vote vote vote !! :) Arkadaşlar okuyucular artıyor ve ben çok mutlu oluyorum biraz vote yaparsanız daha mutlu olucam sizi seviyorum :)
Eve heryerim boya kaplı bir şekilde gittik. Kaan beni evin kapısına her zaman olduğu gibi bıraktı.
''Yarın eşya seçmeye gideriz unutma aynı saatte seni alırım uyukucu''
''Peki bilmiş hazır olurum''
Kapıyı çaldığımda karşıma Deniz çıktı.
''Tuğçe abla sen çok renklisin noldu sana ''
''Bir şey yok Deniz'cim anneme söyleme yeter.''
''Bana dondurma alırsan söylemem''
''Seni rüşvetçi gel buraya''
...
Saçımda kalan boyaları çıkarmak için saatlerce uğraştım. Banyodan çıktıktan sonra o oluşan iğrenç suratla aynaya bakarak saçlarımı tarıyordum. Birden kapı çaldı.
''Kim o ?'' dedi annem.
Bende merak edip koşarak merdivenlerden indim.
''Kim miş ?'' dedim anneme.
Gelenin anneannem olduğunu görünce çok şaşırdım. Çünkü anneannem daha yani gelmişti. Neden tekrar geldi?
''An... anne hoşgeldin''
''Hoşbulduk kızım''
Annem pek şaşırmış gibi durmuyordu. Sanki anneannemin geleceğini biliyormuş gibiydi.
''Gel tatlım seninle konuşmamız gereken bir konu var.''
''Ne oluyo ya ?''
Salona geçip hepimiz tek tek koltuklara oturduk. Sanki içimde kötü bir şey vardı. Neden geldi ki anneannem ? Bir şey oldu ki geldi yani.
''Tuğçe sınav notuna baktığımızda iyi bir üniversiteye gidebilirsin ama burda değil. İstanbula benimle gelecek ve orada okuyacaksın''
''Ne...ne anlamadım ?'' dedim şaşkın bir ifade ile.
''İstanbul'a benimle birlikte geliyorsun.''
''Hayır benim burada bir hayatım var ve hiç bir yere gitmiyorum.'' Dedim ve sinirle ayağa kalktım.
Anneannem kolumdan tuttu.
''Bana sinirlenmeye hakkın yok ! Küçük hanım benimle geleceksin o kadar''
Merdivenlerden koşarak çıktım. Yani bu nerden çıktı ? Kaan peki Kaan ne olacak ? Onunla hayaller kurarken onu göt gibi ortada bırakıp gitmek mi ? Hiç sanmıyorum.
Göz yaşlarım istemsiz bir şekilde gözlerimden süzülürken çığlık atmamak için kendimi zor tutuyordum. Ne kadar tekrar tekrar anneannemi ikna etmeye çalışsamda kararını bir gram değiştirmedi.
Sonuçta bu benim hayatım. Bana karışmaya hakları yoktu.
Asıl önemli olan önümde sadece 4 ay olmasıydı. Kaan ile geçirebileceğim sadece 4 ay.
Biliyordum ki ailesi onun İstanbul'da okumasına izin vermezdi.
Peki ya Plak ? Ona ne olacaktı kurduğum bütün hayallerimiz.
Ben burdan başla bir yere gitmek istemiyordum. Lanet olsun !
Kafamı dağıtmak için müzik dinlemeye çalıştım. Ama hiç bir şey işe yaramıyordu.
Tek çağrem bu dört ayı unutmayacağım kadar güzel yaşamak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Plak
Teen FictionBoşlukta hissettin mi hiç ? Yalnız,karanlık,kimsesiz... İşte ben hep böyle hissettim.Kimse beni anlamıyor ve kimse beni dinlemiyormuş gibi.Sanki bu dünyada yokmuşum ama hayat akıp gidiyormuş gibi.Koskoca çölde tek bir kaktüs gibi. - Tuğçe