Ayy ne kadar uzun yazmışım bu bölümü. Yazdığım en en uzun bölümle karşınızdayım. Hızımı alamadan devam ediyordum ki, dedim "Gizem dur!" Biraz da öteki bölüme bir şeyler kalsın. :) Ben keyifle yazdım. Umarım okurken keyifle okursunuz.
Bol bol yorum bekliyorum sizden.🙏🏽💙Tahta merdivenleri gıcırdatmamaya çalışarak, parmak ucunda yukarı çıktım. Gurur bıraktığım gibi, gömleğinin düğmeleri açık, bir halde oturuyordu kanepede. Onu öyle görünce bir utanma geldi.
Yukarı çıkınca tebessüm etti.
Normal bir ses tonuyla.
"Kim gelmiş?" diye sordu.
Elimle sus işareti yaptım.
Kekeleyerek, "Bu-Bulut kapıda."
Hiç paniklemedi.
"Bulut, Üsküp'te değil miydi ya?"
Yüzüne baktım.
"Gelmiş işte Gurur şimdi onu mu sorgulayalım?"
Gayet normal duruyordu.
"Niye bu kadar telaş yapıyorsun? Kapıyı açar delikanlı gibi dikilirim karşısına."
Sesimi kıstım.
"Delirdin mi sen? Vallahi önce seni, sonra da beni öldürür."
Rahatlığından hiçbir şey eksilmemişti.
"Bulut seni de beni de çok sever. Niye öldürsün daha neler?"
Kafamı iki yana salladım.
"Sever-di. Yani beni hâlâ seviyor da..."
Kaşını kaldırdı.
"He biz taca çıktık yani."
Dudağımı büktüm
"E yani."
Birkaç adım daha attı. Başını iyice yüzüme yaklaştırdı.
"Peki senin gönlünde? Hâlâ ilk 11'de miyim?"
Kendimi hafifçe geriye çekerek konuştum.
"Ay Gurur yemin ediyorum şimdi adrenalinden öleceğim, ağabeyime gerek kalmayacak. Vakit kaybediyoruz, sonra konuşuruz bunu. Hadi şu üstünü başını düzelt." diyerek koluna hafifçe dokundum.
Düğmelerini iliklemeye başladı. Sonra da yerdeki kırılmış çerçeveye doğru eğildi.
"Şahane çizmişsin Papatya, ellerine sağlık."
Abim kapıyı ikinci kez çaldı.
"Bırak şimdi tabloyu. Odamda kapının sol tarafındaki komodinin alt çekmecesinde poşet var. Git onu al, pastayı, çatalları poşete koy. Çerçeveyi de ayrı bir poşete koy. Ben sonra hallederim. Aşağıya iniyorum şimdi."
Başını salladı.
Aşağıya indim koşarak.
Sanki hiç göz deliğinden bakmamış gibi, "Kim o?" diye sordum.
"Benim Mavi, Bulut."
Yutkundum.
"Aaa abi şey, ben duştan şimdi çıktım. Üstümü giyinip açıyorum hemen."
"Tamam Maviş sıkıntı yok, kapıdayım, oturuyorum ben." dedi Bulut.
Koşarak merdivenleri çıktım.
Banyoya girdim, suyu açtım buz gibi suyu kafama tuttum. Kısa bir beyin uyuşması gerçekleştirdikten sonra, saçlarımı havluya sarıp çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi'nin Gurur tonu (TAMAMLANDI)
Ficção GeralAşk başıma geldiğinde, anlayamamaktan korkardım hep. Ya anlayamazsam, ya elimden kaçırırsam bu fırsatı diye. Çok gördüm çevremde, "Aslında o gerçek aşkmış ama anlamamışım, elimden kaçırmışım, kıymetini bilememişim." diye anlatanları. Ya ben de kıyme...