Gece hatta sabah Arda'yla yaşadığım tuhaf fantazilerden sonra eve dönmüş banyo yapmış sabah ezanını duyduğumda uykuya dalmıştım.Bu yüzden hem sadece 2 saat uyamanın verdiği hem de asla takmadığım sinüzitlerimin saçlarımın ıslak oluşundan şişmesinin verdiği rahatsızlıkla gözlerimi açtım. Aşşağıdan çatal bıçak sesleri ve annemin ara ara beni çağıran sesi geliyordu. Tanrım ! Uzun zamandır kimse bana kahvaltı hazırlamamıştı. Aşşağıdan kokular gelmeye başlayınca kokunun verdiği mayhoşlukla gözlerimi yumdum. Kokuyu iyice içime çektim. Ardından kokuya ne kadar yakın o kadar iyi teorisini uygulayarak aşşağıya indim.
Evet.Ben seçilmiştim.Sınanıyordum.Ama bunlarla nasıl başa çıkacağımı bilemiyordum.
Gözlerimi masadaki davetsiz misafir'e çevirdim.Kaşlarım yer çekimine meydan okurcasına havaya kalkmıştı.Arda.Yine alaycı gözleriyle bana bakıyordu.
"Kızım bak yeni komşumuz tanışmışsınız galiba." Annem bir yandan tavadaki omletle ilgilenirken gülerek konuşuyordu.Babam ise beni görünce sanki denizden çıkmış gibi bana bakmıştı. Arda'yla ne konuşuyorlardı acaba ? Ayrıca Arda inanılamaz bir şekilde anneme ve babama dönerek ara ara gülümsüyordu.
Bana karşı şeytani davranışlar sergileyip onlara karşı melek kesiliyordu ?! Hay ben böyle adaletin...
"Hıı.Evet tanıştık." diyerek annemlerin bakmadığı bir anda Arda'nın gözlerinin içine baktım ve gözlerimi kıstım.Hala gülüyodu.Bir dakika...Bu neye gülüyordu ?
Bakışlarını çevirir çevirmez koşar adım banyoya fırladım.
LANET!
Sarı saçlarım birbirine girmiş tam olarak kurumadığı için bazı yerler ıslak bir şekilde bana bakıyordu.Ayrıca dişlerim sanki yıllardır fırçalamamışım gibi parlaklığını yitirmişti. Üzerimdeki pijamanın altı ayıcıklı bir şort üstü mor bir atlet olduğu için görüntüm tam bir rezaletti!
Hemen saçımı başımı düzeltim elimi yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçalayıp,üstüme bir şey yapamayacağımı anladığımda pofladım. Daha fazla tuvalette kalırsam bir rahatsızlığa yakalandığımı sanacaklar diye ödüm koparken kendimi dışarı attım.
Manzara müthiş(!) Arda ailemle bir güzel kahvaltı ediyor ve her ne anlatırsa annem ve babam iki de bir gülüp onay veriyorlardı.
Hemen masaya gidip tek boş yere Arda'nın yanına oturdum. Onu uyarmama rağmen gelmişti. Bilerek.Kasten. Alında fena olmamıştı ama sadece bir "günaydın" mesajı daha iyi olabilirdi.
"Ee Arda bu ziyaretini neye borçluyuz?" Lafı söyledikten sonra pişman olmamı sağlayan tek şey sevgili ailem'in bana attığı ölümcül 'misafir'e öyle denmez!' bakışlarıydı. Ben gözlerimi onlardan ayırırken Arda elindeki çatalı tabağa koyup "Yeni taşındım biliyorsun seni zaten tanıyorum. Bir de ailenle tanışmak istedim ne de olsa artık komşuyuz." Evet.Kilit nokta.Komşuluk. Annemin takıntılı olduğu şeylerden biri.
Annem sürekli seyahatte olduğu için insanlara çok zaman ayıramazdı. O yüzden ayırdığında tam ayırır zaten insanlarla görüşemiyoruz bari güvenebileceğimiz birkaç arkadaşımız oldun der herkesle komşu olmaya çalışırdı.Kulağa tuhaf geliyor biliyorum ama bizim siteye ilk taşındığımızda annem tam 60 daire için kendi elleriyle kek pişirmiş bir çoğunu benimle birlikte dağıtmıştı. Yani anlıyacağınız adam sosyal takılıyo.Tabii bu da benim başıma dert açmaktan ileri gitmeyen bir mevzu...
"Arda evladım ne zaman istersen gel biz birkaç gün sonra gideceğiz bizim ufaklığa da gözkulak oluver evladım." Hehe. Baba . Yapma. Sen de mi ? İnsan kızını yabancıya emanet eder mi ?! Bu ne lan! Teker teker gelin !
"Siz hiç merak etmeyin Mustafa bey. Ben zaten bütün yaz buradayım eğer Deniz'İn bir ihtiyacı olursa söylemesi yeterli." Bunu gülerek söylemiş sonlara doğru kafasını bana döndürüp gülümsemesini yok etmiş piç sırıtışıyla dans etmeye başlamıştı. O gözlerin bacaklarını kırıcam ben zaten !
"Neyse efendim afiyet olsun ben artık gideyim." Hele şükür aklına geldi evine gitmek.
"Peki Arda'cım yine uğra." Ya ama bir insan nasıl 10 dakikada iki tane yetişkini -sözde- etkisi altına alabilirdi ki ?
Ben olanları masadan hala sineklere kapı gösteririmiş gibi ağzı açık izlerken Arda kapıdan çıktı. Annemler de onu geçirmek için gittikleri kapıdan yavaşça masaya geri döndüler.
***
Günün en güzel saatleri... Öğlen ışığının kitabımın sayfalarını aydınlattığı arka bahçemize açılan boydan boya cam ve uçuşan tüllerle kaplı çalışma odası.
Kitabımı okurken içinde kaybolduğumu hissettim bir anda.Oradaki karakterin ben olduğumu maceralara atıldığımı.Hep böyleydi aslında.Bir kitap okuduğunuzda içinde kaybolur her kitapta farklı dünyaları yaşardınız. Bir kitapta bir katil olurdunuz, ötekinde aşık bir genç bir diğerinde hayallerini gerçekleştirmek için mücadele eden bir kimsesiz. Fakat bazı hikayeler vardıki okumak değil düşünmek hissetmek değil içinde olmak isterdiniz,yaşamak.O anı o heycanı,tutku ve dram'ı iliklerinizle tüm hücrelerinizle yaşamak.İşte ben böyle bir hikayenin tam ortasındaki kişiydim.Her yere aynı uzaklıkta çaresizliğe ve çareye. Mutsuzluğa ve mutluluğa. Karara ve kararsızlığa.Yalnızlığa ve kalabalığa.
Düşüncelere daldığımı fark ettiğimde kitabımı kapattım. O kadar yoğun düşünüyordum ki son okuduğum bir kaç satırın bile farkına varamamıştım.
Dönen sandalyeden kalkmaya yeltenerek arkamı döndüm. Yere bakan gözlerimi yavaşça arka bahçeye doğru çevirdim. "AYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYYY!!!!!!!!!!" attığım çığlığın sebebiyeti olan varlık eliyle ağzımı sımsıkı kapattı. Eli yüzünden almak için can attığım nefesleri kaçırıyordum.
"Sakinleş.Sakiin..." Gözleri bir an verdiğim tepkiden açılmıştı ve gülüyordu."İyi misin ?" Kafamı evet anlamında aşağı yukarı salladığımda elini çekti.
O an annemler dışarıya gezmeye gittikleri için ne kadar sevindiğimi hatırlamıyorum bile.
"Sen ne yapıyorsun manyak mısın ?" hala gülüyordu psikopat gibi. "Kızım sendede ne ses var manyak mısın ? Bağrılır mı öyle ?" "Sende evime gizlice girmeseydin HIYAR!"
Gözleri ciddileşmişti.Hemen babmlardan yüz buldu diye!
"Baban ne zaman istersen gel demişti yanlış hatırlamıyorsam." Beni kendi silahımla vuruyordu.
Sonra ben onunda fark ettiği şeyi bir anda fark ettim. "Sen az önce bana HIYAR mı dedin ?" Aha.Sıçtık.
"PRH! Ben mi ? ben ?" Normalde böyle yapmazdım. Ama üzerinize sizi geberticekmiş gibi bakarak gelen bir bela varsa...
"Denizz kızım biz geldiik !" az önce sıçtık mı demiştim ? Peki ya şimdi ? Arda beni duvarla kendisi arasında hapsetmişken annemlerin odaya girmeleri nasıl olurdu acaba ?
"Gerizekalısın Arda..."
HEHE :d GECİKTİ BİLİYORUM ÖZÜR DİLERİM AMA PEK İÇİME SİNMEDİ DAHA DA GECİKMESİN DİYE YAZIVERDİM İŞTE :d OKUYUN OKUDUKÇA BENİ HATIRLAYIN :P CANLAR SİZİ SEVİYORUM VOTE VE YORUMLAR İÇİN ÇOK TEŞEKKÜRLER İYİ OKUMALAR :******* <3 <3 <3
(BU ARADA NORMALDE ŞARKI VARDI AMA YÜKLENMEDİ BEN SÖYLİYİM PARÇA ; EMİNEM-MONSTER :**)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASABİ ŞİRİN
Roman pour AdolescentsDeniz ailesinin işi nedeniyle kendi başına yaşamaya alışmış onu mutlu eden insanlar dışında diğerleriyle çok ilgilenmeyen bir kızdır... Fakat ufacık ve saçma bir kaza Deniz'i istemediği saçma bir oyunun içine çeker... Oyunun içinde çok yakışıklı bir...