Bölüm 8

120 7 0
                                    

Bölüm 8

Yazar: Tuğ Ba

Seung ~

Hye! hye! ahh bu kız beni ya delirtecek ya katil edecek sonunda.

Ben yanlış saymıyorum değil mi sonunda 3 sıfır var bunun.

Şu faturaya bak. Nasıl istiyorsan öyle yap her şeyi dedim de suyunu çıkarttı resmen.

Bu kadar yüklü bir meblağda ne almış olabileceğini düşünürken kapım çalındı.

‘giiirr’

‘efendim bir bayan geldi, dans hocanız olduğunu ve randevunuz olduğunu söyledi, nereye alayım?’

‘dans hocası mı? Onun ne işi var burda? Ahh hye! Tamam, sen onu toplantı odasına al, bir şeyler ikram et, ben geliyorum birazdan’

Dünün acısını çıkartmaya çalışıyor aklı sıra. Sen çok oldun hye hanım, sabrımı sınıyorsun ama son anların.

‘aloo’

‘hyeee!’

‘önce telefon sonra sen ne böğürüyorsun be telefonda’

Laflara da öl yani!

‘neden böğürüyor olabilirim acaba, bir düşün istersen?’

‘sabah sabah beni özledin herhalde, yoksa böyle içine öküz kaçmış balık misali günaydın demeden adımı bağırmazdın’

‘evet, seni öyle özledim ki sorma gitsin, hasretinden yanıyorum. Saçma saçma konuşma’

‘ee o zaman sabahın bu saatinde niye arıyorsun?’

‘sabah mı? Saat 1 oldu be, hala uyuyorsun değil mi? Dün gece yine mi geç geldin eve sen?’

‘saat daha 1 e çeyrek var, sen uykumun içine etmeseydin evet uyuyordum ve sanane istediğim saatte gelirim ben. ‘

‘2 gün sonra resmi olarak kocan olduğumda bunları sana yutturacağım merak etme sen’

‘merak ettiğim yok zaten, böğürmek için aradıysan kapatıyorum’

‘akıl mı bıraktın sen insanda’

‘aklını başından aldığımı kabul ediyorsun. İtiraf et Seung benden hoşlanmaya başladın’

Aişhh bu kız. Birde kendi dediğini gülüyor. Resmen sinirlerimle oynuyor. Söylediğim lafı evirip çeviriyor tekrar bana sunuyor.

Yanlış bir yola girmeden önce tekrar mı düşünsem acaba? Olmaz Seung topla kendini. İmzayı bir attır da sonra ne yaparsa yapsın.

‘tipim bile değilsin hye ve bana mrs brown’ın burda şirkette ne işi olduğunu açıkla’

‘hea o mu? Onu ben gönderdim.’

‘bunu anlamak o kadar da zor değil! Bana neden burda olduğunu açıkla dedim sana!’

‘hala beni ileri itip sonra döndürüp tekrar geri çekemiyorsun Seung. Biraz prova yap diye şeettim ben’

‘sen şeetme hye etme! Bu kadar işimin gücümün arasında dans dersi mi alacağım hem de şirkette? Aklını mı kaçırdın sen? Yapamıyorum işte kabul et. Uyduruktan bir evliliğin ilk dansı da harika olmayıversin canım, ölmezsin ya’

‘bana bak Seung birincisi ben senin canın değilim, dikkatli konuş. İkincisi uyduruktan da olsa dışarıdan böyle gözükmeyecek. Üçüncüsü eğer o dansı yapamazsan olacaklardan ben sorumlu değilim ve ben ne istersem yapacaktın bu da sonuncusu. Başka bir şey söylemeyeceksen ben kapatıyorum’

Nasıl da bir kere de söyledi ya makineli tüfek mübarek! Lanet olsun e mi kabul ettiğim güne!

‘her seferinde hatırlatmasan olmaz değil mi? Neyse sakinim. Peki, hye sekiz bin dolara ne aldın?’

‘ahh yeni mi geçti eline fatura? Bende sevinmiştim, gördün de cimrilik yapmaktan vazgeçtin sandım’

‘her sorumu niye ikinci kez tekrarlatıyorsun ne aldın dedim sana’

‘çemkirme be! Yemek odası takımı aldım’

‘nee!? Sadece yemek odası takımı mı aldın?’

‘evet, sadece yemek odası takımı aldım’

Birde pişkin pişkin evet diyor. Senin cebinden çıksa o para bakalım bu kadar rahat söyleyebilecek misin?

‘Millet o paraya hem düğününü yapar hem evini düzer. Hem ben cimri değilim sen fazla müsrifsin. Nasıl bir yemek odası takımı aldın cidden çok merak ediyorum? Böyle kendi kendine sofrayı serip sonra da topluyor mu ha?’

..

‘benimle beraber mobilya almaya gelseydin görürdün toplayıp toplamadığını. Hem o bildiğin mobilyalardan değil, abanoz o abanoz’

‘banane neyse ne geri gidecek o kavanoz dipli mobilya’

‘kavanoz değil abanoz, toz ve parmak izi belli etmiyor, kayın babacığım hiçbir şeyden kaçınmayın dedi sana ne oluyor?’

Ahh baba tüm bunların sorumlusu sensin zaten.

‘iyi be ne halin varsa gör’ deyip suratına kapattım.

Her seferinde aynı şey. Hem suçlu hem güçlü.

Bak şimdide arıyor. Suratına kapatmam koydu değil mi? Yemezler canım açmıyorum.

Tam sustu dedim ki bu sefer de mesaj attı.

Ayy çok mu dokundu yüzüne kapatmam. Sen iste ben hep yaparım.

Ne saçmalamış bakalım mesajda.

“sen şimdi o telefonu yüzüme kapattın ya beni morarttığını mı sanıyorsun? Yanılıyorsun hödükcüm. Telefonumu açmaman bile bana verecek cevabının olmadığının bir göstergesi. Mrs brown’u çok bekletme git ve çalış. 2 gün sonra düğünde görüşürüz. Senden nefret ediyorum. Öptüm.’

“sen şimdi o telefonu yüzüme kapattın ya beni morarttığını mı sanıyorsun? Yanılıyorsun hödükcüm. Telefonumu açmaman bile bana verecek cevabının olmadığının bir göstergesi. Mrs brown’u çok bekletme git ve çalış. 2 gün sonra düğünde görüşürüz. Senden nefret ediyorum. Öptüm.’

Aişhhh! Manyak bu kız! Cidden sorunlu. Bir de seni seviyorum der gibi senden nefret ediyorum diyor. Sinir bırakmadın insanda. Gitmiyorum işte gitmiyorum. Göndereyim de gör şimdi o kadını.

‘mrs. Brown’u ordan göndermeyi aklından bile geçirme. İyi çalışmalar sana’

Aklımı mı okuyor ne bu? Hye sen insan değil tam bir canavarsın!

Büyüyünce Ne Olacaksın? ~ GelinWhere stories live. Discover now