Mirsat'ın tehlike iceren mesajindan sonra evet biraz tirsmistim. Ben mesaji bilmem kacinci kez okurken asagida zil caldi ve bi sure sonra kapimin kilidi açıldı. Iceri gülsüm girip beyaz pantalon uzerine lacivert kisakollu tisort ayakkabi olarakta lacivert topuklu sandaletlerimi kafama fırlatıp hazirlanmam gerektigini ve savasin beni bekledigini söyledi. Ahh birde o vardi degil mi? Offlayip yataktan kalktim ve gülsümun verdigi kiyagetleri giyindim. Egemenin masasinin uzerindeki deri bilekliklerinden bi cogunu takip asagi indim. Savas ve egemen salonda oturmus guluyorlardi. Salona girip egemene ters bakis atarak savaşa dogru yürüdüm ve hosgeldin deyip amerikan tarzi olan mutfaga gidip bi bardak su ictim. Savasinda ayaklanmis oldugunu görüp askiliktan kucuk siyah sirt cantamida alip evden çıktım. Savaşta egemenle vedalaşıp geldiginde arabanin kapisini acip binmemi bekledi. Ona bi gulumseme atip arabaya bindigimde kendiside geçti ve gaza bastı
-Nereye gidiyoruz? Diye sordum
-Bilmem nereye gitmek istersin?
-Seyy bi cafeye gitsek bi kac gundur okulu boşladım bana notlarını verir misin ? Diye sordugumda kafasini sallayarak beni onayladi. Telefonuyla bi kac yere mesaj attiktan sonra arabayi bi villanin önünde durdurdu. Arabanin yanina gotu basi dagitmis bi hizmetçi elindeki cantayi savaşa uzattı. Arabanin camından savas cantayi alıp arka koltuğa koydu. Hizmetci kadin savasa göğüs şov yaparak arabanin camina egildi ve
-Baska bir isteginiz varmi savas bey?dedi . Kiz beni gördüğünde bozulmus olacak ki surat ifadesi değişti. Savaş onu takmayarak cami örttüğünde kiz sinirle bana bakti. Hayirdir bacim ne bu sinir hele ki bana? Savas gaza basarak cafeye doğru yol aldı. Cafeye geldigimizde arabadan indim . Savasta arka koltuktan cantasini alıp omzuna atti . yanima gelip kolunu belime doladiginda biraz rahatdiz olmustum bu hareketinden beni iceri yonlendirdiginde kapidan geçerken daha cok kendine çekti beni. Bi masaya oturdugumuzda garson savaşa gözlerini dikerek ne istedigimizi sormuştu. Savaş bana döndü ve gülümsedi
- Ne yemek istersin?bu hareketine kiz bana ters bakis atmisti.
-cikolatali pasta . Deyip gülümsedim savasta bana tebessüm edip garsona oda aynisindan istediğini söyleyip göndermişti. Çantasından kitaplarini cikartip masanin uzerine koydugunda bakislarimi ona çevirdim.
-Bayagi konu var anlatmami istermisin?diye sordu.
-Olabilir diye cevapladım onu.
Kitapları açıp bana konuyu anlatmaya başladı . Matematigi severdim zatende sayisal secmistim. Tabi matematigi sevmenin tek bi kurali vardi. Yapabilirsen kolay yapamazsan zor ve calisana kolaydi kisaca . Pastam geldiginde ondan bi catal aldım. Savas anlatirken catali dudaklarimin arasina sıkıştırıp onu dinlemeye devam ettim. Konunun bitimine digru cafenin kapisindan mirsat girdi ve girer girmez uzerime gozlerini dikti. Savasin sirti mirsata dönüktü bu yüzden ikiside birbirlerinden haberdar değildi. Mirsat yan masamiza sesli bir sekilde oturduğunda savasin bakislari o yone döndü. Ikisininde bakislari kesisince kaslari catildi ve bana bi yutkunma isteği geldi. Mirsat'ın o mesajından sonra karsilasmak ki birde yanimda savas varken karsilasmak hic iyi olmamıştı. Savas konuyu bitirdikten sonra pastami yemeğe devam ettim ne kadar bogazimdan gecmesede.. Kafami kaldırdığımda savaşın beni izlediğini gördüm , gözlerimiz kesisince gozlerimi kaçırdım bu duruma gülümsemisti. Mirsata kacamak bi bakis attigimda sinirle savaşa baktığını görmüştüm. Cafeye siyah giyinimli bi adam girdiğinde mirsatin karsisina oturup bi kac dosya acip birseyler anlatti . Mirsat sadece ciddi bi ifadeyle dinleyip kafasini sallamakla yetindi. Mirsat bana sürtük dediginde ki hali gelmisti gözümün önüne bu benim canimi neden yakmıştı? Attigi mesaj beni neden korkutmustu ki? Okul bahcesinde savas hakkinda konusurken yaptigi hareketler neden degisik hissetmemi sağlamıştı. Bu dusuncelerle durgunlasmistim . Dusunvelerimi aklimdan kovarak savasa gitmek istedigimi söyledim. Beni onaylayıp cantasini toplayip bana uzattı. Cantasini alip ayaklandim savasta ayaklandiginda masaya bi miktar para koyduktan sonra çıkışa ilerledik. Mirsatin bakislari yurumemi zorlastirmisti. Ondan korkuyordum neden bilmiyorum ama ondan korkuyordum. Savas benu eve birakabikecegini soylediginde onaylamistim. Kendi evimin önünde durdugunda savaşa döndüm.
-Teşekkür ederim sen olmasan hala egemenin odasında kilitliydim suan . Deyip gülümsedim , oda gulumsediginde arabadan inmej icin hareketlenmistim ki kokumu tuttu. Savas döndüğümde cok yakinimda ve neredeyse üzerime dogru egildigini farkettim . Kafasini biraz daha yaklastirip yandan cantasini kaldırdı
- Cantayi unuttun prenses . Deyip yanagima ufak bi öpücük kondurdu. Bu durum beni biraz kizdirmisti. Cantayi alip arabadan indjm ve eve girdim. Bu sirada da savas gitmişti. Ev karanlıktı , ışığı bulmak icin duvarla elimi yokladim. Elim duvardan biraz yumusak ama sert olan birseye değdiğinde ne oldugunu çözmeye çalıştım. Koluma bi nefes geldiginde bunun bi insan oldugunu ankayip ciglik aticakken ağzım kapatılmıştı ve duvara yaslanilmistim. Korkuyordum. Isiklar acildiginda karsimda gozlerinden alev fışkıran bimirsat görmek beni daha cok korkutmustu. Kafasini boynuma götürüp nefesini verdikten sonra kulagima fısıldadı.
-Görüşeceğimizi söylemiştim güzelim fakat görüşmeden önceki baska bi görüşmenin beni hic memnun etmedigini belirtmeliyim.
Fisiltisi tüm bedenimi uyusturup titrememi sağlıyordu.-M-m..irsat ş..sey-
-Şşhh güzelim sakin ol bedenin titriyor üşüyor musun? Oysaki etraf alev alacak. Dedi. Suan daha once hic hissetmedigim korkuyu yaşıyordum. Mirsat kolunu belime dolayıp beni kendine çekti zaten duvarla arasındaydım ve eziliyordum. Üzerime eğildi.
-Neden telefonlarim acilmiyor ve acildiginda yuzume kapaniyor ? Diye tisladi.
-M-m..mirsat b-ben
-Evet sen güzelim... ceza vaktin..
Gozlerimi kapatmıştım. Ne yapacaktı ? Vurar miydi bana? Derken dudaklarkmjn uzerinde hissettigim yumuşaklikla gozlerim hizla aralandi. Öpüyor muydu beni? Dudaklarimi aralayip dilini ağzıma ittiginde inlemiştim. Geri cekilip " bana karşılık ver" dedi. Nefes almama firsat vermeden tekrar dudaklarima kapandi
Saskinligimdan dolayi hala ne oldugunu anlayamayip karsilik vermediginde öpüsü sertlesti ve uzerime yüklenip kollarını biraz daha sıktı. Dudaklarimi aralayıp karsilik vermeye başladığımda zafer kazanmiscasina dudaklari kivrildi. Midemde ki kelebeklerden bahsetmiyordum bile. Alt dudagima bi öpücük bırakıp geri çekilmişti. Gözlerim açmaya cesaret edemiyordum. Alnini alnima yaslayip nefesini dudaklarima üfledi.-Gözlerini aç. Dediginde yavasca gozkerimi araladim ve onun kahveleriyle buluşturdum.
-Bir daha sakın telefonlarimi acmamazlik yapma bu 1 , 2 olarak telefon yüzüme kapanmayacak ve sende ceza almayacaksin ki 3 ve son olarak savaştan uzak duracaksın yanina yaklasmayacak . Anladin mi?
Kafami sallayıp onaylamistim. Kollarini belimden cekmeden beni duvardan ayırdı ve koltuğa doğru ilerledi. Hala titriyordum ve birsey diyemiyordum. Beni koltuga yatirdiginda oda yanima yatip beni kendisine çekti. Sirtimi göğsüne yaslayip kafasini boynuma gömüp derin nefes cekti. O an ruhum vücudumdan ayrılmış gibi hissetmistim.-Benden korkuyor musun?diye sordu. Evet korkuyordum ama gururum korkumdan daha ağır basıyordu
-Hayir korkmuyorum. Deyip yattığım yastığı sıkmıştım. Bana surtük demişti . Gururum her zaman daha üstün gelirdi. Beni kendisine cevirip üzerime çıktığında bana bakıyordu. Bi süre gözlerime baktı ona nefret bakışlarımı atmıştım. Tekrar aramizda cok az bi mesafe biraktiginda nefes düzenim degismis , hizlanmisti.
-Hala korkmuyor musun? Diye sordu. Benimle oynuyordu.
-Korkmalisin. Deyip dudaklarima opucuk bırakmıştı. Ama sira bendeydi. Bu defa ben uzerine çıkıp dudaklarini öptüm ve
-Bana surtük diyen insanlar umrumda olmuyor ben kendimi bildiğim surece ki sen korkuyu geçtim umrumda değilsin . Deyi uzerinden kalktim ve mutfağa ilerledim. Mutfak kapısından gecmeden hayvanca çekilip sirtimin duvari bulmasi ve mirsati dibimde bulmam 1 saniye sürmüştü.
-Surtukler umrumda olmuyor ben kendimi bildigim surece ki sinirlendigimde ne dedigimi ne yaptigimi bilmiyorum. Ama sunu biliyorum ki sen benim umrumdasın. Deyip benim birsey dememe firsat vermeden benim ona yaptigimi yapip dudaklarima öpücük kondurdu ve kalktigi koltuga oturdu. Bende ayakta kalmaya devam etmemek icin mutfağa girdim ve tüm bu olanlarin uzerine soğuk bi su ictim.
"Sen benim umrumdasin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebeklerimin Katili | Dawin
Teen FictionSogugun adami karanligin rüyası firtinalarin sahibi gözü hirstan baska birsey görmeyen bu karanlık gozler , beyaz ışığa alışırsa ne olur? Aşk oldugunu iddia etmeye korkan bir adam cevresinin kalbine zarar vermesine korkuyorsa? Eskiden gelen husumet...