Plan A;Masum

9 0 0
                                    

Jessie ve Ashley

-Tabii ki de. Bu da soru mu kuzen?

Üzerimi değiştirip saçlarımı topladım. Annemin bana verdiği kolyeyi de takmıştım. Herkes hazır olunca hızlı bir şekilde evden çıktık. Bugün o Huzur günü olacaktı. Bugün hersey bitecekti. Sade bir hayat beni bizi bekliyordu. Güzel günler bizi bekliyordu. Arabaya atladık. Arabayı deli gibi kullanıyordum. Ashley'in korunaklı şatosuna geldiğimizde arabayı durdurdum. Derin nefes alıp arabadan çıktık. Kapının önünde durduk. Dave hepimize baktı ve sonra konuşmaya devam etti.

-Mark, Jane ,Calvin ,Taylor siz dışarı kalın. Jess ,Alice , ben ve Jared içeri geçip bunu halledecegiz. Bir sorun olursa sizi çağırırız.

Dave plani çoktan yapmıştı. Bize de uymak kaldı. Vampir hızımla kapıdan içeri girdim. Bütün korumalar bana baktı. Sonra bizim takım geldi. Bir iki tanesine tekme attıktan sonra kapıya yöneldik. Onlar savaşırken biz de içeri girdik. Ashley'i arayan gözlerim bir türlü bulamıyordu. Heryeri didik didik etmiştim. Kokusunu takip edip odaya çıktım. Odaya çıktığımda kimse yoktu. Banyoya baktım. Orada da kimse yoktu. Tekrar aşağı indigimde karşımda salonun ortasında duruyordu. Durumu çok kötüydü. Karnı baya şişmişti. Gözleri çökmüş, ten rengi morarmisti. Göbeğini zar zor taşıyan güçsüz bacaklar. Zayıf bakışlar. Mide bulandirici.

-Karnında ki seni öldürüyor.

Dedim. Aslına mutlu bile olmuştum.Isime gelirdi. Ha ben ha icindeki şey.

-O da seni öldürecek.

-Dört dörtlük bir salaksın Ashley. Onu yok etmek için buradayım.

Alice acı çektirdi. Yere düşen Ashley çığlıklar atıyordu. Yalvarıp yakarıyordu. Yüksek sesle bağırıp yardım istiyordu ama bizim diğer grup dışarıdakileri halletmisti.

-Yardım et. O ölüyor. Jessie yardım et. Lütfen. Bebeğim ölüyor.

-Kötülerde hiç haysiyet olmaz mı?

Dedim.Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Yardım etmeyecektim. Bir Dave'e bir Alice'e bir de Jared'e bakıyordum. Yaklaşık 2 dakika sonra o bebek Ashley'in karnını yiyip çıkmıştı. Evet Ashley aşırı kan kaybindan ve karnı yüzünden ölmüştü. Bebek, bebek dünyalara bedel güzellikteydi ama o bir avcı çocuğuydu.. Onu yok etmesem beni,ailemi yok edecekti. Elime ateş aldım. Ateşi görünce çığlıklar atıp ağlamaya başladı. Arada susup beni izliyordu. Sonra ağlamaya devam ediyordu. Elimdeki ateşi izleyen bebek bana baktı. Beni merhametli zannediyordu sanırım. Ama bilmediği bir şey vardı; ben kimseye acımazdım.

Ateşi bebeğe gönderdim. Bebek yavaş yavaş yanarken gozlerimle ona bakıyordum. Ben, ben katildim. Doğam gereği öldürüyordum. Herkesi. Herşeyi. Alice onu hissedemedigini söyleyince ateşi söndürüp küllerine baktım. Element kontrolü ile kaldırıp havaya fırlattım. Ashley'nin ise nabzı yoktu.

Mutlulukla eve doğru ilerlerken Dave bilmem kaçıncı defa olanları diğerlerine anlatıyordu. Herşey bitmişti. Herşey sona ermişti. Herşey güzellesmisti. Bütün ailem buradayı. Annem,babam,teyzem ve diğerleri. Herkes mutluydu. Herkes sıkılmıştı. Herkes bıkmıştı. Bu hayattan. Bu salak insanlardan. Insan görünümlü yılanlardan.

-Jess seninle gurur duyuyorum.

