Not: Bölümü o kadar çok hemen yayımlamak istedim ki yazım hatası, anlaşılmayan cümle var mı yok mu bakmadım. Umarım yoktur, sizinle beraber ben de okuyacağım o yüzden değiştiririm varsa alslsxlslzl
-"Travmatik bir şeyden ötürü olabilir."
Orta yaşlarına veda ettiği grileşen saçlarının beyaza yüzünü dönmesinden belli olan doktor burnunun ucuna gelmiş gözlüğünü düzelterek karşısındaki adama baktı. Adam doktorun cümlesi üzerine gözlerini doktordan kaçırmış boşluğa daldırmıştı. Adamın 'travmatik' dediği olayı çok iyi tahmin edebilmişti.
"Geçmişinde yaşadığı bir olay var mı? Ondan çok etkilenmiş ve o olaydan kaynaklanan ruhsal hasarları yeni yeni gün yüzüne çıkıyor olabilir."
Doktor cümlelerine devam ederken karşısındaki adamı dikkatle izliyordu. Adam sürekli doktorla göz teması kurmaktan kaçınıyor, yerinde gergince duruyordu. Boğazını temizleyen doktor adamın dikkatini çekmek istedi.
"Oğlunuz küçüklüğünde ne yaşadı Bay Stan?"
Robert Stan kahverengi gözlerini doktora dikmeden önce odanın penceresinden ayaklarını bekleme koltuğuna uzatmış sallandıran sıkıntıdan mavi gözleriyle kliniği izleyen küçük çocuğa baktı.
"Annesi."
Doktor ona söylenen tek kelime üzerine gözlerini kıstı. Dirseklerini masasına dayayıp ellerini birleştirdi.
"Annesini mi kaybetti?"
Adam geçen bir hemşirenin bembeyaz yanaklarını sıkıp kızarttığı, hemşirenin arkasından gülen çocuğa tekrar baktı.
"Annesi terk etti."
Doktor ağzını açacakken adam devam etti.
"Ve o doktor, annesini çok severdi. Her şeyden çok."
-
Arabanın camından yansıyan güneş ışığı gözlerine vurduğunda gözlerini kıstı You. Eliyle siper alıp güneşi engelledi. Kafasını cama yaslamış, bitmeyen yolu ve sık ağaçları izliyordu. Arabanın içi oldukça sessizdi, öyle ki motorun sesi bile duyulmuyordu. Sürekli ağaçları ve gri asfaltı izlemek kızın düşüncelere dalmasını sağlamıştı. Az önce yaşadığı şeyleri düşündürdü ona.
Genç adam yüzüne dokunan eli iki avucu arasına almış, kızın şaşkın ve korkmuş gözlerine pişmanlıkla bakıyordu.Haklıydı kız, korkmuş olması normaldi, o da kendinden, yapacaklarından korkuyordu çünkü her defasında. Mavileri iyice parlamış, hafifçe ıslanmıştı. Avucunun içindeki eli narin bir şeymiş gibi titreyerek tutuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSYCHO ▲ SEBASTIAN STAN
Fanfictiondaha o anda, o barda, o kısacık sürede gördüğü adam, neden onu çekiyordu? neden her yerdeydi? neden onu seviyordu? cevabını bilip de bilmemezlikten geliyordu belki de, adam farklıydı, gizemliydi ve bazen... bambaşka biri olabiliyordu. YOU VE SEB'İN...