılır" dedi Buket. Hayır diyecektim sonuçta Anıl da gelebilirdi.
"Hayır deme Anıl gelirse gelsin umursama" dedi gece. İstemeyerek de olsa kabul ettim.Çardağa indiğimizde herkes oradaydı Anıl ve akın dahil. Ben kızların arasına oturdum. Çünkü ne anıla ne akına yakın oturmak istemiyordum.
"Yılbaşında planınız ne" dedi kuzey.
"Her zaman ki gibi PTT" dedim. Kızlarda bana katıldı.
"Belki bara gideriz biz" dedi Mert.
"Yılbaşı çekilişimi yapsak" dedi Berk.
Olur dedi herkes ve yazdık isimleri çekmeye başladım. Sonuçlar benim için iç açıcı değildi pek.Ben anıla
Akın berke
Berk kuzeye
Mert geceye
Batu bukete
Anıl bana
Buket batuya
Gece merte
Kuzey bana alıyordu. Hep çok şanslıyımdır. 2 hediye alınacaktı bana ohoh. Ama Anıl'ın bana benim anıla çıkmam düşünülünce mızıkçılık yapıp tekrar yapalım dedim ama tabi kabul etmediler.••••
Kızlarla birlikte hem yılbaşı alışverişi hemde hediye bakıyorduk anıla ne alacaktım ki ben? Ne almalıydım? Ona çok kırgındım ama hediye almam şarttı. Belki bugün almazdım yarın bakardım hediyeye çünkü aklıma birşey gelmiyordu. Ayrıca hep beraber buketlerin evde kutlayacaktık. Buketlerin ve gecelerin annesi bize gideceklerdi. Öyle saçma klasik bir yılbaşı geçirecektik tek fark bu sefer Anılgilde olacaktı.
Alışverişten geldiğimizde evlere dağılmıştık ben direk kendimi yatağa atmıştım bile. Öyle instagrama felan bakıyordum. Ve gözlerim ağırlaşmaya başladım anladım ki uykum vardı. Ve bende kendimi uykunun kollarına bıraktım.
••••
Sabah uyandığımda kızlar bizdeydi daha doğrusu öylelermiş bende kahvaltı yapmaya indiğimde görmüştüm. Kahvaltı yaptıktan sonra odama çıktım ve hediye düşünmeye başladık onlarda hediye almamışlardı. Ve çok zor olacaktı.
Ve hediyeleri bulmuştuk. Ben ikimize aynı tişörtten alacaktım ve aynı bileklikten. Buket parfüm alacaktı. Gece ise ona bir defter hediye edecekti ve ondan sadece onunla ilgili her gün ki düşüncesini yazmasını isteyecekti. Çok mantıklı bir hediyeydi. Ve anlamlı.
Hediyeleri almak için Avm'ye gelmiştik. Üçümüzde ayrıldık çünkü alacağımız hediyeler ayrıydı. Bileklik ' G&A ' yazan bir bileklik bulmuştum şans eseri hemen aldım tabi. Ne bileyim sevgili şeysi gibiydi ama inşallah o yanlış anlamazdı. Kazak ise üzerinde sadece değişik bir resim olan onu almıştım. Ve kendime de. Erkek reonu olduğu için small almıştım fakat o bile bol duruyordu ama alacaktım.
Kızlarda en son alışverişini tamamladığında eve geri döndük. Abur cubur ve birkaç süs eşyaları alarak buketlerin evine geçtik.
Ee o zaman parti başlasın!
----
Kısa oldu biliyorum ama çok üzgünüm sınav haftasıydı maalesef ki yazamadım. Kusura bakmayın güzellerim benimm..💘
Bu bölümü nasıl buldunuz?
Yılbaşı özel yazmamı ister misiniz?
Anıla biraz yumuşamış mı sizce Güneş?
Ve diğer karakterlerin de artık sevgili olmasını ister misiniz?Vote ve yorumlarınızı bekliyorum güzellerim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANLAMSIZ AŞK #Wattys2016
Teen Fiction© Tüm hakları hayal dünyama saklıdır. Bir aşk düşünün öyle anlamsız ki öyle olaylar yaşanıyor ki ne olduğunu anlamıyorsunuz. Hem çok seviyorsunuz hemde gitmek istiyorsunuz ama ondan bir türlü gidemiyorsunuz. Böyle bi aşk işte bu inişli çıkışlı.. ...