PSYCHO ▲ SEBASTIAN STAN

▲22▲

"Pekala iyi bir ekip olduk ancak başaramadık."

Richard elindeki viski bardağını ağzına götürürken sırıtarak elindeki bira şişesinden yudumlar alan Chris'e baktı.

Chris şişeyi elinde çevirdi, kafasını kaldırdı ve Richard'a baktı.

"Üç haftadır You ve Sebastian'dan hiçbir iz bulamamış olmamız başaramadık anlamına gelmez," Elindeki şişeyi dudaklarına götürdü ve koca bir yudum aldı. "Birileri Sebastian'a yardım ediyor—" Barın rahatsız eden gürültüsünde dans eden insanları inceledi gözlerini kısarak. "—ama kim?"

Richard da Chris gibi insanları incelemeye koyuldu.

"Onun yakın arkadaşı değil misin? Sen yardım etmiyorsan kim ediyor nasıl bilmezsin?"

Kafasını oturduğu koltuğa yasladı Chris ve iç çekti.

"Sence polise gitme işi mantıklı mı? Özellikle de sen adam kaçıran ve dövdüren biriyken?"

Richard barın gürültüsüne eşlik eden bir kahkaha patlattı.

"Sicilimin temiz olduğunu biliyor muydun?"

Chris mavi gözlerini sonuna kadar açtı ve adama baktı ardından dalga geçen bir ses tonuyla konuştu.

"Hadi be oradan!" Bira şişesinin dibinde kalan son yudumu da midesini indirdikten sonra şişeyi masaya bıraktı. "Ben bile birkaç bar kavgasına karıştım diye tutuklandım." Derin bir nefes aldı. "Gerçi hiçbirini ben başlatmazdım, Baz başlatırdı ve kendimi koca bir kavganın içinde bulurdum."

Richard tekrar bir kahkaha attı.

"Polislerle aranız o kadar mı kötü? Ben karıştığım kavgalarda araya birkaç tanıdık sokup olaydan sıyrılırdım," sessizleşti Richard, gözünü barın ortasına dikti, ardından sırıttı. "En son burada birbirimize saldırıyorduk, şimdi ise oturmuş birlikte içki içiyoruz. İyi ilerleme kaydettik Evans."

Chris yarım ağız gülerek adama baktı.

"O gece piç kurusunun tekiydin Tadien."

Richard güldü ve gözlerini Chris'le ona bakan iki sarışın kıza dikti. Kızlar Richard onlara bakınca gülümseyip adama göz kırptılar. Chris adamın baktığı yöne baktı ve kızları gördü, yüzünde oluşan çapkın ifadeyle yarım ağız gülümsedi.

"Hadi ama Chris, şimdi yanımıza gelecekler ve bütün gece bizi rahat bırakmayacaklar."

Chris şaşkınca Richard'a baktı.

"Kızlar güzeller ve bize katılsınlar isterim, neden istemiyorsun ki?"

Richard'ın suratında buruk bir ifade oluştu. Bu ifade Chris'i şaşırtmıştı.

"Ne?"

Richard derin bir nefes alıp adama baktı.

"Tamam... Birine aşığım o yüzden kimse ilgimi çekmiyor."

Chris birden deli gibi gülmeye başladı. Öyle ki nefes alamıyor gibi görünüyordu. Kıpkırmızı olmuştu.

"Richard Tadien birine aşık olmuş demek! Duyduğum en aptalca şey!"

Richard gözlerini kısarak Chris'e baktı. Biraz sinirlenmişti.

"Sen aşktan ne anlarsın ki?"

Chris'in gülüşü söndü ve ciddileşti. Richard gerçekten de birine aşık olmuş gibiydi. Onun duygularıyla alay etmeye son verdi.

"Tamam pekala, kim bu kız peki?"

Richard gözleriyle bir yere daldı, kızın yüzünü getirdi gözünün önüne. Doğal sarıları ve gözleri, açık teni ve uzun boyuyla güldüğünde zaman duruyordu adam için. Yüzünde istemsizce bir tebessüm oluştu.