Multimedya; normal şartlarda Kevin'ın tercih ettiği giyim tarzı.
Kevin’dan;
Karşımda gördüğüm Ahmet ile içimdeki nefret dalgası kabarmışken Alya’yı görmemle bu kabarcıklar sevimli baloncuklara dönüşmüştü. Robin de söylememiş miydi? O annemizin dünyaya yeniden gönderilmiş haliydi sadece o bunun farkında değildi. Gözlerindeki şaşkınlık ve beni görmüş olmanın mutluluğu dışında farklı bir duygu daha seziyordum. Sezgilerimde yanılmayan biri olarak söylüyorum, annem benim hakkımda endişeleniyordu.
Alya “ Ahmet Bey şimdi ne yapacağız?” dedi. Ahmet’in ne yapacağını biliyor olması gerekiyordu. Daha demin ondan bir şarkı açmasını istemiştim değil mi? Basit bir işi bile başaramayan bir insandan ne beklentisi vardı annemin ki; ne yapacağını ona soruyordu? Ama sana sinirlenemiyorum ki ben, kayıp çocukluğumun kurtarıcı meleği.
Ahmet Bey; Alya’ya göre ilgilenen ve endişeli bir tavır sergiliyor olabilirdi fakat bana göre numaracının tekiydi “ İptal edeceğiz, yapacak hiçbir şey yok. Bu durumu en az hasarla atlatmamız gerekiyor. Neslihan ve Faruk şüphelenecek biliyorum ama ilgilerini başka yere çekmemiz lazım. Bunu ben halledeceğim Alya, lütfen sen Kevin ile ilgilen.”demişti bir numaralı tiyatrocumuz.
Ahmet Bey, odadan kaçarcasına çıkmıştı, sonuçta meşgul adam değil mi? Benimle de çok muhabbet etmek isteyeceğini sanmıyorum. Bir de Hale var değil mi? Ahmetciğimin kız hali, bürokrat ve pragmatist yaratık.
Nihayet odada Alya ile baş başa kaldığımızda gözlerinin içine bakmaya başladım, bu durumun ne kadar devam ettiği benim için önemli değildi. O konuşuyordu, bana bir şeyler anlatıyordu, fakat ben annem ile seneler sonra karşılaşmanın mutluluğunu yaşıyordum. Ne söylediğinin önemi olmadan bir insanın sesini dinlemeyi, bu ses ile mutluluğun hakim olduğu diyarlara gitmeyi, gözlerinin içine bakarak huzura ermeyi ne kadar seviyorsam şu an onun psikiyatr olduğu gerçeği beni bir o kadar üzüyordu.
Sözünü bitiren Alya, benim gözlerimin içine meraklı şekilde bakmaya başladı. Beni tedavi etmeye çalışması içimi kanatıyordu. Hiçbir uğraş vermeden yanımda olması yetiyordu, ne diye bu durumu gerçeklerden uzaklaştırıyordu ki? Melina’nın 5 kişiye ayrılmış bedenindeki ufak bir parça olarak benim için tek gerçek; annemin yanında olmak, Robin’i de yanımızda hissetmek, keşke imkanı olsa da şu an gerçekten yanımızda olsa diye ümit etmekti. Babamı da özlüyorum elbet ama anne sevgisi benim kalbimde daha büyük bir yara bıraktı.
Annemi kırmak istemiyordum. Söylediklerini ikinci kez yenilediğinde, onu bu sefer gerçekten dinlemiştim ama cevap vermek istemiyordum. Şu an verdiğim her cevap onun beyninde cevapsız kalan birçok soruya, kalbinde ise büyük bir yaraya yol açacaktı, onu kırmak istemiyordum. Söylenecek çok şeyin varken susmak diye alışılagelmiş bir söyleyiş vardır ya şu an onu yaşıyordum. Düşündüklerimi fonetik hale getirmek benim için anlamsızdı. Yaşananlar ve hayallerim benim beynimdeki haliyle çok güzeldi, bu düşüncelerimi gerçek hayatta paylaşarak kirletmeyecektim. Karşımdaki kişi annem olsa bile beni anlamayacağından o kadar endişeleniyordum ki... Belki Alya şu an annem olduğunun bilincinde olsa ve psikiyatr gibi davranmasa her şey daha kolay hale gelebilirdi. Gerçekler bu durumdan olabildiğince uzakken kendi içine kapanmalısın Kevin ; en ücra köşelere git evet git ki kimse seni bulamasın, kafandaki düşüncelerinle yaşa evet yaşa ki kimse seni üzemesin gerçek sandıkları palavralarla.
Alya’nın ikinci kez tekrarladığı ve üçüncü tekrarına kendini hazırladığı konuşma başlatma çabalarına “ Yalnız kalmak istiyorum.” diye karşılık verdim suratımda en ufak bir duygu kırıntısının olmadığına emin olarak. Üzülmüştü, gözlerindeki kırgınlıktan belliydi. Gözlerimin içine uzun uzun bakıp fikrimi değiştirmek için duygularını öne çıkarmasından belliydi. Masadan kalktıktan sonra kapıya yönelirken duraksamasından belliydi. Hayal kırıklığına uğramıştı. Onunla konuşmamı istiyordu. Yalnız kalmak istememi onunla konuşmak istemememe bağlıyordu. Gerçekler o kadar farklıydı ki anne. Keşke anlatmak için yeterli çabayı kendimde bulabilsem; yalnız kalmak istememin tek nedeninin seninle daha çok yaşamak olduğunu, seninle kurduğum her iletişiminin gerçekleri kirleteceğini dahası çarpıtacağını, şu anlamsız dünyada gerçeklerim korunması gereken yegane şey olduğunu sana açıklayabilsem. Ben bu düşüncelerimi yaşarken o çoktan çıkmıştı; ihtiyacım olduğunda ona haber vermemi, kendisinin aşağıdaki salonda olduğunu söyleyerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kim Bu Kadın?
General FictionBu kez savaş psikiyatrik! Bir kadının kendi içinde yaşayan dört karakter ile savaşı... Bu kez savaş kendinle!