B.E.S
Benim kanım , kitapları yazmış ,resimleri çizmiş,hayatımı baştan yaratmıştı ve o kan bir beyaz kağıdın üzerindeki şekillenmiş onu var etmişti
kalbine kilit vurmuş kızın gözyaşları karıştı kanımla birlikte süzüldü gözlerinden...
Çaresizlik hav...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
gözlerimi açtıgımda ilk söylediğim söz "austin" di "burdayım" diye bir ses geldi anlımdan öptü "o kimdi" dedim ağlamaklı sesimle "şşş sen bunları düşünme" dedi austinin göz altları şişmişti yorgun bitkin duruyordu kalktım kalbımı açtım yara gitmişti direk aşşağıya inip kan içtim kalan torbaları çöpe attıktan sonra kendi evimde oldugumu fark ettim yukarı çıkıp duş aldım çıktım austin bekliyordu beni "nezamandır baygınım" dedim "1 gündür" gidip yanına oturdum "sen?" dedim "başında bekledim" dedi "hiç uyumadanmı" "uyumadan" sarıldım "hadi yat" dediğimde ilk istemedi sonra zorla yatırdım hiç uyumadan başımda beklemiş inanamıyorum banyoda üstümü değiştirdim austinin yanına yatım sarıldım hemen uyumuştu kokusunu içime çekip tekrar gözlerimi kapattım...
kalktım austin yoktu aşağıya indiğimde matt birşeyler tıkınıyordu gülümsedim sarıldım "ooo yongo ozon zomondor gormomoştom sono"demeye çalıştıgı şey oooo yenge uzun zamandır görmemiştim seni güldüm arkasından birsi kafasına vurdu "ağzındakini bitir öyle konuş lan" dedi "yenge valla eline sağlık bunlar harika" güldüm "onları ben yapmadım" "olsun yenge yinede harika" telefon çaldı clara arıyordu off ya uzun zamandır aramıyordum onu açtım "alo lara iyimisin arıyorum arıyorum açmıyorsun seni merak ettim" "dur iyiyim sakin ol" derin bir ohh çekti "müsaitmisin 2 dakikaya ordayım" deyip kapattı derken zil çaldı gittim açar açmaz sarıldı bende ona sarıldım "çok merak ettim seni" dedi gülümsedim "iyiyim ben bak turp gibiyim" dedim içerden austin geldi eğilip kulagıma "benim işim var yanınızda matt duracak" dedi yanağımdan öpüp çıktı içerden matt su içerek geliyordu clarayı görünce geri püskürttü gülmemek için dudaklarımı ısırdım clara bana dönüp ne iş der gibi göz kırptı "ee matt bu clara en yakın arkadaşım clara bu matt austinin en yakın arkadaşı" el sıkıştılar ama mattın gözü claradaydı hiç gözünü ayırmamıştı halaa el sıkışırken clara "bıraksan diyorum o el bana lazım fln oluyo" deyince matt kendine gelip oturdu "ee ne alırsınız" clara ben birşey almıycam derken matt sıralıyordu gözlerimi açarak baktıgımda "tamam tamam bir kahve alırım" gülümseyip kahve yapmaya gitmiştim içerden yere düşme sesleri geldi içeri koştugumda clara ile matt birbirilerini yiyorlardı "ne yapıyorsunuz" clara "ya al şu gerizekalıyı yoksa öldürücem" dedi matt "yenge al şu cırtlağı ya birşey dedim cırladı yemin ediyorum kulak zarlarım delindi" ya lara bu hayvan bana göğüslerin çok güzel dediya öldürücem onu" deyip geçirdi kafasını "tamam yeter" deyince ikiside oturdu yerine "azıcık uslu durun ya" dedim bıkkınlıkla ikiside birbirine bakıyordu tek fark clara sinirle matt de dalga geçercesine bakıyordu matt gözleriyle claranın göğüslerini işaret edince clara demir çantayı matt in kafasına attı "ahhh" diye bir ses geldi "cırtlak karı" dedi mırıldanarak clarada "ayı oğlu ayı" dedi onları orda bırakıp iki kahveyide onlara uzattım oturup sohbet etmeye başladık zaten yarısı mattle claranın kavgalarıyla geçiyordu clara biraz oturduktan sonra eve gitti matt de austin gelince gitti şuan oturuyorduk hiçbirşey konuşmadan yapmadan öylece oturuyorduk "yatalımmı artık" dedi kafamı salladım "sen git gelirim birazdan" deyip gülümsedim tebessüm edip yukarı çıktı derin bir nefes aldıp kalktım dışarı çıktım verandadaki korkuluğa yaslandım gözlerimi kapattım geri içeri girdim üstümde bir ağırlık ve kötülük vardı austin beni bekliyordu birşey demedim arkamdan sarıldı karşılık vermedim sadece uyumaya odaklandım...