Bölüm 7

57 16 0
                                    

UMARIM YENİ BÖLÜMÜ BEĞENİR VE KEYİFLE OKURSUNUZ.lÜTFEN YILDIZA BASMAYI UNUTMAYIN :)



                                                                                                                  DENİZ

 Restoran mutfağında şefin bana verdiği listeyle meşguldüm.Öyle ki başımı kaldıracak vaktim bile yoktu.Yinede Tarık aklımdan bir türlü çıkmak bilmiyordu.Bir hafta olmuştu fakat ne arayıp ne de sormuştu.

Cem "heeyy kime diyorum" derken kaşlarını çatmış kızgın kızgın bana bakıyordu.

"Ne oldu Cem?"

"Karadenizde gemileriniz mi battı Pamuk hanım?"

"Dalmışım kusura bakma."

"Sen ayağına kadar gelen adama bir daha görüşmeyelim de,ondan sonra dalmışım,şimdi derdine yan bakalım."

"Yine mi aynı konu Cem,kapatsak artık bu mevzuyu olamayacak bir şey için tartışmayalım."

Cem'in yüzü yumuşamıştı,kolunu boynuma dolayarak konuşmaya devam etti "Canım,neden böyle düşünüyorsun?Berke'yi neden dert ediyorsun anlamıyorum,Tarık abi seni seviyor sende onu gerisi önemli değil ki".

"Daha ne kadar tanıyoruz ki birbirimizi seviyorsunuz diyorsun anlamıyorum Cem.Benden hoşlanıyor olabilir,benimde ona karşı boş olmadığım doğru ama iki kardeşin arasına girmem mümkün değil."

Cem duygu karmaşısına girmişti.Yüzündeki ifade konuşmanın seyrine göre değişiyor,bir yandan bana hak veriyor diğer yandan Tarık'ı savunuyordu.Birden anlamsızca bileğimi kavradı,gözlerindeki coşkuyu okuyamamak mümkün değildi,kolumu göstererek "bu dövme kimin için" diye sordu alay eder gibi.

Benimde anlam veremediğim bir dövmeydi bu.Belli ki birini ifade ediyordu ve büyük ihtimalle bu biri de Tarık'tı.Kolumda romen rakamıyla 'XIV.X.MMXII' yazıyordu.Bu da büyük ihtimal birlikte olduğumuz tarihti.

Cem'in ani sorusuyla ne cavap vereceğimi bilemeden konuyu değiştirmeye çalıştım.Yüzüm utançtan al al olmuştu. "Benim işim bitti Cem,Meto bekliyor çıkabilir miyim?"Cem derin bir offf çekti "yardım alman lazım bir doktora gitsek?"

"Gittim zaten ve hatırlamam gereken kadarını hatırladım diye düşünüyorum ama bak olmuyor,o yüzden çok fazla üstelemeye gerek yok."

"Lütfen Deniz,yeni bir tedavi en baştan başlasak ne olur evet de."

***

Mimar Kemalettinde vitrinlere baka baka yoluma devam ettim.Metocuğum az daha beklesin ben şu vitrinin önünde de hayal kurayım,diye durdum.Vitrindeki mankenin üstündeki gelinlik çok güzeldi.Öpücük yaka olan gelinlik pırıl pırıldı ve prenses modeldi.Kendimi bir prenses gibi hayal ettim,hatta bir an damatsız düğün bile yapmayı düşündüm sırf şu gelinliği giyebilmek için.

Daldığım derinlerden çıkıp Meto'nun moda evine gelmiştim bile.Girişte beni Suzan abla karşıladı "Hoşgeldin Denizciğim,nerelerdesin böyle hiç gelmiyorsun artık" diye de sitem etti.

"Hoş buldum Suzan abla,işten güçten fırsat bulamıyorum ki.Nerede Metocuğum?"

"Prova odasında canım müşterisi var ve prova yapıyorlar,gel otur şöyle kahve söyleyeyim sana."

"Sen bana kahve söyle ben Meto'yu görüp geliyorum."

Prova odasına girdiğimde Meto ölçü alıyordu.İğneleri gelin adayına saplıyordu demek daha doğru olur çünkü gelin hanım çemkirip duruyordu. "Ben geldiiimm tatlımmm,kolay gel_" sözümü tamamlayamamıştım çünkü gördüklerim karşısında küçük dilimi yutmuştum,Meto'nun provasını aldığı gelin Selen'di ve öylece karşımda bembeyaz gelinlik içinde duruyordu.

AKLIMDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin