Selin'in babası kendi mutluluğu dışında kimseyi düşünmeyen bir adam. Kızını zengin bir aileye gelin vererek onların parasından faydalanacak. Selin, Mertoğlu ailesine gelin giderek babasının hayatını kurtaracak. Bu evlilik onun içinde iyi der misiniz...
Arkadaşlar umarım bölümü beğenirsiniz. İyi okumalar!
Selin: Şimdi birine yakalanacağız. Ali: Nolucak ya? Nede olsa sen benim müstakbel karımsın. Selin: Yaaa! Öyle deme!... Ben utanırım. O yüzden bence aramızda biraz mesafe olsun ki, ben mahcup olmayayım. Ali: Neden bu engel? Selin: Ne? Ali: Neden aramızda hep bir mesafe var Selin? Neden? Selin: Ali, biliyorsun biz daha evli değiliz. Ve ben..- Ali: Ve sen utanırsın. Dimi? Selin: Hayır, hazır değilim. Daha önce ben kimseye bu kadar çok yakınlaşmadım. Ali: Ben, ben nolacağım? Nasıl durduracağım kendimi? Selin: Ali, en azından düğüne kadar sabret. O zamana kadar aramızda biraz mesafe olsun. Ama bu seni sevmeyeceğim anlamına gelmez. Hala sana aşığım. Bunu unutma! Ali: Peki düğüne kadar sabredeceğim. Selin: Ben sana güveniyorum. (Sarılırlar) Ali: Haa! Selin, seni bir yere götüreceğim. Selin: Nereye? Neden? Ali: Beni bir arkadaşım partiye çağırdı. Senide götüreceğim. Selin: Aaa! Ama ben... Ali: Sende geleceksin. Selin: Ama arkadaşın seni çağırmış. Beni değil. Ali: Yanında misafir getirebilirsin dedi. Oldu mu? Selin gülerek: Oldu... Ali: O zaman hadi giyin. Selin: Tamam! Selin koşa koşa odasına çıktı. Üstüne siyah tişört altına da siyah bir pantolon giyindi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Selin: Evet... Hazırım. Ali: Way! Güzelmiş kıyafetin. Selin: Elimde bir tek bu uygunu. Fazla açık giyinmek istemedim. Bu tam bana göre. Ali: Bencede. Çok yakışmış. Siyah... Hadi atla arabaya. Gidelim ( Arabaya binerler.) Selin: Ali o arkadaşın kız mı erkek mi? Ali: Napıcan? Selin: Hiç öylesine sordum... Ali: Erkek... Selin: hee... Tamam o zaman. Ali: Kız olaydı napıcaktın? Selin: Hiç birşey. Ali: Sen...? Hayatta inanmam. Sen o kıza birşey yapardın büyük ihtimalle. Selin: Tamamm... Sadece birazcık saçlarını yolabilirdim... Sadece bu kadarcık... Ali: Emin ki yapardın. Belkide onunla bile bırakmazdın. Selin: Müstakbel karını iyi tanıyorsun. Ali: Tabii... (Partiye gelirler. Parti Ali'nin arkadaşının evinde olur.) Selin: Burası mı? Ali: evet... Cenk: Vay! Kardeşim! Tokalaşırlar. Ali: Naber kardeşim? Cenk: İyi kardeş, senden? Ali: Ben de iyiyim. Cenk: Yenge mi? Ali: Evet... Nişanlım. Cenk: Senin... Nişanlın... İnanmam! Ali: Valla bak yüzüklerimiz bile var. Selinin elini kaldırır. Kendi elinide kaldırır. Ali: Selin bu sana dediğim arkadaşım, Cenk. Cenk bu da nişanlım Selin. Cenk: hoşgeldin yenge. Selin: hoşbulduk... Ali: Selin sen istersen içecek birseyler al kendine. Selin: Peki... Sende ister misin? Ali: Olur... Selin: Hangisinden? Ali: Elma suyu. Selin: Tamam... Selin kendine portakal suyu, Aliye de elma suyu alır. Selin: Al canım. Ali: saol. Selindim istersen takılabilirsin. Sıkıldıysan. Selin: Yoo böyle iyi. Cenk'in kardeşi Ceren gelir.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ceren: Hoşgeldiniz. Ali: Hoşbulduk Cerenciğim. Selin: Siz tanışıyor musunuz? Ali: Evet. Cenkle aynı üniversitededeydik. Ceren de Cenk'in kardeşi. Oradan tanışıyoruz. Selin: Heee... Selin sinirleri bozulmuş bir şekilde portakal suyunu içer. Ceren: Merhaba ben Ceren. Seni tanıyabilir miyim? Selin kısık sesle: Hayır deme şansım var mı acaba? Ceren: efendim duyamadım. Selin: Diyorum ki, Ben Selin. Ali'nin nişanlısı. Ceren: Nişanlısı mı? Selin: Noldu şaşırdın mı? Ceren: Aslında... Evet. Yani Ali'nin ilk defa böyle birşey yaptığını gördüm ve duydum. Selin: Yaaa... Selin Ceren'e göz devirerek tekrar portakal suyunu içer.
Bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın! Hikayemi hemen okumak istiyorsanız kütüphanenize ekleyebilirsiniz. Hepinizi çok seviyorum. Mucuk mucuk😘😘
