Deniz&Kumsal

135 9 9
                                    

Multiye bi bakın derim 👆👆👆

Denizin ağzından...

3 ay önce

'Ya kızım saçmalama gelemem akşam devriyem var'  dedim telefondaki sarışına.
Hâlâ ısrar ediyordu yüzsüz kız.
Tam arkamı dönmüştüm ki sertçe koluma çarpılmasıyla telefonum yere düşüp parçalara ayrılmıştı.
'Dikkat etsene lan! ' diye bağırırken bana çarpan kişinin kız olduğunu farkettim.
' Özür dilerim ben çok özür dilerim ' deyip yere eğildi ve toplamaya başladı.
' Bırak bırak ' diyerek yere eğildim. Ekrana baktığımda çatlamıştı ama çok büyük değildi.
' Ben çok üzgünüm gerçekten. ' dedi alt dudağını ısırarak. Telefonu unutup kızın duru yüzünü izlemeye başlamıştım ama o farkında bile değildi. Hala özür cümleleri sıralayıp duruyordu.
Üzerinde Yunus kamuflajı olduğunu görünce önüme dönüp kalan parçaları topladım ve ayağa kalkıp yerlerine taktım.
'Cidden ücreti neyse öderim. ' dediğinde ona baktım yine dalıp gitmiştim güzelliği karşısında.
' Tabi ödiyeceksin' dedim ters ters bakarak. Ama asıl amacım onu bir kez daha görme umuduydu.
'Cüzdanım yanımda değil. Im ne kadar tutar ki. Çok mu pahalı birşey ' diye sordu korkarak.
' Tabi pahalı. Kendini satsan ödeyemezsin ! ' dedim yalancı bir öfkeyle. Amacım kıza sataşmaktı. O an yanağımda ki ateşle öfkem gerçekten artmıştı. Bana tokat atmıştı.
' Ne diyorsun sen be. Ne sandın beni bilmiyorum ama neyse parası öderiz. ' deyip sinirle gitti.
Arkasından boş boş baktım sadece. Yüzümdeki gülümsemeye anlam verememiştim.

Bir kaç saat sonra Murat amirimin yanında gelmişti.
' Yeni ekip arkadaşınız Kumsal.' diye bize tanıtırken biz saf saf birbirimize bakıyorduk.

Erkeklerden başlayıp tanışmaya başladı. Bizim abazalar salyalarını akıtarak kızla tanışmak için sıraya girmişti tabi ilk defa Yunuslarda bir kız görüyorduk. Öfkeyle izledim onları.
Sıra bana geldiğin de soğuk bir sesle elini uzatıp ismini söyledi. Elini tutup başımı salladım. İsmimi söylememi bekledi sanırım ana ben söylemeyince elini çekip Murat amirin yanına gitti.

Akşama doğru Murat amir beni çağırdı yanına.
'Deniz. Kumsalı eve bırakıyorsun. ' dediğinde ikimizde aynı anda itiraz ettik.
' Kızın arabası yok. Bu saatte kamuflajlarla eve taksiyle gidecek değil. İtiraz istemiyorum. ' demesiyle mecbur kalıp çıktık odasından.
Bu kader değil de neydi?

Yine soğukluğumuzu konuşturmuş hiç konuşmadan bahçeye çıkmıştık.
Çalan telefonuma baktığımda sarışın yazısını görünce küfür ettim. Tabi telefon kırılıp kapanınca geri aramayı da unutmuştum.

Cevaplayıp konuşmaya başlarken kaçamak bakışlar attığını farketmiştim.
Sarışına laf anlatamayınca öfkeyle bağırıp küfür ettim ve suratına kapattım. Yanımda ürkek adımlarla yürümesi hiç hoşuma gitmemişti.
'Korkma seni yemem' dedim dayanamayıp. Hiç birşey söylemedi.
Motora binip kaskı uzattım. Kaskı takıp arkama oturduğunda ister istemez kasılmıştım. Belimi tutmak yerine arkadaki demire tutulması yine sinirlenmişti.
Gaza bianda yüklenince belime yapışmıştı. Gülümsedim.
'Evinin adresini verecek misin?' dediğimde mahallesinin adını söylemişti.

Oturduğu mahalle pek tekin yerler değildi açıkçası yine de birşey söylemedim.

Mahalleye geldiğimizde
'Tamam dur daha fazla gitme. Burada ineyim' dediğinde durdum.
'Teşekür ederim. Imm şey telefonun ekranı ne kadar? Yani şey biraz beklersen hemen getiririm. ' dediğinde gülmek istedim. Cidden ciddiye almıştı söylediklerimi.

 KORKUSUZCA SEVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin