4.bölüm

9.6K 227 10
                                    

BU BÖLÜMDE ZAMAN AŞIMI OLMUŞTUR

5 AY SONRA...

Bu gece muhteşem bir ay var gökyüzünde. Öyle parlak, öyle gösterişli ki bir inci gibi parlıyor üstümüzde.Yataktan kalktım. Pencereden dışarı, ay ışığında yüzen bahçeye baktım. Ay ne kadar harika olursa olsun, ne kalbimin ne ellerimin titremesine kar ediyor. Bu gece de sıçrayarak uyandım uykumdan.

''Derya,betin benzin atmış. Yine aynı rüyayı mı gördün yoksa?'' diye fısıldadı İpek. ''Sana bir bardak su getireyim mi?'' 

''Endişelenme. Sen uyumana bak.'' dedim.

Elinden ne gelecek ki? İkimizden de gelmez.... Rüyalarımız kaderimizden kopuk olabilir mi? Kaderimiz de zaten bizim elimizde değil. Ayrıca, her gün aynı rüyayı görmemin sebebi olmalı diye düşünüyorum. Her gece Serdar'ın bana yaklaştığını ve ben de ona yaklaşırken karşımda Emir'i gördüğüm için onu ters itip ateşe attığımı görmekten vücudumda uyuma isteği bile kalmamıştı. Bu rüyanın bir anlamı olmalıydı? Kim nedensiz bir yere 40 gün aynı rüyayı görür ki? Yakında anlayacağım diye düşündüm. Yakında.. Bir de yarının heyecanıydı uykularımın kaçışına sebep o ayrı.

Başımı yastığıma koyarak sırt üstü uzanıp düşünmeye başladım. Serdar'la tanışalı tam 5 ay olmuştu. Bu süreçte Emirle ilgili bir çok şey öğrenmiştim. Onunla buluşma ayarladığımız zamanlarda hep abisinden konuşturmaya çalışırdım. Çocuk, elimde Emir hakkında her şeyi öğrenebildiğim bir oyuncak olmuştu adeta. Üstelik bana karşı farklı duygular beslediğni bildiğim halde buluşmaya devam ediyordum onunla. O benim elimi tutarken ben gözlerinde Emir'i görüyordum. Sanırım bu yüzden kırk gündür bu rüyayı görüyordum. Vicdanım Serdar'a yaptığım haksızlığı kabullenemiyordu. Ama başka çarem de yoktu. Emir'i o günden beri ancak rüyalarımda görebiliyordum. Tatlı tebessümlerle uyanırdım bazı geceler. Ama sonra kabuslara dönüştü her şey işte.

Serdarla her buluşmamda ellerimi avuçlarının içine alır,gözlerimin içine bakarak beni ne kadar çok sevdiğini fısıldardı kulağıma. Çıkıyorduk SANIRIM. Abisine benzemediğini düşünse de aslında o kadar çok benziyordu ki. Hareketeleri bile bana Emir'i hatırlatıyordu. Gözlerine bakıp Emir'i öpüyormuş gibi öperdim onu. Emirle birlikte oluyormuş gibi hissederdim onunla birlikte olunca. Aslında onunla birlikte olmamın tek nedeni abisini düşünmem değildi. Bu konuda gerçekten çok becerikli. Kendimi çok iyi hissettiriyor bana. Emir'in bu konuda Serdardan daha becerikli olduğunu düşünmüyordum. Galiba daha yetenekli olduğunu düşünmek istemiyordum. Çünkü her gece yatağına birlikte  uzandığı kadın değilim ben.

Yarınki heyecanım da uykularımın kaçmasına diğer bir neden. Çünkü yarın Serdar beni abisiyle tanıştıracak. Böyle söyledi bu gece arabasından inmeden önce. ''Çok merak ettiğin abimle tanışacaksın yarın.''

''Çok merak ettiğimi de nerden çıkardın?''

''Hep onunla ilgili sorular sormuyor musun? Merak ediyorsun işte..''

Yüzümün kıpkırmızı olduğunu hissetmiştim. Ama kırmızı yüzümü avuçlarının arasına alarak:''Ben de senin aileni merak ediyorum. Bu yüzden utanmana gerek yok.'' diyerek harika dudaklarını dudaklarımla birleştirmişti. Öpüşü bile bir erkek için maximum seksilikteydi. 

Yarın abisiyle tanışacağım. Bu cümle aklıma geldikçe içimden sesli kahkahalar atıyorum. Ne tanışma ama. Beni görünce yüzünün şeklini çok merak ediyorum doğrusu. Hem de kardeşinin kollarında bulacak beni. Üzülür mü acaba? Aradan aylar geçti.Beni kesinlikle unutmuştur bile.

Gecenin ilerleyen bir vakti İpek tekrar uykuya dalınca, bahçeye indim. Kıpırtısızdı gece. Gecenin siyahında kahverengi kızıllığıyla yalnız başına duran banka oturdum. Ağaçların arasından esen rüzgarlar yüzünden yapraklar belli belirsiz hışırdadı.  Yarını bekliyordu gözlerim. Zaman hızlıca geçmeliydi.

---------

KÜÇÜĞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin