TARIK
Bugün Denizle sözleştiğimiz gibi Yasemin'e ilk terapi için gidecektik.Şirketteki işleri yine Aykut'a devrettikten sonra,Cem'in restoranına gitmek için çıktım.Yolda bir çiçekçi gördüm ve çiçek almak için arabadan indim.Bir demet kırmızı gül yaptırdıktan sonra restorana geldim.Deniz'in mutfakta olduğunu bildiğim için, arka tarafa mutfak kapısına dolandım.Deniz beni görünce hiç beklemiyormuş gibi şaşırdı.Terapiye yalnız gideceğini düşünmüş olması beni üzse de ona belli etmedim.
Yasemin'in kliniğine geldiğimizde ona "merhaba" dedim ve bekleme salonuna geçtim.İçeride çok uzun süre kalmışlardı ve meraktan ölüyordum.İkisininde seslerini duyduğumda heyecanla yerimden kalktım.Yasemin onu aramadığımı sitemle söylerken Deniz'in öldürücü bakışlarına maruz kaldım.Bu 'bittin Tarık' demekti.Bir numaralı kıskançlık bakışıydı.Yine arabada hiç konuşmamasından çok kıskandığı belli oluyordu.Bu duruma sevinmem gerekti sanırım,beni hatırlamıyordu ama unutmuş olması beni sevmeyi de unuttuğu anlamına gelmiyordu.
Burak'la Kamil'in yanına,kulübe getirmiştim Deniz'i.Deniz Burak'la Kamil'i tanıyordu.Üçümüzde hayretle Deniz'e bakıyorduk.Ben hariç herkesi tanıyordu,nasıl bir kaderdi bu Allah'ım.Burak'la Kamil'i hatırlaması içimi yaksada hiç bozuntuya vermeden toparlamaya çalıştım.
"Burak'la Kamil'i nereden tanıyorsun?"
"Nazlı üniversiteye giderken üç ev arkadaşı vardı,birinin adı Nermin'di,Aykut diye bir çocukla çıkıyordu ve Burak ve Kamil de onun arkadaşlarıydı.Hatta Burak ve Zeynep bir dönem takılmışlardı diye hatırlıyorum,ta ki Zeynep okul bitip memleketine dönene kadar."
Ağzımız açık Deniz'i dinliyorduk,tüm bunlar bugün ki terapi sayesinde olmuş olamazdı herhalde.Öyleyse Yasemin'inin çekeceği vardı benden,o kadar parayı bizim çocukları hatırlasın diye değil,beni hatırlasın diye veriyordum.
Mekanda biraz takıldıktan sonra Kordon'agittik.Deniz'in en sevdiği şeylerden biri de Kordon'a karşı keyif yapmaktıçünkü.Sık sık tekrarladığımız bir aktiviteydi ve belki bir nebze olsun hatırlardiye buraya getirmiştim.Zaten Yasemin'de anılarımızı yavaş yavaşhatırlatmamı,unutmasının altında yatan sebebi bilmediğimizi ve bir an da söylememizin ters etkisi olabileceğini söylemişti.
Deniz,yine denize dönmüştü yüzünü.Karşıyaka'dan gelen vapurlara bakıyor,gökyüzünde uçan martılara tebbüsüm ediyordu.Garson kahvesini servis yaparken, çantasından sigara çıkardı.Kırmızı dudaklarının arasına bir tane sigara aldı ve yaktı.İçine derin bir nefes çekerek dumanı üfledi.Kahvesinden bir yudum alarak konuşmaya başladı.
"Aysel teyze gitti mi?"
"Hayır."
"Çok güzel,bir gün gelip nasıl tanıştığımızı sormak istiyorum."
Ne diyeceğimi şaşırmıştım.O zaman herşey ortaya çıkacaktı.Gerçi bir şey saklamıyordum ama bu şekilde öğrenmesini de istemiyordum.Gelme de diyemezdim,zaten fazlasıyla alıngan bir yapısı vardı,eğer gelme dersem ömür billah gelmezdi.
"Tabii ne zaman istersen."
"Biz seninle daha önce tanışmış mıydık Tarık?"
"Evet."
Ne demek istediğini anlamıştım ve yalan söyleyemezdim.Berke'yi ben zannettiği için onunla olan ilişkisinde tanışıp tanışmadığımızı merak ediyordu.Bir karar almıştım ve ne sorarsa sorsun dürüstçe cevap verecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AKLIMDA
Teen FictionUykuyla uyanıklık arası geçirdiğim bir gece daha.Zihnim benimle dalga geçiyor gibi,aklımda...Daima aklımdasın Tarık, diye tekrar edişimin bilmem kaçıncı günü.Unutursam ölürüm,unutursam ölürsün Tarık.Yine koluma bakarak iç geçirdim ve kendimi uykunun...