Bölüm 54

97.4K 5.3K 487
                                    

İnstagram: pembekalemhikayeleri

(Bölümden resimler ve alıntılar görmek istiyorsanız, mutlaka gruplara gelin. ☺️)

***

Onur Aslı'ya bakıp burnundan soluyarak "Siz ne boşanmasından bahsediyorsunuz?" diye sorunca Arzu onun konuşmanın tamamını duymadığını anladı. Ve bu da aklına sinsi bir planı getirdi. Buraya gelirken tek amacı Aslı'dan özür dilemekti ama artık bundan vazgeçerek yeni bir karar verdi. Madem Aslı ona tuzak kurmuştu, o da kendisinde Aslı'ya tuzak kurma hakkını görüyordu. Sevdiği adamı geri almak için her şeyi yapardı. Yüzüne masum bir maske takıp Onur'a bakarak "Aslı senden boşanacağını söyledi" dedi.

Aslı hayretle "Ne?" deyip ona bakarken Arzu aynı masum ifadesiyle Onur'a bakmaya devam ederek "Karın bana amacına ulaştığını, bebekleri doğduktan çok kısa bir zaman sonra da senden boşanacağını söyledi. Benden de senin bebeklerin velayetinin peşine düşmemen için yardım istedi. Ama bunu sana yapamam" dedi usta bir yalancılıkla.

Onur hayretle Arzu'ya bakakaldı. Elbette Aslı'nın böyle bir şey yapacağı aklının ucundan dahi geçmiyordu. Fakat Arzu'nun bu derece aşağılık olabileceğini tahmin dahi etmiyordu. Alaycı bir ifadeyle kadına bakıp "Gerçekten mi?" diye sorunca Aslı'nın şokla gözleri açıldı. "Onur bu kadın yalan söylüyor! Görmüyor musun?"

Arzu sinirle Aslı'ya bakıp "Az önce bana yalvarıyordun, Onur'u senden uzak tutmam için" deyince Onur bu oyunun devamının Aslı için zararlı olabileceğini düşünerek "Kes sesini Arzu!" dedi. Aslı'dan bakışlarını ayırmadan "Elbette yalan söylüyor Aslı" dedi. "Benim karım beni ondan hiçbir gücün ayıramayacağını bilecek kadar akıllı. Benim karım ona planlar kuran bir gerizekalıdan tuz bile istemeyecek kadar aklı başında biri. O yüzden sen şimdi içeri gidiyorsun, ben de Arzu'yu yolluyorum"

Aslı bir an rahatladıktan sonra Onur'un gözlerindeki tehlikeli parıltıları fark edince yeniden gerildi. "O..onur ne olur bırak gitsin?"

"Tamam öyle olacak sevgilim. Sen şimdi içeriye git"

Aslı itiraz ederek "Hayır gitmeyeceğim" dedi. "Ancak sen de gelirsen giderim". Bir gözü de Arzu'daydı. Ona kızmıyordu, aksine acıyordu. Şu anda korkmuş görüntüsü tam bir zavallıyı çağrıştırıyordu.

Onur Aslı'nın gitmeyeceğini anlayınca sinirli bakışlarını yeniden Arzu'ya çevirdi. Kadının kolunu sertçe tuttu. "Bana bak Arzu. Bundan sonra karımın ve benim görüş açıma dahi girersen yemin ediyorum sana acımam. Şu an sana bir şey yapmıyorsam, bu karımın ve bebeklerimin korkmasını istemediğim için. Ama eğer bir kez daha onları biraz bile üzecek olursan benden kork Arzu. Anladın mı beni?"

Arzu korkuyla ve daha çok hayal kırıklığıyla kafasını sallayıp kekeleyerek "A..anladım" dedi. Onur kolunu bıraktığı anda hızla evden ayrılıp koşarak caddeye çıktı. Artık tutmak zorunda olduğu yaşları gözlerinde tutmasına gerek yoktu. Gözyaşları görüş alanını bulanıklaştırınca bir kaldırım kenarına oturup hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Oraya giderken amacı bu oyunu oynamak değildi, gerçekten özür dilemek istemişti ama Aslı'nın karşısında bir anda geçmişi anımsayıp yeniden sinirlenmişti. Ve saçma sapan bir oyuna girişip, boyunun ölçüsünü çok iyi almıştı.

Tek istediği sevilmekti, Onur'un Aslı'ya baktığı gibi ona bakmasını istemişti ama bunun imkansız olduğunu bir kez daha anlamıştı. Belki de lanetli olduğunu bile düşünüyordu. Sevgisizlikle lanetlenmişti. Hayatı boyunca kimse onu sevmeyecekti. Ağlamaya devam ederken kaldırımdan kalktı. Yolda ilerlerken karşıdan karşıya geçmek istediğinde bir anda bir arabanın fren sesini duydu. Korkuyla sağ tarafına baktığında boş yola atladığını fark etti. Ani bir frenle duran lüks arabadan genç bir adam inip "Sen canına mı susadın? Manyak mısın, yola atlıyorsun?"

Lütfen Benimle Evlen / Davetsiz Aşklar ~ 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin