Selin'in babası kendi mutluluğu dışında kimseyi düşünmeyen bir adam. Kızını zengin bir aileye gelin vererek onların parasından faydalanacak. Selin, Mertoğlu ailesine gelin giderek babasının hayatını kurtaracak. Bu evlilik onun içinde iyi der misiniz...
Evliliğimizin ilk günü bir balayına gitmek oldu. Gittiğimiz yer Bali Adası'ydı. Çok şahane bir yerdi. Yani ben böyle düşünüyordum.
Selin: Ali sencede burası çok güzel değil mi? Annen bizim için harika bi yer seçmiş öyle değil mi? Ali: Evet evet güzel... Selin: Ali sana n'oldu? Ali: Bir şey olmadı, ne olabilir ki? Selin: Bilmiyorum... Biz balayındayız... ama sen... senin yüzün gülmüyor... Neden böylesin? Ali: Selin, bi şeyim yok tamam mı? Sadece biraz yorgunum o kadar... Selin: İyi bakalım öyle olsun... ➖➖
Odamızda bir harikaydı. Ali'nin annesi gerçekten çok düşünceli bir insan... Bizim için o kadar çok şey düşünmüş ki...
Üstümü değiştirip rahat şeyler giyindim ki etrafı rahat rahat gezebileyim...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ali'de üstünü değiştirdi ve berbaber etrafı gezmeye çıktık. Ben Ali'nin koluna girdim. Kocaman havuzlar, göletler, masmavi denizler vardı. Dışarıda gezilecek o kadar çok şey vardı ki şurada geçireceğimiz 4 güne bile sığmazdı. Biraz yorulmuştuk, Ali bana ve kendine içecek soğuk bir şeyler almaya gitti.
Az sonra Ali döndüğünde yanımıza bir bayan geldi. Gençti. Tabi biraz da güzel. İzin almadan yanımıza oturdu. Selin: Pardon ama ben sizi tanıyamadım... Kübra: Sizin tanımamanız doğal ve gerekli değil, beyefendi tanısa yeter... Ali: B-ben mi? Selin: Hanımefendi size oturun demedim demeyide düşünmüyorum...
Yavaş yavaş sinirleniyordum.
Kübra: Bence bu kadar konuşmamız yeter. Hadi tanışalım.
Kübra: Merhaba, ben Kübra... Sizin adınız neydi? Ali: A-Ali...
Ali belkide şoka uğradı ama cevap vermeyide ihmal etmedi. Sonuçta biraz eski Ali Mertoğlu'nu andırıyor. Güzel kız görsün hemen atlıyor n'olacak!
Kübra: Ben uzaktan sizi görünce oyuncu falan zannettim. Bu yüzden fotoğraf çekilmeye geldim Ama sanırım oyuncu değilsiniz. Yoksa bütün Bali başınıza toplanırdı. Öyle değil mi?
Kendi kendime sinirle söyleniyordum. "Bin sizi üzakten görünce uyuncu zannettim. Salak ya! Kesin başıma yeni bir bela almıştım. Ceyda gitti başımızdan zor atlattık. Şimdide bu mal çıktı! Allahım sen beni neyle kınıyorsun?
Ayağa kalkıp Ali' nin kolundan tuttum. Selin: Biz artık gidelim canım değil mi? Hadi... Ali: Tamam, gidelim... Kübra: Ama daha yeni geldiniz. hemen nereye gidiyorsunuz? Selin: Yok canım ben burda biraz daha kalırsam birini pataklayabilir, yolabilirim. O yüzden kalsın!
* * * *
Ali: Ali bey sizde hiç kalkayım falan da demiyorsunuz! Öylece kız sana sulanıyor sen hala bön bön bakıyosun! Ali: Selin, ben sadece şaşırdım napıcamı bilemedim. Selin: Kesin öyledir, kesin! Ya ben niye sinirleniyorum ki? Sen hala eskisi gibisin. Değişmedin ki! Tabii kız güzel, genç asla bu fırsatı kaçırma! Değil mi? Ali: Selin şu saçmalıklarını bi kenara koyar mısın? Selin: Ben hep saçmalıyorum zaten! Sen hep doğrusun! Ali: Hayır Selin bak- Selin: Ali tamam ya daha fazla konuşmayalım!
Yatak odasına gidecekken beni kolumdan tuttu.
Ali: Selin bi durup dinler misin? Selin: Neyi? Kıza nasıl yüz verdiğini mi? Ali: Selin bak hala aynısını yapıyorsun bi dinlesen? Selin: Of Ali ya of! Bana bi erkek böyle senin gözünün önünde yazsa sen napardın acaba?
Kolumu geri çekip yoluma devam ettim. Odanın kapısını kapadım.
"Sanki ben bir şey görmemişim gibi yapıyor. Aptal! Ama asıl aptallık bende ne vardı ki bu kadar çabuk evlendim bu manyakla? Başından beri bu çapkınlık peşinde ki! Beni de öyle aldı... Allahım sen bana yardım et! Of of of......"