11.Bölüm

44 7 0
                                    

Ömer karşımda yarı bağlı havluyla duruyordu. Baklavaları vardı.
Aniden kendime gelip arkamı döndüm ve ellerimle yüzümü kapattım.

" Aaa,şey. Bir şey soracaktımda sana. Özür dilerim odada göremeyince tam çıkacaktım ama şeyden çıkınca şaşırdım biraz şey ettim. Kusura bak..."
" Hülya, tamam sakin."

Sesi gülücüklü geliyordu. Komik mi?!
Hayır, şuan gerçekten komik mi?!

" Şey ediyim ben o zaman. Çıkıyım. Evet, çıkıyım."

Kapıyı açıp arkam Ömer'e dönük çıktım odadan.

Aptalsın Hülya aptal. Şey şey ne ya?

Yav tamam anladık. Kazayla oldu ama hakket şey şey ne ya? Aynen şey gibi oldu bu ' şeyden şey olduda şeyden şey çıktı.'
Allahım manyağım ben ya. Kendi kendime gülüp merdivenlerden aşağı indim. Yoruldum be. 

Asansör boşa yapılmadıya eve. Saf gibi iki kat aşağı yürüyerek indin!

Ya bir şey sorabilirmiyim? İç sesim bu kadar şey düşünebiliyorda ben niye düşünemiyorum? Allah Allah.

Çünkü ben senin bedeninde ayrı bir ortamdayım canım.

Ay sus! Yeminle ya!

İçimde yeni bir insan yaşatıyormuşum da haberim yok.

" Kızım n'apıyorsun? "

Aysun teyzenin sesiyle irkilip baş parmağımla üst damağımı havaya kaldırdım.

" Ayy,ürktüm. N'apıyormuşum ki?"

" Elinle kafanın etrafında bir şey varmış gibi kovuyorsun."

Allah Allah.  Benim niye haberim olmuyor böyle şeylerden.

" İçimdeki sesle savaşıyordum da."
" Ay ilahi kızım. "

Diye kahkaha patlatan Aysun teyzeye şaşkınlıkla baktım. Komik bir şey mi dedim, ben kaçırdım galiba?

Aysun teyze koluma girip beni salona götürdü. Haldun amca evde yoktu. Büyük ihtimal işteydi.

" Otur bakalım. Şöyle karşılıklı bir Türk kahvesi içip dertleşelim."
" Olur. "

Aysun teyzenin karşısındaki geniş koltuğa oturup etrafa bakındım.
Aaaa! Telefonum!

" Hemen geliyorum."

Deyip odama çıktım. Yatağımın yanında ki komodini açıp içindeki külüstür telefonumu aldım. Şarjı bitmiş kapanmıştı.
Bu telefonun şarj aleti var mıdır ki bu evde?

Yav Hülya Aysun teyzenin dediği gibi ilahi kız.
Bu evde bu telefonun şarj aleti olur mu hiç. Çalışanların bile telefonu dokonmatik. Seninki hâlâ tuşlu, tek uçlu şarj alete bakıyor.

Yav bir sus,sus. Anaa. Bulursam görürsün.

Ben vallahi kafayı yedim. İç sesimle kavga ediyorum. Kafamı sağa sola sallayıp kendime geldim. Odamdan ayrılıp mutfağa indim.

" Bayanlarrr!"

İçerde ki herkes beni görünce mutlu olmuştu. İşte eski Hülya.

" Buyur kızım."
" Mürüvvet teyzeciğim şu telefona göre tek uçlu şarj aleti var mıdır acaba?"
" Var var. Gel. Seninle aynı telefonu kullanıyoruz."
Diyen Nebahat teyzeye çevirdim bakışları. Ayy tontonlarım benim. Ne de tatlı gülüyorlar.

Bu arada kapak olsun cicim. Hani çalışanlar bile dokonmatik kullanıyordu.

Ben dedim sana bulursun diye ama sen yok bulamam dedin.

BİR AŞK HİKÂYESİ:KAÇIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin