>Harry'nin Anlatımı<
"Bazen bazı şeyleri sevdiğimizi bile bile üzmemek için saklarız. O aslında yalanları ya da iltifatları duymak istemiyor. O, gerçeği duymak istiyor. Onun kulağına gelen güzel şey ise duymak istediği şeyleri söylemiş olmamın gerçek olması.
Peki gerçek mi?
Peki bu gerçek, gerçekten ibaret mi?
Elimi saçlarında gezdirirken kendimi okyanusta yüzüyor gibi hissediyordum. Çünkü ne zaman ona dokunsam, kontrolü kaybediyor, kendi iç dünyama kapanıyordum.
Onda hâlâ bana huzur veren bir şey vardı, bu inkâr edilemezdi.
Homurtular çıkararak gözlerini araladı. Ona doğru gülümserken aynı şeyi benim için yapmış, benimkinden farksız gamzelerini bana göstermişti.
"Aynam gibisin." dedim ve saçlarına bir öpücük kondurdum.
Bir tepki vermedi ve hatta kaşları sanki ne hakkında konuştuğumu bilmiyorlarmış gibi çatıldı. Bu haline kıkırdayarak dudaklarına masum bir öpücük kondurdum.
"Dün arabada uyudun, seni taşımak hiç de kolay değildi." dedikten sonra göbeğine vurdum ve bunu neden yaptığım hakkında en ufak bir fikre sahip değildim.
"Hey, senin halin benden daha kötü! Büyük çuval gibi ayaklarını söylemiyorum bile!.."
İç çekerek yorganı üstünden fırlattım.
Artık kalkma zamanıymış gibi yatakta doğruldu gülümseyerek.
>Amber'ın Anlatımı<
Her şey iyi gibi görünüyordu. Ya da, iyi değildi.
Bir şeylerin iyi olduğunun görünmesi o şeylerin gerçekten iyi olduğunu kanıtlamaz.
Harry, beni rahatlatan cümleler kurmuştu dün. Söylediği her kelime benim için çok önemliydi. Anlattıkları yeterliydi. Yani, şimdilik.... Çünkü biliyordum ki birkaç gün, ay ve hatta yıl sonra kafamda tekrar soru işaretleri oluşacaktı. Önemli olan ne zaman oluşacağı değil, bunun gerçekten de oluşacak olmasıydı.
"Ne düşünüyorsun?"
Boğuk sesini duyduğumda kendime gelerek yutkundum. Gözlerimi yeşil irislerine dikerken karşısında titriyordum.
Tanrım, her hareketi ve her hücresi beni titretiyor. Bu ne demek oluyor şimdi?
"Ben... Hiç bir şey düşünmüyorum." dedim ama inanıp inanmama kararı ona kalmıştı. Yine de akşam babası işe gelmeden çikolatasına kavuşmak isteyen çocuklar gibi onun inanmasını umuyordum.
"Tam yarım saattir donup yataktan kalkamadığına göre," elleriyle bana dokunduğunda titremiştim, yine. "bir şey düşünüyor olmalısın."
Gözlerinde kesinlikle kötü bir duygu yoktu. Hafif alay bile gördüğüme yemin edebilirdim.
"Sen gitmeyecek misin, Harold?"
Tenimdeki o tanıdık his bir anda kaybolunca kendimi yalnız hissettiğimi fark ederek ona baktım. Ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum ama benden uzaklaşmıştı.
Ayağa kalkıp ona bakmaya devam ettim. Gözleri odanın her tarafında geziniyor, bakışları anlamsızca bir şey arıyordu fakat aradığı şeyi bile bilmiyordu.
Ona daha çok yaklaşıp sağ elimle yüzünde daireler çizdim.
"İyi misin? Bir sorun mu var?"
Ellerimi kendisinden geri çekince kalbim artık parçalara bile ayrılamıyordu, tükenmiştim.
"B-Ben bir şey mi dedim, H-Harry?"
Göz yaşlarımı bastırmak için gözlerimi kapattım.
Ah hayır, şimdi olmaz!
Gözlerimi kendimle savaşırcasina açtığımda kapıdan çıkıyor olduğunu gördüm. Canım o kadar çok yanmıştı ki, konuşmak bana her şeyden zor geliyordu.
Ve en kötü olan şey ise; neden böyle bir şey yaptığını bilmiyordum.
Salak kafam, kesin bir şey söyledim.
Ama hayır, bir şey söylemedim. Ne söylemiş olabilirim ki?
Hâlâ anlayamıyorum.
>Harry'nin Anlatımı<
Arabayı olabildiğince hızlı sürmeye devam ettim.
Bu olanlara hâlâ inanamıyorum.
Amber'a neden mi öyle davrandım?
Çünkü...
Neyse, boşverin.
Arabayı tenha bir yere park ederek gözlerimi kapattım.
Ne yaptığımı bilmiyordum. Neden saçma bir tepki verdiğimi
bilmiyordum.Tek düşündüğüm şey; Amber'ın kalbini kırmış olma ihtimalimdi.
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
SelaaamYa teog bitti ve 1 ay hikaye yi nasıl devam ettirecegim diye düşündüğüm için yeni bölüm gelmedi.
Ama artık yeni bölümlere devam edeceğim
Herkes gitti ve sayımız azaldı ama ben bu hikayeyi devam ettirecegim hatta ciddi bile düşünüyorum sonra anlatirim :)
HİLAL E ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM ONUN SAYESİNDE YAZDIM SİZ DE TEŞEKKÜR EDEBILIRSINIZ BDJBDB
SIZI SEVİYORUM YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ONEMLI❤❤❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Weird Husband (MPC3) |Harry Styles Fanfic|
FanficOdadan çıkmak için adımlar atarken bunların yaşanmamış olmasını diliyordum fakat bu boşunaydı. Bizi bu duruma getiren şeyi bile bilmiyorduk. Sadece parçalanmıştık ve biz, eski biz değildik. Nedenini bulmamız gerekirken bulmaya çalışmıyorduk. Polyann...