EVCİLİK// ALİ SELİN

3. BÖLÜM

Haluk: Oğlum gelmişsin!
Ali: Bir kutlama falan mı var? Ben birşey mi kaçırdım?
Haluk: Bak oğlum biz düşündükde...
Ali: Biz?
Haluk: Yani... Mehmet amcanla ben.
Ali: Mehmet amca mı?
Haluk: Evet. Benim küçüklük arkadaşım. Seni onun kızıyla evlendirelim.
Haluk: Heh bak Selin kızımız da geldi!
Ali: Selin? Bu mu!
Haluk: Evet oğlum bak tam sana göre bir kız. Seni düzeltecek bir kız.
Ali: baba sen şu an gerçekten saçmalıyorsun! Ben evlenmek istediğimi sana daha önce söylediğimi hatırlamıyorum!
Haluk: Söylemedin zaten. Ben kendim verdim bu kararı.
Ali: Ben daha fazla bu saçmalıkları dinleyemeyeceğim, odama çıkıyorum.
Haluk: Hiçbir yere gitmiyorsun!
Sesler bayağı yükselmişti. Korkuyordum kötü birşey olacak diye.
Ali: Bak baba sen benim hayatıma karışamazsın! Ben kendi hayatımdan memnunum.
Haluk: Ali, herkesin içinde beni bağırtma!
Ali: Sende anla beni o zaman!
Deyip çekip gitti. Arkasından Haluk Mertoğlu gitti.
Şimdi daha da çok korkmuştum.
Haluk: Ali Evleneceksin o kızla!
Ali: Benim hayatımın kurallarını sen koyamazsın!
Haluk: Sen benim oğlumsun bu yüzden kuralları ben koyarım!
Ali: KOYAMAZSIN!
Haluk: Öyle mi? O zaman olacakları sen düşün!
Ali: ...
Haluk: şimdi evlenecek misin?
Biraz sonra ikisi beraber aşağı indiler.
Haluk: kendi aramızda anlaştık. Ali de evlenmeye karar verdi.
Selin: Ne! Ama nasıl?
Mehmet: Kızım otur...
Selin: Ama o nasıl....?
Haluk: Nişanı, yakın zaman da yaparız.
Mehmet: Evet evet.
Haluk: Sizin içinde uygun olursa bu pazar günü yapalım olur mu?
Mehmet: Benim için herşey uygun...
Sevilay: Haluk fazla hızlı olmaz mı?
Haluk: Yoo bence gayet iyi...
Sevilay: Pekii...
Mehmet: Kızım sen odana çık valizleride al.
Selin: Oda nerde acaba?
Leyla: Ben göstereyim abla.
Haluk: Hayır hayır kızım, Ali göstersin...
Selin: Yok yok gerek yok. Leyla göstersin bana!
Haluk: Hadi Ali göster odayı.
Ali diğer iki valizi alarak beni odaya çıkarttı.
Ali: Al, burası!
Selin: Öküz müsün sen ya!?
Ali: Öyleyim yeni mi anladın?
Selin: Seni daha önceden tanımadığımdan olabilir mı acaba?
Ali bana doğru yaklaşarak: Bak kızım ben senin bildiğin erkeklere benzemem. Fazla dibimde dolaşma yoksa yanarsın!
Selin: a...aa! Niye peşinde dolaşayım ben senin?
Ali: Yani şimdi diğer kızlar gibiysen, hep dolaşırsın. Ama ayrılamazsın!
Selin: Ya oğlum sen nediyon ya? Ben senin gibilerin peşinde dolaşmam!
Ali: Bende senin gibilerin peşinde dolaşmam on bakarsan!
Selin: Sen gül gibi kızı bulmuşsun hala laf söylüyorsun!
Ali: İstiyorsan seninlede halledelim!
Yine üzerime doğru yürümeye başladı.
Selin: Bence çok fazla konuştuk!
Diyerek kapıyı kapattım.