"Tam pes ettiğiniz bir anda tanımadığınız birisi size yol gösterse onu takip eder miydiniz ? Yoksa etmezmiydiniz? Ben ettim ve pişman değilim. Çünkü yedi yabancı en çok sevdiğim insanlardan daha iyiydi"
1.Bölüm: Büyük Gösteri
Size de doğdunuzdan bu yana kadar iki seçenek aşılandı mı ?
Ya iyi olacaktın, ya kötü olacaktın.
Ya mutlu olacaktın, ya da mutsuz.Kimse size kendi seçeneklerinizi sunmadı. Size hep şunu aşıladılar çocukluktan başlayıp büyüdüğümüz zamana kadar geçen sürede.
İyi olursan şirinlerin evini görürdün, biz kötüydük görmedik. İyi olursak, masallarda uyuyan güzelin prensi gibi prense sahip olup yüzyıl uyuyup uyansakta kendimizden yaşca küçük olan o prensle evlenecektik. Kısmetimiz bizi yüz yıl sonra da olsa bulacaktı.
İyi olursak, kül kedisi gibi ayakkabımızı kullanarak kur yapıp düşürerek, prensimizi bulacaktık.
İyi olursak, kırmızı başlıklı kızdaki kurtun midesinden kurtulacaktık. Biz iyi olursak sonumuz hep koca mı olacaktı prensesler evleniyordu. Bize evliliğini o zaman aşıladılar sormadılar.
Kırmızı başlıklı kızla bize imkansız olan kurdu öldürmeyi öğrettiler.
Şirinlerle bize iyi olmayı öğütlediler.Peki niye kimse bize sormadı. Kendi kararın olsa ne yapardın?
Zıtlıklar arasında seçim mi yapardın yoksa orta da mı giderdin?Sormadıkların için ben iyi olmayı seçtim. Çünkü bana bu aşılanmıştı. Şirinleri göreceğim diye saftım kötülük yapmadım. Uyuyan güzel olacağım diye kördüm, her şeye göz yumdum. Kül kedisi oldum, ayakkabımı düşürmedim diye yalnız kaldım. Kırmızı başlıklı kız oldum, kurdun karnına düşmedim diye yenildim.
Keşke yapmasaydım dediğim pişmanlıklarımı düzeltiyorum. Prenses olup, prens beklemiyorum, hayatımı elimden alacak olan Prens bozuntusuyla mahvoldum. Uslu bir çocuk olup şirinleri gören masum çocukluğumu katleten insanla doldum. Kırmızı başlıklı kızda ninesine ekmek götüren kurnaz kurda aşık oldum. Herşeyi tersinden yapıp kendi dünyamda kayboldum...
Benim kaybolmuşluğumun sana zevk vermesine tanık olacaksın ya. Damağındaki o lezzet benim kaybolmuşluğumda tatlanırken, ben mahvolmuşluğumla bitiyorum.
Bu benim hikayem başrolde prens yok. Kurt var, şirinlerdeki kötü büyücü var, masallardaki cadı var. Her yerde olan kötülüğün, en kötüsü benim hikayemde var. Ben buyum, ben MAHVOLMUŞLUĞUM.... benim hikayem masallardaki gibi iyi sonla bitmiyor. İyiler yenip kötüler cezalandırılmıyor. Benim hikayem DIBE BATMIŞLIĞIN hikayesi..
....
"Rüya çabuk gel." annesinin emir veren tonuna uyup tek kişinin geçebileceği merdivenden sekerek indi. Burada ne işi olduğuna hala akıl sır erdiremiyordu Rüya. Annesine gülümseyip, gelen misafirlerine bakıp tebessüm etti. Aslında yüzünde tebessüm oluşurken sadece buradan gitmek vardı aklında. Kalabalığı hiç sevmiyordu, hele ki böyle yapmacık bir düğün töreninde. Akrabalarının iki yüzlülüğünü gördüğü halde, neden burada oldukları kestiremiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebek
RandomSize doğdunuzdan bu yana kadar iki seçenek aşılanmıştı. Ya iyi olacaktın, ya kötü olacaktın. Ya mutlu olacaktın, ya da mutsuz. Kimse size kendi seçeneklerinizi sunmadı. Size hep şunu aşıladılar çocukluktan başlayıp büyüdüğümüz zamana kadar geçen sür...