Bölüm 20

48 1 0
                                    

      Kapıdan Melih'ti. Göz göze gelmişlerdi ki tam o sırada Selimde ardından girdi salona ne işleri vardı ki şimdi burada hem nereden buldu burayı diye düşünmeden edemedi. Melih ilk defa Cerenin oturduğu mahalleye gelmişti. Selim evin önüne gelip giderdi ama düğün salonunu nasıl bulmuşlardı akıl erdirememişti. Cerenin arkasında durup ayakta bir süre beklediler. Ta ki kuzeni Cereni dansa kaldırana kadar. Kalkmaması için işaret etse de kalkmıştı. Dans ettiğini gördüğünde ise kıskanıp kaldıramamış olacaktı ki salondan bir anda çıktı. Selim de arkasından çıkmıştı. Kuzenine " Yeterli bu kadar canım çok istemiyor bugün" diyerek oturduğu yere doğru ilerledi Melih'i aradı gözü lakin  yoktu. Annesinden izin alıp dışarı çıktı. Karşıda motorun yanında durduklarını fark etmişti. Yanına gitti.  "Ne oldu çıkmışsınız gidiyor musunuz?" dedi. Melih oldukça sertti. "Kimdi o seni dansa kaldıran lavuk ?" Kaşının tekini kaldırıp ne olduğunu anlamış bir havayla " o lavuk dediğin benim kuzenim yalnız " dedi. Sarıldı sımsıkı Ceren'e "yarın görüşürüz" deyip motora bindi. Selim yine tek bir kelime etmemişti. Bir değişiklik vardı ama çözemiyordu. Annesinin yanına gitti. Yorgun gözüküyordu "gidelim artık hadi" dedi annesi de onayladı onu. Eve gittiğinde odasında dalgın dalgın oturuyordu. Annesi elinde albümle içeri girdi. Bu genç kızın gülümsemesine sebep olmuştu şimdiden. Oturdu yanına ve albümün ilk sayfasını açtı. Eskilerden konuşulmaya başlanmıştı bile. O sırada telefonu çalmaya başladı arayan Melih'ti ama yanında annesi olduğu için rahat konuşamayacağını düşünerek reddetti çağrıyı. Bir mesaj attı ardından "annem var yanımda rahat konuşamayız şuan" diyerek merak etmesini önlemişti. "ne yapıyorsun döndünüz mü eve ?" diye bir mesaj geldi Melih'ten. O sırada fark etti ki gelen kutusundaki mesaj iki taneydi ve Sara'nın ona mesaj attığı yeni aklına gelmişti. İlk olarak Melih'e cevap verdi "döndük annemle albümlere bakıyoruz sen ne yapıyorsun ?" deyip Sara'nın mesajına baktı.  "Çok önemli şeyler oldu. Yarın konuşuruz ama ortam müsait değil şuan." diye bir mesaj atmıştı ve bu bir hayli soğuk gelmişti Ceren için. Ne olmuş olabilirdi ki yarın konuşuruz dediği için mesaja cevap vermemişti. Çünkü biliyordu anlatmayacağını arasa bile ve daha çok merak edecekti. Albüm başında saatlerce oturduktan sonra annesi "geç oldu sen uyu istersen " diyerek odadan çıktı. Çıkar çıkmaz yatağa girdi hiç bir şey düşünmek istemiyordu. Uyudu. Ertesi gün sabah erkenden kalktı.Kahvaltısını yapıp Sara'yla görüştükleri yere gidip beklemeye başladı. Çok bekletmeden Sara da gelmişti."Önemli şeyler oldu demişsin neler oldu çatlıyorum meraktan anlat çabuk." Sara yanına oturdu. Söze nereden gireceğini bilemese de başlamıştı işte bir yerden." Dün Hilalle  idik. Selim'i senin yanında görünce bana aranızda bir şey olup olmadığını sordu. Sana cephe almış diş bilemiş resmen. Haklı da aslında kısmen beni onunla paylaşmak istemiyorsun ama Selim le de sen fazla yakınsın neyse ki artık Melih var yanlış düşünmez en azından sende dikkat et." Ceren anlamıyordu. Selim ile olan yakınlığı kimi ilgilendirirdi ki ama uzatmamaya kararlıydı bir şey sormaya da gerek duymamıştı. "peki Sara uzatmayalım boş ver şimdi Hilali falan da dün akşam Melih bizim mahalleye geldi düğün vardı..." diyerek  koyu bir sohbete adım atmış oldu. O sıra da Melih aradı. " Neredesin ? Seni biriyle tanıştıracağız adresi mesaj atacağım oraya gelmelisin" dedi ve kapattı çok geçmeden de mesaj gelmişti. Sara' ya durumu bahsedip yanından yarıldı. adres demir yolu yakınlarındaydı demir yolunu geçer geçmez de aradı Melih'i "geldim sayılır neredesiniz " karşıdan el sallamıştı Melih yanına gitti. Apartman arasında bir yere gitmişlerdi orada duvar kenarında Selim'in oturduğunu fark etti. Durgun bir hali vardı. "Ee hani biriyle tanıştıracaktınız  kimle nerede ?" "gelecek birazdan " dedi Melih oturdu yanına Selim'in, Ceren ayakta onları izliyordu. O sırada bir şarkı tutturmuşlardı. O sırada Selim'e bir mesaj geldi ve kalktılar hiç bir şey konuşmadan yürümeye başladılar. Ceren ne kadar merak edip soru sorsa da cevap vermedikleri için artık o da susmuştu durağın önüne geldiklerinde durdular. Bir mesaj daha geldi. Durağa doğru ilerledi o sırada Selim araba geldi o sırada "nereye gidiyor ?" diye sormaktan alıkoyamadı kendini Ceren. Yine bir yanıt alamadı aradan o inene kadar. 

Gökyüzü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin