Kabus

5 1 0
                                        

Medyadakiler; Dave ve Chris

Evanescence-Bring me to life

Dave'in Anlatimi:

Chris karşımda duruyordu. Ona doğru kosuyordum. Onu oldurmeliydim. O ise korkudan çok mutlu bi ifadesi vardi. Ona bi adim kala biri beni geri itti. Canim acimisti. Karşımdaki kişiyi görünce kalp krizi geçirdim sandim. Benim Karanlık Meleğim o pici mi koruyordu. Tekrar kalktim. Bu sefer büyü denedim. Ilk başta ise yaradı Chris arkaya uçtu ama sonra Jessie kalkani ona sardı. Ikiside bana öldürücü bakislar atiyordu. Jessie bana bakti ve hissiz bi şekilde yanima geldi. Kipirdayamiyordum. Bana zarar vermezdi değil mi? Yanaklarimdan akan bu sivi da ne? Ben agliyor muyum? Karanlık Kurt ağlıyor. Şaka mi bu? Hayir. Evet. Ağlıyorum. Olecegim icin değil. Jessie öldürdüğü icin hic degil. Onun beni oldurmesi benim için bir hediyeydi Tek sorunum bana karşı bu kadar soğuk olmasi. Onun gülüşünü unutmak istemiyorum. Kokusunu, yüzünü, gozlerindeki ozlem, aşk, tutkuyu. Ne olduğunu bilmiyordum. Bi anda yere yapistim. Dudagim kaniyordu. Hizlica yerden kalktim. Jessie benimle uğraşırken Chris etkisiz kaliyordu. Onun da gucleri vardi ama ben 1-0 ondeydim. Büyümu yaptim. Yere çakıldı. Kimildayamiyordu. Tam istediğim gibi. Jessie bunu görmemisti. Ve o benim Jess'im değildi. Dövüşe Dövüşe ucurumun dibine geldik. Ilgimi dagitti. Havaya bişey atti. Ben ona bakarken karnima tekme atti. Hayir aci hissetmedim ama ucurumdan düşerken Jessie'nin bana bakışı kalbimi çok ama çok yakti. Onsuz kalmaktan korkuyorum. Onu ozlemekten korkuyorum. Bana ne yaptı böyle. Suya düştüm. Birden derin derin nefes alirken buldum kendimi. Oh sadece bi ruyaymis. Sadece bi rüya. Aynaya geçip dağılmış saçlarıma ve aglamaktan şişmiş gozlerime baktim. Jessie lütfen o ruyadaki gibi olma. Banyoya girdim. Sıcak bi duş aldım. Biraz daha iyiydim. Telefonuma baktığımda Alice ve Tina'nin cevapsiz aramalarini gördüm. Yatağa geri fırlattım. Kapi çalıyordu. Bakmaya usendim. Sonra birden ayak sesleri geldi. Kapim yavaş yavaş açıldı. Karşımda muhteşem bi kizin olmasini ummuyordum. Jessie tum guzelligi ile duruyordu.

- Telefonlarina bakmamak diye bi kuralin var sanırım.
Dedi ve yanima oturdu. Gozlerinin içine bakmaktan başka bişey yapamiyordum.

- O ruya asla gerçek olmayacak.
Dedi. Ne? O nereden biliyor?

- Hangi ruya?
Dedim. Evet çok şaşırdım. Nereden bilebilir ki.

- Kabus desek daha doğru olur.
Dedi ve yanima daha da sokuldu. Kokusunu çok daha iyi alabiliyordum. O harika kokusunu.

- Kimden öğrendin?
Dedim soğuk davraniyordum.Nedenini bilmeden. Anlaşılan rüyanın etkisinden cikamadim.

- Jane senin geleceğini gördü. Bu ruyayi da. Sonra Calvin ile gelip düşüncelerini dinledik. Calvin ruyani gördüğünü soyledi. Beyninde canlanmisti. O eve gitti. Bende eve girdim. Senin yanina geldin. Yastık ıpıslaktı. Gozlerine bakinca aglamaktan olduğunu gördüm. Adimi sayikliyordun. Uyandirmayi denedim ama uyanmadin. Sonra işte kendin uyandim. Gerisini biliyorsun.

Birden ağlamaya başladım.

- Şşşşt tamam geçti
Dedi ve kafami boynuna koydu.

- Öyle bişey asla olmayacak. Asla. Ben senin yaninda olucam. Sonsuza dek.
Dedi ve kafasini benim kafamin uzerine koydum.

- Aslında seninle başka bi konu hakkında konusacaktim ama başka bi zaman hatirlat bana.

Dedi ufak bi kahkaha atti.

Ben bu ağlama işine iyice alistim. Hep sulu göz mü olcam ya. Sen bana ne yapiyorsun böyle?

- Sen git istersen?
Dedim. Ama gitmesini hiç istemiyorum. Hep benimle kalsin istiyorum.

- Bunu gerçekten istiyor musun?
Dedi. Ah beni çok iyi tanıyor.

- Hayir.
Dedim ve gülmeye başladık.

-Ne yapmak istersin?
Dedi. Istedigim şeyi soylesem beni kesersin.

- O daha sonra.
Dedi içimi okur gibi.

- Film izleyebiliriz.
Dedim.

- Iıııı olmaz.
Dedi. Dusunurmus gibi yaptı. Aklıma bişey gelmiyordu. Elimden tuttu ve aşağı indirdi. Dışarı çıktık. Arabasina bindirdi. Deli gibi kullaniyordu. Korkmadim değil. Ama o gozlerindeki mutluluk ışığı beni sakinlestiriyordu. Yarim saat sonra bi uçuş alanina geldik. Helikoptere bindik. Korkmaya baslamistim. Jessie cok mutlu gözüküyordu. Helikopter havada asılı kaldı. Jessie kapinin agzinda durdu. Paraşütü giydi ama o Jessie'yi baglamazdi.

- Eglenceli olacak.
Dedi ve kendini ters bi şekilde kapidan birakti. Bende peşinden atladim. Haklıydı bu bu süper biseydi. Karanlık uçuyor. Bi süre uctuktan sonra paraşütleri actik. Jessie acmamisti çünkü o gerçekten çok agirdi. Denedi ama işe yaramadi. Element kontrolu ile kendini yere indirdi. Sonra beni yanına indirdi. El ele tutuşup evin yolunu tuttuk.

Bölüm sonu. Biraz kisa oldu. Ara bölüm gibi olsun istiyorum. Siiz seviyorum canlarim.

KARANLIK(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin