Bölüm 18

33 9 0
                                    


"Sen..Sen gitmedin mi" diye sormam bile bir mucizeydi.

"Hayır,gideceğim demedim ki" dedi gevrek gevrek gülerek.

Şaşkınlık yine tüm bedenimi sarpa sararken ne yapacağımı bilmez haldeydim.Her yerim uyuşmuştu adeta elim,kolum bir yana gözlerimi bile kırpamıyordum.Gözlerimi yarı çıplak vücudundan alamazken içimdeki arzuları bastırmaya çalışıyordum.İçimden bir ses git yapış dudaklarına derken olacaklardan ölesiye korkuyordum.

"Ne bu hal" diye sordum istemsizce "duş almadan uyuyamıyorum suç mu" diye cevap verdi elindeki havluyla saçlarını kurularken. "iyi o zaman Cem'in odasına git" dediğimde beni aldırmayan hali iyice sinirlerimi bozmuştu.Hızla yanına gittim,gözlerim yine göğsündeki dövmede.Gözlerinin içine bakmaya utanıyordum,neyse ki boyum kısaydı da onunla burun buruna gelmiyordum.Parmaklarımı dövmesinin üzerinde gezdirdim "Tarık" dedim sesim titreyerek "kim bu Deniz?"

Tarık bileğimden tuttu narince "ilk soru mu" dedi gözleri dolu dolu.Ne diyeceğimi bilemeden sustum. "Üzerimi giyinip geliyorum" diyerek çıktı.Geri gelsin istemiyordum ama deli gibi de merak ediyordum geçmişini.Kimdi bu adam isminden,işinden başka bildiğim ne vardı?Tek bildiğim bizi birbirimize çeken bir bağ aramızda adını koyamadığım.

Odanın içinde volta atarken Tarık içeri girdi.Yatağınucuna oturarak yanına oturmam için işaret yaptı "böyle iyi" dememe rağmenkolumdan tutarak kendine doğru çekti.Sendeleyip kucağına düşmeme aldırmasa dautanmamı engellemedi. "Tarık ne yapıyorsun ya" dedim dudağımı büzerek. "Otur dedim dinlemedin" dediğinde hala kucağında olduğunu fark ettim.Yatağın ortasına bağdaş kurarak oturdum "seni dinliyorum" dedim gözlerinin içine bakarak.

"Deniz" dedi iç çekerek.

"Evet" dedim bir o kadar merakla.

"Eski sevgilim."

"Eee."

"Öldü."

"Eee."

"Eeesi bu işte eski sevgilimdi öldü,artık uyuyabilir miyim?"derken şaka yapmıyordu.Bu kadar mıydı yani?

"Saçmalama Tarık neden öldü en baştan anlatsana ya hani ne sorarsam dürüstçe cevap verecektin?"

"Anlaşılan öğrenmeden bırakmayacaksın beni tamam.Bir kaza geçirdi,trafik kazası.Arabanın içinden hiç çıkmadı bile.Çok aradım onu bakmadığımız hastane kalmadı,kazanın olduğu yerde arabadan fırlamış olduğunu düşünerek civarda aramadığımız yer kalmadı,yakın semtlere bile baktık ama yok bulamadık,en başta öldüğünü kabullenemesem de zamanla alıştım."

Benimki de dert mi,dedim kendi kendime.Tarifsiz bir üzüntü kapladı içimi bir o kadar da kıskançlık.Yarım kalmış aşklardan oldum olası nefret ederdim çünkü belki de Tarık Deniz'ini unutamamıştı hala,belki de o yüzden bana takmıştı bu kadar,belki de sevmiyordu beni bende onu görüyordu.Ben yine senaryoyu yazmış kafamda kurgularken Tarık'ın gözlerinin içine içine baktım dilimin ucunda çıkmak bilmeyen bir soruyla.

"Ya ölmediyse ve yaşıyorsa.Bir gün..Bir gün çıkıp gelirse."

"Geleceğini hiç düşünmedim öyle olsa bu zamana kadar çoktan gelirdi" diye gülerek ortamı yumuşatmaya çalıştı.

"Seviyor musun onu" diye sordum gözlerimi kaçırarak.

   "Seni seviyorum" dedi kısık bir sesle ve devam etti "artık sen varsın ve seni seviyorum" dedi.Ona cevap bile vermeden dolaptan bir yastık alarak uzattım "hadi artık iyi geceler" diyerek kapıyı gösterdim.İtiraz bile edemeden tıpış tıpış salonun yolunu tuttu.

AKLIMDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin