Ankaraya indiğimizde vakit kaybetmeden kendi evlerimize geçtik. Eymen beni taksiyle bırakıp giderken arkasından izledim bir süre. Sonra sitenin içine girip apartmana yürüdüm.
Buraya gelipte birdaha geri dönmeyecek olmak canımı sıkmıştı sanki.
Asansörle bizim kata geldiğimde annem çoktan kapıyı açmış bekliyordu.
'Hoşgeldin evine kızım.. ' dedi içten sesiyle. İşte bu ses az önceki sıkıntımı alıp götürmüştü.
' Hoşbulduk annem. ' dedim ve elimdeki valizi bırakıp sarıldık.
Daha sonra içeri geçip ben hafta boyunca neler olduğunu, bazı yerleri atlayarak anlattım.Odama geçtiğim de herşey yerli yerindeydi. Valizlerimi dolaplara yerleştirip çalışma masama oturdum. Kilitli çekmeceyi anahtar yardımıyla açıp çektim.
Karşımdaki fotoğrafla gözlerim doldu.
Şehit Emniyet Amiri Savaş Akay. Elime aldığım fotoğrafı öpüp sarıldım.
Fotoğrafın hemen altında i ay yıldızlı bayrağımız vardı. Bu bayrak tabutunun üstüne örttüğümüz bayraktı. Köşedeki tüylü defteri buruk bir gülümsemeyle aldım elime. Bu defteri çocukken babamı her özlediğimde gelecek diye yazardım. Gelicek ve onsuz geçen günlerimi bu defterle ona anlatcam derdim.
Defterin kapağını araladığımda yazarken döktüğüm gözyaşları geldi aklıma.26 Ağustos 2008
Nerdesin baba. Bugün benim doğum günüm. Sensiz geçen ilk doğum günüm. Annem geceleri çok ağlıyor baba. Bana belli etmemeye çalışıyor ama o da seni çok özlüyor. Ali amca ve Eymen geldi bugün. Lunaparka gittik hep birlikte. Çok eğlendik baba, keşke sende olsaydın.. Beni güldürmek için herşeyi yapıyorlar. Ben gülünce sana ihanet etmiş gibi hissediyorum. Neden böyle oluyor baba?
Biliyor musun? Bende polis olmaya karar verdim. Polisler kahraman çünkü. Bende senin gibi bir kahraman olmak istiyorum. Senin gibi güzel yürekli başarılı bir polis.
Büyüdüğüm de intikamını alıcam babam. Sen huzurla uyu. Senin hep uyumanı sağlayan adamı bulucam, bulucam ve ben de onu öldürücem baba. Sen gideli altı ay oldu baba. Gelmiyceksin biliyorum. Ama her seferinde içimdeki umut vazgeçiriyor beni. Bi yaş daha büyüdüm ben babam. En mutlu günüm ve sen yoksun. Özlüyorum hemde çoook...
Buruk bir gülümsemeyle gözümden akan yaşı sildim. On yaşında bir çocuktum daha. Babamın işinde kullandığı dolma kalemi alıp başladım karalamaya.
Mezun oldum babacım. Artık 18 yaşındayım. Reşitim. Polisim. Büyüdüm. Hatta biliyor musun? Belki de aşık oldum. Tam olarak emin değilim ama hemen kızma baba. Biliyorum başkasına aşık olamam ben sana aşığım çünkü.
Zaten o senden sonra geliyor merak etme. Kimseyi senle kıyaslamam. Keşke burada olsan ve onun karşısına geçip hesap sorsan. Canımı yakıyor çünkü.
Adı Yiğit. Tanıyorsun sen onu. Evet yardım etmiştin o Yiğit. Sayende Polis olan. Biliyor musun? Gözleri çok güzel. Kardeşine de kavuşmuş sayende. Ama o ne yapıyor? Çok şey borçlu olduğu adamın kızını üzüyor..Her neyse Artık polisim. Korksunlar benden. Az kaldı baba. O şerefsizleri bulup canlarını alıcam.
Annem çağırıyor. Gitmek zorundayım. Seni seviyorum.
Defteri kapatıp annemin yanına gittim. Yatak odasındaydı.
'Gel kızım. ' diye yanına çağırdı. Gardıropunun çekmecesinden bi bohça çıkardı. İçini açtığında Silahı gördüm.' Bu babanındı kızım. Onun gibi Polis olduğuna göre artık sana teslim edebilirim. ' silahı yavaşça elime alıp inceledim. Eskimişti. Düzenli bakım yapılmadığı için.
' Gözüm gibi bakıcam buna. ' diye mırıldandım.
Odama geçip kilitli çekmeceye yerleştirdim.3 yıl sonra
' Günaydın Millet. ' dedim içeri girince.
Hepsi uykulu gözlerle kafalarını salladı.
Gülerek onlara aldırmadan masanın ortasındaki poğaçalardan attım ağzıma.
Ali Amca müdürümdü. Biz de onun biriminde komiser olmuştuk. İlk sene staj yaptığımız için üst birimlerden yemediğimiz azar kalmamıştı. Canımızı okumuşlar. Stajyerlere hep öyle davranılırmış meğer. Daha iyi çabuk kavrasınlar işi diye. Şimdi ise yer değişmiştik. Gelen stajyerleri fırçalama sırası bizdeydi. Gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKUSUZCA SEV
Teen Fiction10 yaşında küçük bir kızın tek kahramanı babasıdır heralde. Masallara inanan küçük kız ya gördüğü rüyadan uyanıp bir kabusa düşerse? Masallarındaki tek kahramanını kaybederse? Hayatın acımasız soğukluğu daha on yaşındayken yüzüne çarpar. Ve gördüğü...