Dedi annem. Sarıldılar. Öptüler. Babam , teyzem, enistem, Rosalie, Micheal, Dave'in ailesi. Herkes aynı şeyleri söyleyip duruyordu ama içim hâlâ rahat değildi. Bir problem vardı. Bir sorun. Bir şeyler vardı ama ne? Icimdeki huzursuzluğu anlatmak için Dörtler geldi aklıma.

¤ ¤ ¤ ¤

-Jessie Jersey.
-Seninle gurur duyuyoruz.
-O bebek öldü.
-Bela son buldu.

-İçim rahat değil Dörtler. Sanki herşey yeni başlıyormuş gibi.

Bir süre sessiz kaldık. Bu fırtına öncesi sessizlikti. Her şey şimdi başlıyordu.

-Ashley ölmedi Karanlık. Son anda dönüştü. Vampir oldu. Dikkat et. Ailenin yardımını es geçme. Bitlikte ol.

¤ ¤ ¤ ¤

Jane yanıma gelip elimi tuttu. Calvin'de. Onun ikisinden hiçbir şey gizli kalmıyordu. Hiçbir şey.

-Bunu birlikte atlatıcaz. O sürtüğü öldürmek artık zorundayız.

Dave bana bakıp konuşmaya başladı.

-Hangi sürtük?

-Ashley ölmemiş. Dönüşmüş. Vampire. Herşey yeni başlıyormuş.

Sonbahar. Yaprakların dalları terk ettiği mevsim. Yağmurun her damlasıyla her yeri islattigi mevsim. Ayrılık mevsimi. Yaz terkedildi. Tekrar görüşmek üzere.

Flashback

-Kızım yavaş ol. Hızlı koşma.

Parkta annem ile birlikte kaydıraktaydık. Sürekli koşmama kızıyordu. Hatta koşmama kızıyordu.

-Hızı seviyorum anne.

Işte hayatımda ilk defa annem gelip saçımı öpmüştü.

-Hayattaki zorlukları nasıl yeneriz biliyor musun Jessie?

Kafamı olumsuz anlamda salladım.

-Hızlı koşarak değil, hızlı düşünerek. Hızlı ve mantıklı düşünerek.

-Ben ikisini de yapabiliyorum anne.

-Biliyorum. Ve yine biliyorum ki senin gibi güçlü birinin kolay bir hayatı olmayacak. O yüzden seni böyle yetiştiriyorum. Ilerideki hayatına alış diye.

-Ne demek istedin anne? Anlamadım.

Annem hafif bir tebessüm ile bana baktı.

-Hayatımda tanıdığım en zeki çocuksun Jessie.

Annemin dediklerinden bir gram bile anlamamıştım. Tekrar koşarak kaydırağa gittim. Annem bazen böyle saçma saçma konuşup kafamı karıştırmakta ustaydı. Etrafıma baktığımda annemin Rose teyzem ile konuştuğunu görünce kaydıraktan kayıp yanlarına gittim.

-Rose teyze.

-Jessie'm.

Dedi ve beni kucağına alıp havaya kaldırdı. Etrafında döndürdü. Yanaklarıma sayısız buse kondurdu.

-Benim prensesim. Nasılsın?

-İyiyim Rose teyze. Sen nasılsın?

Annem hergün beni bir yerlere götürüyordu. Rose teyzem. Rosalie abla. Jane'ler. Park. Cafe.Onlarla içli dışlı olmuştum ama annem hiç mutlu değil aksine tedirgindi. Her an beni bırakacak gibi. Her an saldırıya uğrayacak gibi. Ona baktığımı anlayıp bana baktı. Gülümsedi. Ben de ona.
Ne demeye çalışıyordu. Neye hazırlıyordu. Bu hızlı koşma nedendi? Neden kimse benim gibi koşamıyor? Neden benim kadar zeki değiller? Ben neyim? Ben neyim anne? Ben neyim?

Aniden başlayan yağmur bütün dikkatleri üzerime çekti. Tek tek bütün aileye baktım. Annem bana sarıldı. Babam saçlarımı öptü. Jane sol elimi Alice sağ elimi tuttu. Dave yanağımı okşarken Calvin ayağımın dibinde duruyordu. Diger tarafta da Jacob. Taylor'a yer kalmamıştı. Annem ve babam çekilince yanıma Jared ve Taylor geldi. Mark'da. Takım her zaman hazırdı.

Ben.
Gücüm.
Hırsım.
Merhametim.
Sinirim.
Karanlığım.
Aydınlığım.
Ve en önemlisi Ailem.

KARANLIK(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin