''Hyung?--Gelip beni alabilir misin--''
''Kimse seni almıyor.'' Jiyong hızla sarışının elindeki telefonu alıp aramayı sonlandırdı.
''Ne yaptığını sanıyorsun?''
''Böylece çekip gidemezsin.''
''Ne?'' Seungri gülünce Jiyong bunu not etti, sinirlendiğinde böyle gülüyordu. ''İyi misin? Yaklaşık-- 3 dakika kadar önce kırdığın şey benim kalbimdi.''
Hala gülüyordu, Jiyong not aldı, çok sinirli.
''Konuşmamız--''
''-mı gerekiyor? Beni yalnız bırak, Jiyong.''
Tanrım, cidden kızgındı.Ama Jiyong öylece gitmesine izin veremezdi çünkü bu ilişkilerin altın kuralıydı, eğer biri çok sinirlenip uzaklaşmaya başlarsa peşinden gitmeniz gerekirdi.Yoksa her şey daha da beter olurdu, ve bunu herkes bilirdi.Jiyong bile.
''Kes şunu.'' Jiyong kolunu yakalamayı denedi ama Seungri hızla kolunu geri çekti.
''Sana beni yalnız bırak dedim--''
''Ne? Bırakmazsam ne olur? Bana da mı saldırırsın?''
Seungri biraz duraksayıp kafasını eğdi ve gözlerini kısıp ona baktı, siktir daha da kızıyordu.
''Belki, evet.Neden? Bunu da mı düşündün? Seninle birlikteyken yattığım kız sayısını düşündüğün gibi.''
''Seungri!''
''Ne!? Ne dediğini duyuyor musun, Jiyong!?''
''Üzgünüm, tamam mı?! Sadece---Sen ne düşünürdün? Sence böyle şeyler kurmaya bayılıyor muyum?''
Jiyong tekrar not aldı, kullandığı ton Seungri'nin afallamasına neden olmuştu.
''Sadece söyledim---Bir saniyeliğine sesli düşündüm--Tabii ki bunu yapmayacağını biliyorum.'' Jiyong devam etti, aynı tonda.
Seungri iç çekip ellerini yüzüne götürdü.
''Sana inanamıyorum--'' mırıldanıp nefes verdi.
''Hadi ama, Ri.'' Tamam, bu tondan devam et Jiyong. ''Böyle gitme.'' Tabii ki Jiyong bir gerizekalı değildi, sarışının çok-üzgünüm-lütfen-beni-affet tonuna karşı koyamadığını farketmişti ve istediği son şey Seungri'nin çekip gitmesiydi, o yüzden tekrar kolunu yakaladı.
''Sana güvendiğimi biliyorsun.''
''Bana güveniyorsun ama penisime güvenmiyorsun.'' Seungri gözlerini devirdi.
''Saçmalama!''
''Kes şunu, Jiyong.Ben eve gidiyorum.''
''--Tamam, seni bırakayım.''
Seungri kafasını kaldırıp ona dik dik baktı.
''Lütfen?''
''Sadece beni--''
''Buraya benimle birlikte geldin ve bu bizim hakkımızda, tamam mı? Öyle çekip gidemezsin, Ri.''
''Ve sen de öyle konuşamazsın.''
''Biliyorum.'' Jiyong hızla cevapladı. ''Üzgünüm, sadece sesli düşündüğüm bir andı.Sadece bir kuruntu, Seungri.''
Seungri tekrar iç çekti.Bunun iyi mi kötü mü olduğunu bilmiyordu ama adama arkasını dönüp gidemeyeceği ortadaydı.O yüzden gözlerini devirip kolunu Jiyong'tan çekti ve onu arkada bırakıp adamın arabasına doğru yürümeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Can Have All My Hoodies
ФанфикHerkesle sarhoş olabilirsin ama her zaman yalnız kusarsın.