Mavi'nin Gurur tonu (TAMAMLANDI)

"Bir geceliğine her şeyi unutamaz mıyız?"

Bence bu bölüm aşırı tatlı oldu. Sizce?😊 Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin. Keyifli okumalar.🙏🏽💙

Hayatımda ilk defa, Gurur'dan başka bir adamı öpmüştüm.

Çok kötü hissettim kendimi. Niye o karısını öperken kötü mü hissediyor kendini? Öpmüyor belki? Kendini kandırma Mavi. Sen şimdi bırak onu bunu... Yağız'ın evlilik teklifini kabul ettin farkında mısın? Kabul etmekle kalmadın, bir de Gurur'un gözünün önünde onu öptün. Bu kararı verdiğime, saniyeler içinde pişman oldum ama, sanırım her şey için çok geçti.

Saniyeler içinde beynimden bir sürü şey geçerken; Yağız cebinden beştaş yüzük çıkarttı şok oldum.

Şaşkınlıkla sordum "Nasıl yani cebinde yüzükle mi geziyordun?"

Tebessüm edip, başını salladı.

"Belki bir gün karar değiştirirsen, bana evet dersen diye tedbirli dolaştım. İyi ki de öyle yapmışım."

Ellerim titriyordu. Korkudan kafamı Gurur'a doğru çeviremiyordum çünkü ne tepki vereceğini kestiremiyordum.

Yağız konuşmaya devam etti.

"Heyecandan titriyor musun sen?"

Ne heyecanı, ne halt ettim ben diye titriyorum diyemedim tabii.

Kafamı salladım sadece. Gurur'un olduğu yere hâlâ bakmıyordum. Yağız'ın yüzüne odaklanmıştım. Yağız yüzüğü parmağıma geçirir geçirmez, Aydan çığlık attı.

Gurur'un elinden kanlar akıyordu. Elindeki su bardağını öyle bir sıkmıştı ki, bardak bin parçaya bölünmüştü. Ve elini sıkmaya hâlâ devam ediyordu.

Yağız ve Aydan şok olmuştu. Ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.

Ayağa fırladım. Birkaç adım atıp masanın karşı tarafına geçtim. Yere çöküp gözlerine baktım.

"Gurur elini aç."

Aydan "Ayyy ben hayatta  kan görmeye dayanamam." deyip arkasını dönüp gitti.

Aydan, Gurur'u öylece bırakıp gitti.

Bir kadın, sevdiği adamı nasıl o halde bırakırdı? Ne biçim bir insandı bu?

Gurur hâlâ elini açmıyordu.

Tekrarladım "Gurur elini açar mısın lütfen?"

Gözleri hiç kıpırdamadan Yağız'ın olduğu yere bakıyordu. Gözlerinden ateş çıkıyordu.

Beni hiç duymamış gibiydi. Sanki kitlenip kalmıştı.

"Gurur beni duyuyor musun?

"Lütfen, lütfen aç elini."

"Elini aç Gurur." Ve bunun gibi bir sürü cümleyi art arda sıraladım.

Yağız'a dönüp, "Arabayı otoparktan aldırır mısın? Acile gitmemiz lazım." dedim.

Yağız hemen ayağa kalktı.

"Ben götürürüm sizi. Arabayı çıkartayım siz de peşimden gelin."

Yağız çıkınca,

"Gurur gözlerime bak." deyip yüzünü kendime doğru çevirdim.

"Beni seviyorsan aç elini lütfen."

Ben cümleyi kurar kurmaz elini açtı. Bütün avcunun içi kan ve cam parçalarıyla doluydu.

"Bana bir bez getirin." diye bağırdım.