EVCİLİK// ALİ SELİN

24. Bölüm - "Sevgilim"

Ali odasında otururken kapının çaldığını duyar. Evin hizmetlisi onu bir şekilde Selinin hazırladığı yere götürür. Ali söylenip söylenip durur.
Ali: Asya beni niye buraya getirdin kapkaranlık oda bura-
  Birden ışıklar açılır, sahnede Selini görür.
Ali: Yok artık.
Selin: Buraya senden özür dilemek için çıktım. Ama bu çok kuru olur dimi?
Ali: Sanki öyle gibi...
Selin: O zaman otur ve beni iyi dinle.
  Ali Selinin söylediklerini yapar. Işıklar sadece seline döner. Selin şarkıya başlar;
      Yolumuz uzun,
Sen bana yaslan, bende sana gidelim.
O gözler, bana bakmayacaksa al canımı öleyim.
Yüzünü sakın dökme, üzülme, yüzüme bakma öyle...
Arkanı sakın dönme, susma, anlat, konuş benimle...
Sevgilim, sen ne dersen kabul, tam teslimiyet sana  mahsus. Söylediğin rica değil emir
         Gönlüm sana hakkını verir...
          (Güliz Ayla - Sevgilim)

Selin şarkıyı bitirince o masum suratıyla Ali'ye bakar. Ali sahneye doğru yürür. Seline bakar.
Selin: Niye öyle bakıyorsun? Çok mutlu kötü söyledim?
Ali: Sana gerçekten inanamıyorum. Senin hakkında bilmediğim bir şeyi keşfettim.
Selin: Yani bu sesin çok kötü demek mi oluyor?
Ali: Çok güzel demek oluyor. Burayı, bu süslemeleri, bunların hepsini sen benim için mı yaptın?
Selin: Aslında tek ben yapmadım. Biraz yardım almış olabilirim.
Ali: Sen nasıl bir kızsın ya?
Selin: Ya sen bana hakaret mı ediyorsun? İltifat mı? Ben anlayamadım.
Ali: istediğin gibi anlayabilirsin... Ama Selin şunu unutma. Ben sana ne kadar kızdan da n kadar bağırsam da seni hep seviyorum.
Selin gözlerini pörtleterek: Ali!!!
Ali: Noldu?!
Selin: Sen, sen bana beni sevdiğini söyledin!!!
Ali: Gerçekten mi? Hiç farketmemişim...
Selin: Yaaa! Bende seni çok seviyorum sevgilim!
  Selin Ali'nin kucağına atlar (yani sarılırlar)
Ali: Demek bu kadar kolaydı?
Selin: Ney?
Ali: Hiç-hiçbir şey...
Selin: Ali biliyor musun?
Ali: Neyi?
Selin: Eskiden sana çok gıcık oluyordum. Çok sinirimi bozuyordun.
Ali: Sende çok farklı değilin şimdi...
Selin: Hıı! O zaman sana hissettiğim duygularla şimdi hissettiğim duygular arasında dağlar kadar fark var. Ya senin?
Ali: Yani benim öyle pek değişiklik yok... Yine sana gıcık oluyorum.
Selin Ali'nin göğsüne küçük bir vurur.
Ali: Şaka yaptım şaka. Benimde arasında bin kilometre fark var. Daha geçen birbirimizle atışıyorduk şimdiyse kolkolayız, nişanlıyız...
Selin: Evet, zaman ne kadar çabuk ilerliyor. Keşke annemde benim bu günlerini görebilseydi. Eskiden hep derdi ki büyüyünce senin kiminle evleneceğini çok merak ediyorum. Seni bu koca çenenle hangi deli oğlan alır? Derdi.
Ali: Yani oradaki deli oğlan ben oluyorum...
Selin gülerek: Evet sen oluyorsun... (😄)
Ali: İyiki varsın...
Selin: Bana böyle sözler söylenene alışık değilim.
Ali: Alış o zaman çünkü artık dilime dolandı. Hep söylerim...
  Selin güler. (😄)