ARKADAŞLAR UMARIM BEĞENİYORSUNUZDUR. ÇOĞU BÖLÜMLERİ TELEFONDAN YAZDIĞIM İÇİN BÖLÜMLER KISA OLUYOR. ELEŞTİRİLERİNİZİ BEKLİYORUM. İYİ OKUMALAR :)
Sabaha karşı saat beş falan olmuştu artık o kadar çok konuşmuştuk ki ağzım ağrıyordu. Gözlerimden uyku akıyordu. Umarım Kaan beni hâla bu halimle seviyordur.
Yiğit ile Nazlı kendi çadırlarına geçtiler. Bende kendi çadırıma geçtim. Can çadırını unuttuğu için Selin'in yanında kaldı.
Biraz üşümüştüm. Çok değil 5-10 dakika sonra Kaan yanıma geldi.
"Gelmemde sakınca var mı" diye sordu.
"Hayır tabii ki gelebilirsin" dedim içtenlikle.
Ellerimi tuttu.
"Üşümüşsün" dedi.
"Biraz, önemli değil" dedim.
"Gel buraya" dedi.
Ona sarılıp yattım. O kadar güzel sarılıyordu ki...
İliklerime kadar ısınmıştım. Ve o parfüm... mükemmel kokuyordu. Saçlarımın arasına masum bir öpücük kondurdu.
Kulağıma fısıldadı
"Seni seviyorum Tuğçe"
O an ona daha sıkı sarıldım. Yüzünde ki yamuk gülüşü hissedebiliyordum. Miğdemde kelebekler uçuyordu, kalbin çok hızlı çarpıyordu. Beni gerçekten heycanlandırıyordu. Gerçekten mükemmeldi.
Sabah uyandığımda Kaan'ın göğüs kafesine başımı koymuş bir şekilde uyandım. O uyanana kadar onun uyuyuşunu seğrettim. O kadar masumdu ki. Dışarı çıktım kimse uyanmamıştı. Bende Kaan'ın yanına geri döndüm.
Hâla mışıl mışıl uyuyordu. Yanına uzanıp onu seğretmeye başladım. Birden "günaydın gözcü" dedi.
Hahahha gözcü mü hiç yaratıcı değilsin dedim
"
"Off başka bir şey bulamadım" dedi.
Yanağıma masum bir öpücük kondurup kalktı. Birlikte çadırı topladık. Diğerlerinide uyandırıp dağda yürüyüş yapmaya gittik. Manzara harikaydı. Resmen büyülenmiştim.
Biraz manzara izleyip geri döndük arabaya bindik. Radyoda son ses Duman açtık bangır bangır "Senden daha güzel" söyledik. Mükemmel bir kamptı. Hiç bir zaman unutmayacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Plak
Teen FictionBoşlukta hissettin mi hiç ? Yalnız,karanlık,kimsesiz... İşte ben hep böyle hissettim.Kimse beni anlamıyor ve kimse beni dinlemiyormuş gibi.Sanki bu dünyada yokmuşum ama hayat akıp gidiyormuş gibi.Koskoca çölde tek bir kaktüs gibi. - Tuğçe
