Crime

Crime 34.Bölüm

JUSTIN BIEBER - ALL THAT MATTERS PIANO VERSİYONUYLA OKUYABİLİRSİNİZ :)

(RUBY'NİN GÖZÜNDEN)

Eve geldiğimizde berbat haldeydim.İkimizde öyleydik.Kan üzerimizde kurumuştu.Kesinlikle midem bulanmıştı ama midemin bulanmasının sebebi üzerimde kan olması değil kanın Nathan'a ait olmasıydı.

Odama girdiğim zaman durgundum.Yol boyunca Justin'le konuşmamıştık.Gözleri koyuydu.Benim ki kadar olmasada ellerinde kan vardı özellikle elimi tuttuğunda kan onada bulaşmıştı.

'Bebeğim?'         Justin elini yanağıma koydu ve nazikçe okşadı.Dalgın bakışlarımı gözlerine odakladım.

'İyiyim ben.Sorun yok.'            Eli biraz daha boynuma doğru kaydı ve beni kendine doğru çekti.Yumuşak dudakları her zamankinin aksine soğuktu.Dili dudaklarım üzerinde gezindikten sonra hafifçe dudaklarımı araladım.Dilini ağzımın içine doğru kaydırdı ve boştaki kolunu belime sardı.Belimin açık kısmından elini içeri doğru soktu ve tenimde gezdirmeye başladı.Birkaç saniyeliğine uzaklaştığımızda başlarımızı ters yönlere eğerek öpüşmemize devam ettik.Alt dudağımı dişleri arasında ezdikten sonra çekiştirdi.Eli tişörtümün altından çıkıp kalçama doğru kaydı ve sertçe sıktı.Ani hareketiyle birlikte ağzım kocaman açıldı ve keskin inlemem odayı doldurdu.Boynumdaki elinide kalçama getirdikten sonra sıkıca kavrayıp zıplamama yardımcı oldu ve bacaklarımı beline dolamamı sağladı.Ellerim saçları arasında geziniyordu.Yürümeye başladığında nereye gittiğimizi anlamadım ama itiraz etmedim.

Kalçamdaki eli tekrar hamle yapınca saçlarını çekiştirdim ve benimkinden daha yüksek bir inleme çıkardı.Sırtımda soğukluk hissedince beni duvara yasladığını anladım.

Öpüşmemiz hafifledi.Kısa süre sonra Justin geri çekildi.Nefes nefese kalmıştık.Bedenini benimkine yasladığında sertleşmiş erkekliğini hissettim.Arada kıyafetler olmasına rağmen bedenim tepki göstermişti.Hafif bir karıncalanma tüm bedenime yayıldı.Dokunuşları baştan çıkarıcıydı ama durmuştuk.

'Şimdi sıcak bir duş al.'        Alnını alnıma dayadı.Gözlerini benim gözlerime dikip devam etti.

'Yardım etmemi ister misin?'          Gözleri çok güzel görünüyordu.Koyulaşmıştı ama odamın içindeki loş ışık eşsiz görünmesine neden oluyordu.Saçları biraz kirlenmişti ama hafifçe parlıyorlardı.

'Hayır.Sende duş al.İşim bittiğinde yanına geleceğim.'         Hafifçe başını sallayıp gözlerini kapattı ve dudaklarıma kısa bir öpücük kondurdu.

'Görüşürüz bebeğim.'          Odadan çıkıp kapıyı yavaşça kapattı.Bende vakit kaybetmeden banyoya girdim.Musluğu açıp küvetin dolması için bekledim.Üzerimdeki kıyafetleri yavaşça çıkarıp yere bıraktım.Su küveti doldurmaya devam ederken lavaboya yaklaşıp suyu açtım.Dirseklerime kadar kanı temizledim.Ardından yüzüme bulaşan kandanda kurtuldum.Aynadaki yansımama dikkatle bakıp ayrıntıları süzdüm.Saçlarım fazla kirli değildir.Kan temizlenince rahatlamıştım.

İç çamaşırlarımıda çıkardıktan sonra küvete hafifçe ayağımı soktum.Su ılıktı.Diğer ayağımıda soktuktan sonra yavaşça oturup başımı geriye doğru yasladım.Su üzerimdeki yorgunluğu alıyordu ve rahatlatıyordu.

Zor birgün geçirmiştim.Tüm hücrelerim isyan ediyordu.Ilık su kolumdaki kurşun yarasının sızlamasına neden oldu.Vücudumdaki morluklar geçmişti ama kurşun yarası hala tam olarak iyileşmemişti.Elimin üzeride parçalanmıştı.

Nathan'ın ölmüş olması farklıydı.Kafamdaki bir sürü düşünceden kurtulmamı sağlamıştı.Diğer öldürdüğüm insanlarla işler daha resmi ilerliyordu.İsteklerimi yerine getirmediklerinde öldürüyordum ama Nathan herbirimiz için tehlike yaratmıştı.Öldüğünü bilmek rahatlamamı sağlıyordu.