"Korkak Aşık"
1. Bölüm
Koşarak evden kaçmak ve ben ne kadar da bütünleşmiştik böyle...
"Lee JongHyun çabuk buraya gel!, heyy kime diyorum kaçma çabuk geri dön!"
Annemin çırlayan sesiyle atılan terliğini santim farkla sıyırdıktan sonra geri geri kaçarak evimizin kalın hapishane gibi büyük kapısından çıktım. Kapının önünde bulunan ve her daim düşmanım olan kaygan zeminde ayağımın kaymasıyla neredeyse yere yapışıyordum ki elimle kendimi dengelemeyi başardım ve derin bir nefes eşliğinde rahatlayarak gözlerimi kapattım ancak Bu durum çok uzun sürmedi. Niye? Çünkü tehlike çanı gibi sabaha karşı gelmemin hesabını soracak olan biricik annemin sesi giyotin gibi bana doğru yaklaşmaktaydı.
Hızla gözlerimi açıp başımı kaldırdım, gözlerim her an kapıda annemi gözetlerken boşta kalan elimle gitarımı-hayatımın anlamı olan o şeyi- sırtıma asmaya çalışıyordum.
Sonunda kazasız belasız ayağa kalktığımdaysa sanki hiç böyle bir macera yaşamamış gibi 180 derece diğer tarafıma dönüp gayet sakin(!) ve çapkın bir bakışla saçlarımı üfleyerek okuluma doğru yürümek üzere bahçe kapısından çıktım.
Her sabah tekrarlanan bu olay artık bende Deja vu duygusundan çok alışılagelmiş bir yaşam tarzı olmuştu.
Sokağa çıkıp bir iki adım atmıştım ki karşı evimizin de bahçe kapısının gürültülü sesi başımı istem dışı oraya çevirmeme sebep oldu. Kim olduğunu adım gibi biliyordum halbuki ..
Uzun süredir komşumuz olan Zoey teyzenin kızı, aynı okuldayız hakkında bildiğim tek şey bu! adını bilmiyorum, bilme ihtiyacı da hiç hissetmedim doğrusu! o nedenle fazla baktık, başımı indirsem iyi olacak ve bir şey daha, bu iç düşüncelerim beni bir gün belaya sokacak ya hadi hayırlısı.
Gitarımı sırtımda dengeledikten sonra cebimde ki Iphone umdan müzik listemi açtım kulaklığı kulağıma takıp yolun geri kalanını evrensel mesajlar dinleyerek kat ettim. İki sokak aşağıdaki durağa geldiğimde otobüsün gelmesine daha beş dakika vardı, beş dakika ama dakika yani bazı şeyler için kısa olsa da iş beklemeye gelince bir hayli uzundur beş dakika!
Durağın direğine yaslanıp gözlerimi kapattım, bir elim çantamın sapını tutarken diğer elimle bacağımda ritim tutuyorum ve evet! çok coolum biliyorum! Yess! Bu düşünceyle gözlerimi kapatıp sırıttım ama ne sırıtma.
Gözlerimi kapatıp karanlığa kavuşmamla zihnimde beliren biri vardı ki,oda gözlerimi kapatırken önümden geçen komşu kızı oluyordu. Yandan profili bu kadar güzel miydi bunun?
Elinde kitapları kulağında kulaklığıyla sağ tarafıma geçti. Her sabah böyle durakta karşılaşırdık biz, akşamları da bazen işte. Ben eve erken gelme gibi bir yanlışa düştüğüm zamanlar! Onun dışında belki evden çıkış saatlerimiz çakışmazsa durakta denk gelirdik. Sokaklarımız dar olduğundan evlerimiz ne kadar gösterişli mekanlar da olsa da birbirine haddinden fazla yakındır. 5 metrelik ve ancak bir arabayla insanın yan yana geçebildiği sokaktan ne bekliyorsunuz ki... hiç tabi ki!
Bu nedenle ev üyelerimiz birbirine yakındır ben hariç! Kaç senedir komşuyuz tabi. Komşuluklar da iyidir bizim bu semtimizde apartman ilişkisi yoktur, herkes bilir mahalle de ne var ne yok, yan evde neler olmuş bitmiş. Buna sebep bir de şu sokak var tabi neden olarak...
Gözlerimi açtığımda otobüsün yaklaşmakta olduğunu gördüm ve duraktaki herkes gibi bende de hareketlenme oldu haliyle...
Her sabah, " Bizim muhitte de amma çok üniversite öğrencisi varmış" dememe neden olan şu kalabalık beni daraltsa da motosikletim el koyan babama sevgilerimi yollayıp katlandım ve arkaya doğru ilerledim. Boş bulduğum koltuğa çöktüm, ayna da ki yansımama bakarak yirmi dakikalık yolculuğa başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKAK AŞIK
General FictionYENI HIKAYEM 'GUZ GÜNEŞI'NE BAKMANIZI ÖNERİRİM, SEVGILI OKUYUCULARIM. YENI HIKAYE, YENI HAYATLAR VE YENI OLAYLAR. VIRA BISMILLAH O ZAMAN. "Beni delirtiyorsun Sena!" "özellikle yapmıyorum" dedim ödüllük performansımla.. " sebeplerim vardı, sebebim v...