13.Bölüm

42 7 0
                                    

" Ömer gelmiş!"
" Ne? Niye ya?"
" Ne biliyim. Hazırmısın sen?"
" Evet."
" Bekletme de çık bari."
" Yok ya! Sonra camlardan onu gözlüyorum sansın."

Bir kaç dakika geçmişti ki aşağıdan zile basıldı. Kapıyı açıp bekledim. Bir kaç dakika sonra merdivenlerde Ömer'i gördüm.

" Hadi! Hazırsan gidelim."
" Ben kendim gelirdim."
" Yok. Almaya geldim işte.  Hadi gel."

Dediğini yapıp askıda ki montumu giydim. Boyunluğumuda elime alıp çantamı omzuma astım. Ayakkabılarımı giyip merdivenlere baktım. Haber vermeden inmiş bide! Öküz!

" Görüşürüz canımın içi."
" Görüşürüz. Bir ara yine buluşalım."
" Yeğenime iyi bak."

Tebessüm ederken karnını seviyordum. Kapalılıkla hamilelik çok tatlı duruyordu onda. Selda zaten güzel bir bayandı. Ne giyse yakışırdı.

Binanın kapısından çıktığım vakit Ömer arabanın içerisinden kafasını bana çevirdi.

Kapıyı açıp arka koltuğa bindim.

" Öne geç!"
" Arka rahat!"
" Öne geç dedim!"

Oflayarak aşağı indim ve dediğini yaptım.  Ömer'in bana emir vermesinden nefret ediyordum. Çünkü ne zaman emir verse sürekli yerine getiriyordum. Ön koltuğa geçtiğimde ehliyet kemerini bağladı. Benimde takmam için eliyle işaret verince dediğini yaptım ama kendi canım için yoksa emrini yerine getirmek için değil.

Arabayı yalının kapısının önüne gelişi güzel bırakıp evin kapısını çaldı. Kerim abi Ömer'in arabasını garaja çekiyordu. Pasaklı sürekli arkasını toplattırıyordu. Ne olurdu sen park etseydin garaja?!

İçeri girer girmez kapıdaki Aslı'ya gülücüklerimi yolladım. Oda bana gülmüştü.

" Kızım nasılsın?"
" İyiyim Aysun teyze sen nasılsın."
" İyimde sen yokken evin neşesi yoktu. Canım sıkıldı. Senin gibi bir gelinim olsa ne iyi olur. Her dakika güler eğlenirdim."

Ömer bana dönmüş pis pis sırıtırken boğazımı temizledim.

" Aman Allah korusun. Senin bu oğlun çekilmez!"
" A a, nesi varmış oğlumun. Haklısın fazla mutlu eder insanı."
" Tabii canım ne demezsiniz.."

Ömer'in bana o gün dediği cümle aklımdan çıkmıyordu. Ona olan hislerim gün geçtikçe artıyordu ve ben bunun sonucunda ne olacak bir fikre sahip değildim. Elimden geldiğince ondan uzak Allah'a yakın olmaya çalışıyordum.

" E içeri geçelim. Haldun Bey'de seni bekliyordu."

Meraklı bakışlarla salona ilerledim.

" Merhaba Haldun amca nasılsın?"
" İyiyim kızım sen nasılsın?"
" İyiyim."
" Seninle biraz konuşmak isterim."
" Olur."
" Çalışma odama çıkalım gel bakalım. Aslı bize iki türk kahvesi yap bakalım."
" Peki efendim."

Merdivenlerden ağır ağır çıkarken bu eve asansör niye yapılmış merak ediyordum.

" Geç kızım."

Kapıyı açmış önden geçmemi bekleyen Haldun amcaya istemsiz tebessüm yolladım.

Çalışma masasının önündeki koltuğa oturduğum sırada Haldun amca karşımdaki koltuğa oturmuştu.

Galiba söze nasıl gireceğini düşünüyordu.

Kahveler geldi Aslı odadan çıkınca Haldun amca kahvesinden bir yudum alıp ağzını araladı.

" Hastalığını biliyorsun artık."
" Evet."
" Tedavin için elimden geleni yapacağım."

Gözlerim buğulanmış belkide ağlıyordum.

BİR AŞK HİKÂYESİ:KAÇIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin