Sevgi Ne Demektir?
''Sevgi ne demektir?'' diye sorsalar, sözlükte ''İnsanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu.'' yazdığını bilmeme rağmen net bir cevap veremem.Çünkü sevgi sadece bağlılık ya da paylaşmak değildir.Sevgi bir bağlılıktan, bir duygudan fazlasıdır.
Sevgi belki de tüm duyguları, bizim için iyi olan, bize mutluluk veren tüm kelimeleri içinde barındırır.Aynı beyaz gibi...İçinde tüm renkleri barındırır ama tek bir renk karıştırırsan kirlenir, yok olur gider.Sevgi içindeki temiz duygular, aynı zamanda koşulsuz bağlılıktır.Sevgi, vazgeçilmez olandır.Uzun süreli aşktır, sadakattir, vicdandır.Hatalarda en çok canımızı yakandır.Kendimizi tanımamızı sağlayan en karmaşık ama en basit olandır.Sevgi, çelişkilidir.Bu duygu hayatta en anlaşılmaz duygudur.Ama biz bu karmaşık duyguyu en basit hale getirerek, günlük hayatta ''Müzik dinlemeyi seviyorum vb.'' şeklinde kullanıyoruz.Çok merak ediyorum.Hangi müzik vazgeçilmez?Hangi müziğe sadakatle bağlanılır?Kaç kişi hata yaptığında müzik aletini kirletir diye korkar?Cevap verebilecek birinin olduğunu sanmıyorum.Varsa da sevginin kendisi için ne ifade ettiğini sorgulamalı.İçinde bu kadar özel kelimeleri barındırabilen bir kelimeyi boşa harcamanın verdiği duyguyu belki anlar.
Bu konunun çok kişiyi yakalayacağını sanmıyorum.Aksine basit olduğu düşünülebilir. Bu kelimeler boşa kullanılmaya devam edilebilir.Ama belki de biri bu yazıyı okuduğunda değer verdiği insana söyleyebileceği en güzel kelimelerin, dudaklarından dökülen ''Seni seviyorum!'' olduğunu anlayacaktır.
Türkçecinin sınavını geçmek için son noktayı koyduğumda masanın üzerindeki mendille gözlerimi sildim. Sonuçta bu yazıyı yazan biri olarak "Seni seviyorum!"un kıymetini anlayamamıştım ve bunu söyleyeceğim kişiyi içimdekileri haykıramadan sadece birkaç dakikayla kaçırmıştım. Bu da yetmezmiş gibi istemsizce devamlı duygusal slow müzikler dinleyip ağlamaya yelteniyordum. Tabii bir de beni neşelendirmek için bir palyaço kılığına girmeyen arkadaşlarım da vardı. Küçük grubumuzun neşe kaynağı olan benim duygularımı karamsarlık kaplayınca onlar da yanımda gülmekten çekinir olmuşlardı. Onları kendimden uzaklaştırmak için terslesem de yanımdan ayrılmıyorlardı. "Ne şanslıyım!" değil mi? Madem sonsuz dostluklar kadar şanslıydım, peki neden Doruk'a ulaşamadım? Şimdi, şu anda Doruk'u görmek için nelerimi vermezdim! Kafamı yan sıraya çevirdim. Doruk'la her zaman oturduğumuz yer...Okan'la Seda'nın buluşma sırası olmuştu. Gerçi bu sıra, kaybettiklerimin yanında hiçbir şeydi. Bir an içimi tanıdık bir parfüm kokusu sardı.
"Onun parfümünden..."
O parfümü bu derse giren gözlüklü bir çocuk da kullanıyordu. Açıkçası sırf bu koku için o çocuğun ön sırasına oturduğumu söylersem yalan olmaz herhalde...
"Arkadaşlar, sınav bitmiştir. Kağıtlarınızı masada bırakıp çıkabilirsiniz."
Kalabalık sınıfı terk etmek için kapıya yığılmaya başlamıştı. İnsanlar ilerlerken ben de çantamı alıp kapıya doğru yöneldim. Yığılanları incelerken sadece bir an için...Arkası dönüktü ama...
"Hayır, bu çok saçma! O mu?"
Sadece bir an için Doruk'u gördüm sanmıştım. İnsanları itiştirerek onu gördüğümü düşündüğüm yere gittim. Sonuç, sıfır. Son zamanlarda sıkça yaptığım gibi kendimle konuşmaya başladım.
"Psikoloğa mı gitsem? Saplantı falan mı yaptım acaba? Yok depresyona girdim çıkamadım ben..."
İlerlerken bizim grubu gördüm. Başak, Seda, Okan, Melek ve Beren oradalardı. Garip bir şekilde beni süzüyorlardı. Tamam, makyaj yapmamış olabilirdim, uykusuz da kalmış olabilirdim hatta kendi kendime konuşurken deli gibi de görünüyor olabilirdim ama bu bakışlar...Biraz şey gibi...Şey...Acıyormuşlar gibi...Onların yanına gidip selam vermeliydim. Yanlarına vardığımda Okan duvara yaslanıp kollarını bağlamıştı ve gözlerini kaçırıyordu. Seda da öyle ve Başak da...Bir de Melek...Gözüme dik dik bakan bir tek Beren vardı. Konuşma ihtiyacı hissettim.
![](https://img.wattpad.com/cover/74428314-288-k263112.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Bilirsin
Teen FictionBenim için hayat sınavlara çalışmaktan ibaretti.Aslına bakarsanız bu çok çalışkan olduğumdan değil, yapacak başka bir şey bulamamamdan kaynaklıydı.Gerçi derslerde de pek başarılı olduğum söylenemez ya, neyse! Sosyal medyaya gelince, hiç sosyal medya...