AÇIKLAMAYI LÜTFEN OKUYUN!!!!!!!!!
Öncelikle selamün aleyküm!
Herkesin kandili mübarek olsun ve küçüklerimizin ve tabiki çocuk kalanların yani hepimizin 23 Nisan ulusal eğemenlik ve çocuk bayramı kutlu olsun! Ne mutlu çocuk kalanlara !💖🍭🍬🍇🍫🍒💙
Bir kaç bölüm önce 2 bölüm sonra final yapacağımı söylemiştim fakat öyle yapmayacağım. Bir kaç bölüm daha paylaştıktan sonra final yapacağım!
Final yapmadan önce bir çekiliş düzenleyeceğim.
Keyifli okumalar🌙
___________________________Her an ortalığı yakıp savurabilirdim. Masadaki tüm şeyleri etrafa savurmak istedim. Kulağa hoş gelmeyeceğini biliyorum, bu yüzdende yapmayacaktım hiç bir şey. İçimden eski Neslişah'ı çıkarmak istemiyordum. Ben değişmiştim. Allah için, kendim için ve Ömer için.
Yutkunmakla yetindim. Camdan dişarı baktım bir anlığına. Benden bir cevap bekliyorlardı, bende onlara en güzel cevapları verecektim. İçlerinde merhamet diye bir sey kalkmamış insanlara baktım. Onlara bakınca bir hançer yiyordum sanki kalbime. Ne yazik ki bende onlardan biriydim bir zamanlar.
"Sizinle ortak olmamı unutun. Ben sizler gibi insanlarla iş yapmıyorum." dedim yüksek ses ile. Serkan'ın kahkahaları odada yankılandı. Kaşlarımı çattım.
"Komiğinemi gitti? Ben komik bir şey söylediğimi hatırlamiyorum."
Yüz ifadesi değişti. Sinir etmişti onu bu cevabım. Oturduğu yerden kalkmak istediği sırada Defne elini koluna koyarak durdurdu. Başını bana çevirip, kendisi ayağa kalktı. Her ne kadar ağır atsada adımlarını bir anda bileğimi kavramayı başarmıştı.
"Sen artık fazla oluyorsun! Ortaklığı kabul edeceksin!" dedi bağırarak. Bileğimi ellerinden kurtardım. Elimi geri çekip onu arkaya ittirdim hafifçe.
"Bende maskenin ne zaman düşeceğini merak ediyordum. Şimdi def olup çıkın şirketimden! Sizinle yapacak bir ortaklığım yok benim!"
Defne gözlerini büyütmüş önce bana baktı, sonra arkasında yeni ayağa kalkan Serkan'a. Bıyık altından gülümsediğini gördüm. Serkan içinde fırtınalar kopan Defneyi arkasına aldı, daha sonra önümde durdu. Kaşlarımı çattım. Bunların derdi ne? Neden hayatımızdan çıkmıyorlar? Gözlerini kısıp bana baktı. Şu an eski Neslişah olsaydı yüzüne önce tükürüp daha sonra bir tokat atacağından emindim. Ben ise onun aksine kollarımı birleştirmiş ağzından çıkacak olan sözleri bekliyordum.
"Seni sevdim yetimhane güzeli. Dedikleri kadar varmışsın.." deyip arkasını döndü. Bana ölümcül bakışları atan Defne'yi peşinden sürükleyip çıktılar toplantı odasından. Geldiklerinden beri tuttuğum nefesi bıraktım. Kendimi hiç iyi hissetmiyordum. Midemde hissetiğim kramplar ayakta durmamı zorluyordu. Yavaşça sandalyeyi çekip oturdum. Allahım bana bu yükleri kaldırabilecek güç ver. Ömer'in sesi yankılandı birden bire aklımda; Allah kula taşıyamayacağı kadar yük vermez. Zar zor uzandığım buz gibi suyu masada sürükleyerek aldım. Bu ağrıda neydi böyle? Titreyen ellerimle bardağı elime alıp, soğuk suyun boğazımdan aşağı akmasına izin verdim. Öyle ki su okadar soğuk olduğu için sanki beynimde dolaşmıyormuş gibi hissettim.
Bardağı geri masaya koyup, başımı masanın üstüne koyarak derin düşüncelere dalıp gittim.
Ömer.. onu arayıp haberdar etmem lazımdı. Başımı hızlıca kaldırıp gözlerim çantamı aradı. Ah burdaydı. Yanımdaki sandalyeden çantadan telefonu çıkarıp, Ömer'i aradım. Açmıyordu. En son ki halimizi düşünürsem
haklıydı açmamakla. Açmazsa açmasın. Fakat düşündüğümün tersi olmuştu.. Hemen olanları anlatmaya koyuldum. Okadar çok korkuyorum ki bize zarar vereceklerinden.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yetimhane Güzeli (ISLÂMI)
Espiritual~DÜZENLENECEK!~ Hayatınızıda tek tutanağınız olan kardeşiniz öldürülseydi ne yapardınız? Bunun üstüne öldüren kişi üvey anneniz ve öz babanızsa eğer? Hepimizin bir geçmişi vardır. Kimilerininki diğerine göre daha kötü. Sürekli yüzleştiririz gerçekle...