Yürüyen Merdivenler ve Yumuşak Saçlar

644 58 78
                                    



"Bunu gerçekten istemiyor musun?" Seungri kızın önüne diz çöktüğünde kız kafasını başka tarafa çevirdi.

"Sağır mısın?" Tekrar aynı cümleyi mırıldandığında Seungri gülüp elindeki oyuncak bebeği tutmaya devam etti.

"Biraz sertiz, hah?" 

"Herkeste olan bir oyuncak bebeğe ihtiyacım yok." Oğlanın aksine kız gözlerinin içine bakarken söyledi. "Gidip o aptal kızlara verebilirsin."

"Bu biraz kaba olmadı mı?" Seungri gülümsemeye devam ederken söyledi çünkü gün boyunca çok fazla çocukla konuşmuştu ve en kaba olanlarının bu ufak kız olduğuna yemin edebilirdi.

"Evet." Kız kaşlarını kaldırıp ona dik dik baktığında kavuşturduğu kollarıyla çok komik görünüyordu ve Seungri gülmemek için kendini zor tuttu. "Ben kabayım."

"İstediğin her şeyi olabilirsin ama kaba olmanın güzel bir şey olduğunu sanmıyorum." 

Kız bir an duraksayıp somurttu ve göğsünde kavuşturduğu kollarını açmadan kafasını çevirdi.Dudaklarını bükme biçimi Seungri'ye Jiyong'u hatırlatmıştı, bir divayla evli olmanın birkaç yan etkisi vardı.

"İstediğim her şeyi olamam." Kız mırıldanmaya devam etti. "---ve benim hakkımda güzel olan bir şey zaten yok."

Seungri başıyla onaylayıp kafasını eğdi.

"Kolyen güzel görünüyor." Tabii ki de Seungri kolyenin zincirinden onun bir askere ait olduğunu anlamıştı.Kız şaşkınlıkla göğsüne bakıp kolyeyi kontrol etti, ama hala tişörtünün içindeydi.

"Babanın mıydı?" Seungri sorunca kız biraz duraksayıp başıyla onayladı.

"Bunu nereden anladın?" Kız merakla sorunca Seungri güldü.

"Tahmin etmek çok zor olmadı." Seungri alay ederek söyledi ama birden bire kız ona fazla ilgili bakmaya başladı.

"Sen---askerlerle ilgili şeyler biliyor musun?"

"Mmm..Biraz düşünmeme izin ver." Sarışın elini çenesine götürdüğünde kız tamamen ona dönmüştü. "Çok cesur olduklarını ve hepsinin cennete gittiğini biliyorum." Kafasını tekrar eğip kıza baktı.

"Sen neler biliyorsun?"

"Ben sadece..---gidince gelmelerinin çok uzun sürdüğünü biliyorum."

Seungri başıyla onaylayıp biraz duraksadı.O gün onca çocukla konuşmuş olmasına rağmen bu kız ona tamamen başka bir his vermişti.

"--Sana bir şey sorabilir miyim?" 

Kız ona kısa bir süre baktıktan sonra kafasını salladı.

"Saçlarını kim kesti?"

Kızın eli istemsizce saçlarına gittiğinde, yüzüne yine Seungri'ye oldukça tanıdık gelen bir somurtuş yerleşti.

Kız bir cevap vermeyince Seungri onun kafasını çevirdiği yere baktı, ve az önce ona kızan kadını görünce cevabını almıştı.

"Benimle gelen adamın saçlarını gördün mü?" 

Kız başıyla onayladı.

"Turuncu."

Seungri gülüp elindeki bebeği salladı.

"Onun saçları bu bebeğin saçlarından daha güzel." Kız gülüp arkasında bir yere baktığında, Seungri onun Jiyong'a baktığına emindi.

"O zaman oynamak ister miydin?"

You Can Have All My HoodiesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin