Justin hala tepkisizce suratıma bakarken tekrar bağırdım.
'Hemen arabadan in!' Ellerini saçlarına daldırdı.Sanki ne yapacaını bilmiyor gibi hareket ediyordu.Hızlıca emniyet kemerine uzanıp çözdüm.Ben emniyet kemerini bağlamadığım için sorun yoktu.Başkası olsa onu bırakıp arabadan atlardım ama yanımdaki kişi Justin'di.Bal rengi gözleri koyulaşmış dehşetle parlıyordu.
'SİKTİĞİMİN KAFANI TOPARLA VE ARABADAN İN.HEMEN!' Arabanın kapısına uzanınca bende aynısını yaptım.Bombanın sinyal sesi gittikçe artıyordu.Şuan sadece kalp atışlarımı ve saatin sesini duyabiliyordum.Üstümdeki yorgunluktan dolayı hareketlerim yavaştı ama şuan bir kriz anında olduğumuz için kendini göstermeye başlayan ağrılarımı umursamadan bedenimi zorladım.Kapıyı açıp dışarı atlamak üzereyken Justin çoktan direksiyonu bırakıp kendini dışarı atmıştı.Onun kurtulduğundan emin olduktan sonra bende kendimi dışarı ittim.
Adrenalin yüzünden ne yaptığı farketmemiştim ama yaralı olan kolumun üzerine atlayınca boğazımdan çıkan acı çığlığa engel olamadım.Arabadan ayağımı kesmemle bomba patladı.
Alevlerin sıcaklığını bedenimde hissederken patlama sesi kulaklarımı sağır etmişti.Ellerimi kulaklarıma bastırıp gözlerimi sıkıca yumdum.Bombanın patlamasıyla cam kırıkları etrafa saçılmıştı.Aklıma Justin gelince hızlıca yerimde doğruldum.Ellerimden destek alıp kalkarken yerdeki camlar ellerime batmıştı.Bunu umursamak gibi bir derdim yoktu.Justin şuan birinci önceliğimdi.Başımı onun olduğu tarafa çevirince karnını tutarak bana geldiğini gördüm.Kaşları çatılmış,gözleri kısılmıştı.Daima parlayan koyu sarı saçlar kirlenmiş ve dağılmıştı.Üzerindeki tişörtte gri lekeler oluşmuştu ve pantolonu tozlanmıştı.Üzerinde kan yoktu ve görünürde bir yarası yoktu ama bunların dışında dikkatimi çeken şey elindeki poşet oldu.Biraz düşünüp elindekinin ne olabileceğini anlamaya çalıştım.Elindeki elbisemin poşetiydi.
Tanrım Justin kesinlikle canına susamış.
Onun iyi durumda olduğunu bilerek kendimi serbest bıraktım.Bedenim geri düşerken ellerimi gözlerime bastırdım.Havadaki duman gözlerimi sulandırıyordu.Yangından yükselen siyah duman her nefesimde ciğerlerimi işgal ederken nefes almakta zorlanıyordum.Justin birkaç saniye sonra yanımdaydı.Gözlerimi açmadan hareketsiz kaldım.Justin'in bir eli başımın altına yerleşirken diğer eli hızlıca bedenimde geziniyordu.Yaralı olup olmadığıma bakıyordu.Kendimi zorlayarak bağırdım.
'Sen delirdin mi?' Hareket halindeki eli durdu.Boğazımı parçalayarak çıkan öksürüğün bıraktığı ekşi tat midemi bulandırmıştı.
'Bebeğim iyi misin? Tişörtünde kan var.Bir yerinimi yaraladın?' dediğime aldırmadan kendi sorularını yöneltti.Daha fazla duman solumak istemedeğim için parmaklarımı kollarına dolayıp sıktım.
'Yardım et.' Ben cümlemi bitirmeden beni yerden kaldırmıştı.Sağlam kolumu boynunun arkasında geçirip omzunun üstüne koydu ve bir elinide belime doladı.Belimdeki elinde hala elbisenin poşeti vardı.
'Sen kesinlikle delisin.' Boğazım ağrıyordu ama bu beni konuşmaktan alıkoymamıştı.
'Neden söz ediyorsun?' Hızlı adımlarla arabanın yanından uzaklaşırken saf oksijeni içime çektim.
'Biz neredeyse ölüyorduk ve sen elbiseyi arabadan almaklamı uğraştın?' Onun aldığı elbise elbette benim içinde önemliydi ama elbiseyi almak için kendini riske atması fazla aptalcaydı.Bir an için onun bir amatör olduğunu düşünmüştüm.
'Bu önemliydi.O benim sana ilk hediyem.' Poşeti hafifçe sallayın üzerimdeki pantolona sürttü.Arabadan olabildince uzaklaştığımızda beni yere bıraktı.Kendiside yanıma eğilip dizlerini büktü.Eli hızlıca koluma gitti.Tişörtümün kenarını yırtıp koluma baktı.Kurşun yarası yine kanamaya başlamıştı.Fazla şiddetli değildi ama kanıyordu.Justin üzerindeki tişörtten bir parça kopardı.Kumaşın yırtılma sesini çok az duymuştum.Patlamanın gürültüsünden dolayı kafamın içinde herşey birbirine girmişti.Kulaklarım zonkluyordu.Kumaşı yaranın olduğu yerin üstüne sardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Crime
Fanfiction'Neden yaptın? Neden canımı yaktın? Neden şimdi peşimden geldin?' Göğsüne vurarak konuşmaya devam ediyordum. 'Neden benimle ilgileniyorsun?' Justin bağırdı. 'Çünkü seni seviyorum.Anladın mı? Kendime engel olamıyorum ve yanında...