Parfüm

161 7 0
                                    

Yeni bölüm geciktiği için üzgünüm. Biraz ara vermek benim için daha iyi olacaktı. Yorumlarınız,mesajlarınız ve oylarınız için teşekkür ederim. Seviliyosunuz !

Okulun içine ilk adımlarımı attığımda kalp atışlarımın 1 km öteden duyuluyormuş gibi hissettim. Aslında okulu sevemem. Ama burası üniversite. Sevilmeyecek gibi bir yer değil. Adımlarımı hızlılaştırdım ve büyük binanın sağ tarafından döndüm. Kafeteryanın olduğu bölüme ilerlerken arkamdamdan birinin geçtiğini hissettim ve hızla arkamı döndüm. Arkamda bir şey yoktu ve yoluma doğru ilerlemeyi sürdüm. Aynıı his tekrardan oldu ve yine arkamı döndüğümde bir şey yoktu. Önüme dödüğümde Azra tam karşımda duruyordu. ''Selam'' dedi ve sırıttı. ''Buraya geleceğini bilmiyordum'' ve koluma girdi. Yürümeye başladık. ''Tesadüf'' dedim ve sırıttım. 

 Kafeteryaya vardık ve bir masada oturduk. Ben çay söyledim ve muhabbet etmeye başladık.

''Eee okulu sevdin mi ?''

''Evet. Ayrıca burda tanıdık biri olması daha hoş''

''Eee anneannen ile görüşmen nasıl geçti ?''

''İyi. Zaten onu severim. Burası gayet güzel''

''Peki ya Kaan ? Onunla konuştun mu ?''

''Hayır. Yani mesaj attım ama cevap vermedi. Ve aramadı da''

Yüzünü astı ve 'hıhı'' dercesine kafa salladı. ''Boşver'' dedi ve ayağa kalktı. ''Derse gitmem gerek'' dedi ve çantasını aldı. ''Bende ders programına baksam iyi olur' dedim ve bende ayağa kalktım. 

Binanın içine girdim ve küçük adımlar ile panoya doğru yürüdüm. İlk ders in ne zaman olduğuna baktım ve ders salonuna doğru yürümeye başladım.

...

Alp ile konuşup beni alması için sözleşmiştik. Okuldan çıktım ve siyah Mini Cooper'ın oraya yürümeye başladım. Arabanın kapısı açtım ve koltuğa yerleştim. ''İlk gün nasıldı ?'' diye sordu. ''İyidi'' dedim ve arabanın çalıltığını hissettim.

...

Eve geldiğimde biraz yorgundum ve ayaklarım ayrıyordu. Çantamı yatağımın yanındaki komidine fırlattım ve yatağa kendimi attım. Telefonumu çantamdan alıp Kaan'dan mesaj var mı diye kontrol ettim. BİR YENİ MESAJ yazan telefonuma bakıyordum ve hiç durmadan mesajı açtım.

+İşlerim vardı üzgünüm.

Hangi işin benden önemli olabilir ki ?! Telefonlarımı açmıycak kadar önemli olan ne ?!

-Peki

Telefonu hızla komidine koydum ve üzerimin değiştirmek için gardrobuma gittim. Kıyafetlerimin arasında Kaan'ın tişörtü gözüme takılmıştı. Onu es geçtim ve bol ve uzun tişörtümün altına tayt geçirdim. Saçımı yukardan bir topuz yaptım ve aşağı indim. Anneannem televizyonun karşısnda uyuya kalmıştı. Yanına gidip küçük bir öpücük kondurdum. 

Ağzımın kuru olduğunu fark ettim ve mutfağa gittim. Dolaptan bardak aldım ve su doldurdum. Mutfak tamamen bahçeyi görüyordu. Tam su içerken karşıma tişörtsüz ve elinde hortum ile çimenleri sulayan Alp çıkınca ağzımda ki suyu havaya püskürttüm. Şaşkınlıkla arkamı gülerken aynı anda elimin tersi ile ağzımı silmeye çalişıyordum. Alp arkadan gelip ''iyimisin ?'' diye sordu. ''Evet merak etme'' dedim ve mutfaktan çıktım. 

Saat 7 ye yaklaşmıştı ve sabah kahvaltısından beri hiç bir şey yememiştim.Yine mutfağa girdim ve buz dolabından salata yapmak için mazeme ve dolaptan da makarna çıkardım. 

Su kaynadıktan sonra makarnaları tencere koyup sofrayı hazırlamaya koyuldum. Sofra hazır olduktan sonra salatalık,domates,marul vs. doğramaya başladım. Ama bu bahçede tişörtsüz biri varken pek kolay olmuyordu. Çaktırmadan Alp'e bakmaya çalışırken elimi kestim. ''Ahh' diye bir ses çıkardıktan sonra parmağımı suya tuttum. Peçete ile sildim ve yara bandı taktıktan sonra tekara işe koyuldum. 

Salata hazır olduktan sonra anneannemi çağırmak için salona gittim. Küçük seslenişlerden sonra anneannemi uyandırmayı başardım. 

Alp'i çağırmak için bahçeye gidiyorken ayağım yerdeki hortuma takıldı ve kendimi yerde buldum. Alp koşarak bana doğru geldi ve ''iyi misim ?'' diye sorarken beni ayağa kaldırdı. ''İyiyim'' dedim ve ayağa kalktım. ''Artık o kadar fazla düşüyorum ki alıştım'' dedim ve sırıttım. ''Yemek hazır'' dedim ve mutfağa doğru ilerledim. 

Anneannem çatalı ile makarnanın tadına baktı ve başını çok iyi  dercesine salladı. Arkadan Alp ''gerçekten güzel olmuş'' dedi ve yemeye devam etti. 

Yemekten sonra ellerimi yıkamak için banyoya doğru yola koyuldum. Evde ki kapıların hepsi aynı olduğu için ve evde yeni olduğum için yanlıkla banyo yerine Alp'in odasına girdim. Bir erkeğe göre odası çok düzenliydi. Odanın geneli siyah ve kırmızıydı. Ayırca parfüm kokusu bütün odayı sarıyordu. Gözlerimle odayı incelerken parfüm dikkatimi çekti ve komidine doğru ilerledim. Parfümü elime aldım ve arkamdan bir ses sırıtarak ''burda ne yapıyorsun '' dedi.

PlakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin