what the f

1.6K 142 59
                                    


Medya 🌸💞 Zayn'in böyle fotoğraflarına bayılıyorum djnsjnxknxkjd

"Tanrı aşkına, uyuşukluğu bırakıp biraz daha hızlı yürür müsün?" ela gözleri sinirle parıldayıp beni hedef aldığında gözlerimi kaçırdım. Yaranın derin olması en ufak hareketimde bile açılıp kanamasına sebep oluyordu ve bu yüzden bir kaplumbağa hızında ilerliyordum ama Zayn asla ama asla halden anlamıyor, işleri benim için daha çok zorlaştırıyordu.

"Sana bacağımın sakat olduğunu söyledim. Neden anlamamakta ısrar ediyorsun? Hızlı yürüyemiyorum."

"Bütün gün evde yatarak bacağını nasıl sakatladın gerçekten merak konusu." kollarını göğsünde birleştirip bir iki adım ötemden bana bakmaya başladı. "Beni beklemek zorunda değilsin. Defolup git tamam mı?" aynı ters ifadeyle ona bakmaya başladığımda bundan nefret ettiğimi bildiği için cebinde sarılı olan sigaralarından bir tanesini çıkardı ve yaktı.

"Elime geçen fırsatı değerlendirmek isterim." sigaranın dumanı nemli, pembe dudakları arasından çıkıp yüzümde dağıldığında gözlerimi kapattım.

Bundan nefret ediyordum ama aynı zamanda bunu yapan -her ne kadar nefret etsem de- o olduğu için çekici falan geliyordu sanırım.

Bir kızı nasıl etkileyeceği konusunda ayna karşısında saatlerce prova yapan tiplerden olmadığı aşikardı. Zaten prova yapmaya ihtiyacıda yoktu çünkü yarattığı imaj zaten oldukça ilgi çekiciydi.

Okulda ki ve bu çevredeki neredeyse her kız için.

Bu yüzden Broke'un beni Zayn'in radarından uzak tutma çalışmalarına hak vererek gözlerimi dudaklarından ayırdıktan sonra yürüyebildiğimin en hızlı şekliyle okula ilerlemeye başladım.

Adımları arkamdan duyulurken fazla gergin hissediyordum. Bandajı görmesini istemiyordum, yada eğer yaram yeniden açıldıysa bandaja bulaşan kanı.

Zoe ile tekrar muhattap olmak zorunda kalmak istediğim son şeydi.

"Yanımdan yürür müsün? Beni geriyorsun."

"Dumandan rahatsız olduğunu sanıyordum?" Vay canına Zayn Malik beni mi düşünüyordu? "Yada sende diğer tüm kızlar gibi bunu seksi buluyorsun ve bana dayanamayacağını biliyorsun." bana göz kırparak sinir kat sayımı tepelere çıkardığında oflayarak okulun demir kapısına baktım.

"Lütfen benden uzak dur ve okulda sakın, hiçbir sebepten dolayı benimle konuşma. Çok önemli bir şey olursa mesaj atarsın." dedikten sonra etrafa bakındım ve Zoe'nun beni görmediğinden emin olduktan sonra kalabalığın içine karıştım.

"Hey," koridordaki hızlı yürüyüşümü-yada kaçışımı- Broke kolumu tutrarak engellediğinde durup derin bir nefes aldım. "Nereye gidiyorsun böyle?" neden yüzüne bakınca ağlayacak gibi hissetmiştim? "Seni arıyordum." diye fısıldadıktan sonra kollarımı beline dolayarak ona sıkıca sarıldım.

Güvende hissetmeye ihtiyacım vardı ve Broke bana güven hissini veren tek kişiydi.

"Bir sorun mu var?" dedi kollarını bana dolarken. "Hayır, sadece seni çok özledim." gülerek saçlarıma bir öpücük bıraktığını araladığım gözlerim Zoe'nun bana attığı bakışlarla buluştu.

Yüzünde inanılmaz sinir bozucu bir gülümseme vardı ve ondan korktuğumu bilmenin verdiği cesaretle gözlerimin tam içine bakıyordu.

"Sınıfa gidebilir miyiz?" geri çekilerek Broke'un yüzüne bakarken mırıldandığımda beni başıyla onayladı. Dolabından defterini çıkardıktan sonra kolunu omzuma attı. "Dün neden gelmedin? Seni merak ettim."

ZAYN'S aNd Rose'S🌹Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin