Aradan birkaç gün geçti. Yine bir kahvaltı sabahı Leyla tarafından uyandırıldım.
Güzel uykum hep bölünüyordu. Hep de bölen Leyla oluyordu. Her neyse şu üstümü başımı değiştirip aşağıya indim.
Selin: Herkese günaydın!
Mehmet: Günaydın kızım.
Ali: Nasılsın bugün?
Selin: İyiyim. Gayet iyiyim.
Ali: Ben bugünden itibaren işe geri başlıyorum herkesin haberi olsun.
Selin: Şimdi işe mi gideceksin?
Ali: Evet. Ve diğer günler de. Seni yanlız bırakmak zorunda kalacağım. Hatta şuan çıkmam gerek görüşürüz!
Selin: Görüşürüz!Ali'de gitmişti. Böyle yalnız yalnız oturmak çok sıkıcıydı. Ne vakit geçiyor ne güneş batıyordu. Bi an evvel Ali gelsin istiyordum. Yoksa can sıkıntısından ölebilirdim.
Merdivenlerden aşağı inerken gözüm bulanıyordu. İnmek bile gözümde büyümüştü. Geçince ayağımı yavaşça indirdim. Son merdivenden inerken gözlerim kapandı ve kendimi yerde buldum.
Gözlerimi açtığımda kendimi hastanede buldum.
Herkes başıma toplanmıştı.Selin: Noldu bana?
Leyla: İyi misin? Bi yerin ağrıyor mu?
Selin: İyiyim ben ama nolduda buraya geldim ben?
Sevilay: Sanırım bayıldın. Başın falan ağrıyor mu?
Selin: Biraz ağrıyo.
Sevilay: Ahh kızım kötüysen kötüyüm de.
Selin: İyiydim ben. Ama bir anda oldu herşey. Her neyse Ali nerde?Az sonra hemşire ve yanında bir doktor içeri girdi.
Herkesi dışarı aldı.
Leyla: Ablamın bişeyi yok değil mi?
Doktor: Vücudunda bi hasar yok ama...
Sevilay: Ama..?
Doktor: Nasıl söyleyeceğimi hiç bilmiyorum ama söylemek zorundayım. Kızınızda bi belirtiler gördük.
Leyla: Ne belirtisi?
Doktor: Sanırım Selin hanım kısır.Herkes sessizliğe bürünmüş bir haldeydi. Benim bundan hiç bir şekilde haberim yoktu. Söyledikleri sürece...
Selin: Ne zamana taburcu olacakmışım? Doktor ne dedi?
Benim suratıma acıyarak baktıklarını anlıyordum.
Selin: Neden öyle bakıyorsunuz? Kötü bişey mi oldu?... Cevap niye vermiyorsunuz? Kötü bişey oldu değil mi? Biliyordum!
Sevilay: Doktor dedi ki... "Kızınızın durumu gayet iyi sadece biraz dinlenmesi gerek. Bugün taburcu olacak." dedi.
Selin: Aa! Bu çok güzel! Ama neden suratınız bu halde?
Sevilay: Neyi varmış suratımızın?
Selin: Sanki doktor kötü bişey demiş gibi...
Sevilay: Hadi hadi sen toparlan götürelim seni.➖➖
Ali, babam ve Haluk babam çok endişelenmişti benk. için.
Ali: Çok korktum. Neden bana iyiyim dedin ki sen?
Selin: O zaman iyiydim. Bir anda oldu. Ama şimdi gayet iyiyim merak etme.
Ali: Emin misin?
Selin: Eveeet...Ben kendimi biraz yorgun hissettim bu yüzden odadaydım. Lavaboya gitmek için merdivenlerden aşağıya indim. Bu sefer daha dikkatli oldum. Sevilay annem, Ali ve babamlarla konuşuyordu. Başta önemsemeden geçecektim taa ki konu bana dönene kadar.
"Doktor... Selin'in bi hastalığı olduğunu söyledi.
Ali: N-ne hastalığı?
Sevilay: Selin... Selin... Selin k-kısırmış."Gizlice onları dinlerken kendimi tutamadım.
Selin: Ben... Benim çocuğum olmuyor mu?
Sevilay: Selin!Ali'de yıkılmış bir halde bana döndü. Bense ne duygu yaşadığımı dâhi bilmiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVCİLİK// ALİ SELİN
FanficSelin'in babası kendi mutluluğu dışında kimseyi düşünmeyen bir adam. Kızını zengin bir aileye gelin vererek onların parasından faydalanacak. Selin, Mertoğlu ailesine gelin giderek babasının hayatını kurtaracak. Bu evlilik onun içinde iyi der misiniz...