Yazar anlatımıyla...
TAKAS
"Bana hemen Ege Avcı hakkında ki her şeyi bul getir Fuat !"
Fuat yanından hızla geçip giden komiserinin arkasında hızla ayağa kalkıp yetişmeye çalıştı. "Daha önce getirmiştim ya komiserim "
Zeydan adımlarını durdurup öfkeyle arkasında ki adama döndü. "Bir daha araştır Fuat ! Bu sefer baştan savma iş yapma ! Nerva Karaca'yı da ayrı bir dosya olarak hazırlayıp masama bırak. Hemen !"
Fuat , karşısında kızgın boğa gibi bakan adama karşı telaşla kafasını salladı. "Emredersiniz Zeydan komiserim"
Zeydan yoluna devam edip odasından içeri girdiğinde elinde ki çantayı öfkeyle tek kişilik koltuğa fırlattı. Odanın içinde bir kaç tur atıp derin derin nefesler alıp veriyordu. Nerva ile yaptığı telefon konuşması onu telaşa sokmuştu.
Belçika'ya bir ihtimalin üzerine gitmişti. Üstelik bunu amirlerinden habersiz gerçekleştirmişti. Bir şüphe yeterdi onu uykusuz bırakmaya . Bir ihtimal yeterdi dünyanın bir ucuna gitmesine. Zeydan böyle bir adamdı işte.
İşine psikopat bir aşık gibi bağlıydı. Bazen gözü kimseyi görmez , çoğu zaman hayatını tehlikeye atardı. Karısı da bu yüzden 3 yıl önce terk etmişti onu. Zeydan kimseden korkmaz , gözü kara bir adamdı. Pek kimsesi yoktu. Aile bağları her zaman kötü olmuştu. Bu dünyada kaybetmekten korktuğu bir kişi vardı. Herkesten sır gibi sakladığı birisi. Kızı Nil. Henüz 8 yaşında ,dünyalar güzeli bir kız. Annesinin yanında kalırdı haftanın beş günü. Diğer günlerde ise kendisinde. Emniyette ki çoğu kişi bilmezdi bir kızı olduğunu . Düşmanı çoktu Zeydan'ın. Ve bir kızı olduğunu duyurmak onun zayıf noktasını açığa çıkarmaktı.
Ve Nerva ,Zeydan'ı zayıf noktasından vurmuştu.
Bir kaç saat önce ki telefon konuşması tekrar etti öfkeli adamın zihninde.
3 saat önce...
"Umarım uçak yolculuğunuz iyi geçmiştir sayın Bolatlı."
" Ege Avcı ... telefon numaramı nereden buldun?"
"Çantanıza ufak bir hediye bıraktım. Buralara kadar zahmet ettiniz sonuçta. Sizi iyi ağırlayamadık ama güzel yolcu etmek istedim."
"Ne hediyesi ?"
Zeydan hızla elinde ki çantanın fermuarını açarken telefonu kulağı ile omzu arasına sıkıştırdı.
"Kızınız için Nerva abisinden küçük bir hediye. "
Zeydan çantanın fermuarını açtığında kulağında ki telefonda kapanmıştı. Telaşla elini çantaya attı ve içinden çıkardığı oyuncağa baktı.
Küçük bir Zürafa...
Zeydan elinde ki peluş oyuncağa bakarken yutkunmadan edemedi.
Nerva şüphelerini boşa çıkarmamıştı. Belçika'ya kadar boşu boşuna gitmediğinin kanıtıydı bu. Ama bu kadar zekice cinayet işlemiş olan bir insan neden bile isteye kendisini daha da şüpheli bir duruma düşürmüştü ki ?
Uçak saatini , telefon numarasını biliyordu. Kızının varlığından haberdardı. Böyle bir adam neden kendisini ele verecek bir hediye göndermişti ? İşte bu Zeydan'ı korkutmuştu.
Amirine bu durumdan bahsedemezdi. Çünkü görev başındayken ülke değiştirmiş , kapanmış bir davanın peşinden gitmiş , kuralları çiğnemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
96 bxb
Novela Juvenil!BL Kitabıdır. Homofobikler sessizce ortamdan ayrılsın lütfen ! "Seni zeki birisi sanmıştım " dedi alaycı bir sesle. İçimde ki öfke katlanarak artarken parmaklarım daha sıkı kavradı silahın kabzasını. "Beni bile kandırdın. Ama bariz bir yalana inan...