Artık Okul Zamanı

135 3 0
                                    

Ankara tatili bitmiş, Erken için artık hayatının devamını ögrenme zamanı gelmişti.
Annesi Hülya oğlunun gelmesiyle planladığı kayıtları bitirmiş, oğlu Erken'e anlatmayı düşünüyordu.
18yaşından küçük olduğu için Erken'in tüm okul kayıtlarını birzaat kendi eliyle yapan Hülya, kimse ama kimseden destek almamıştı.
'Oğlusu sana anlatacaklarım var çık şu odadan."
"Ay inan yorgunum kadın, ne anlatacakların var be."
"Kalk lan, doğurduğuma pişman etme aman ki aman."
"Kız ne bağrıyosun yeni atanan mübaşir gibi tamam uzatma be geliyorum."
yataktan langır lungur kalkan ve içinden, ben böyle işin taaaa diyerek dudak büzen duygusuz oğlan odadan çıkmış ve annesine gelerek,
"Ne oluyo kadın ne var ay, hiç mi duygun yok be. Gece gece ayh kalkta kalk.!!"
"Delirtme be beni geç şuraya anlatacaklarım var önemli."
"ay anne önemli olan gece mi olur. kız sen salak mısın. hepten yaşlandıkça ruhun degisiyo."
"Sana şimdi salagı gösteririm!!"
diye ayaga kalkan kadın.
"Bana bak Erken, bu son damlaydı. Artık okul zamanı duydun mu. hiç cantanı acayım falan deme seni gebertirim. Derhal yarın ilk işimiz gidiyoruz."
"Nereye be, kadın rüyadamısın??"
"Rüyayı görucen, sen.."
anne hülya o kadar hırslı ve kararlıydı ki. kesın çözüm oglunun uzaklaşması ve artık gitmesiydi.
"Ay anne şaka mı bu. kadın peynir ekmekte yok ki aklını mı yedin diyecem.:
"Senin peynir ekmeğin orada oğlum, rahat rahat oh yersin."
"Ne okucam peki kadın, pardon nereye yazdırdın. Keraneye mi " kahkahalarla gülen Erken.
"Anan keranedeydi ya , ondan yazdırdım ."
"of ayh anne, saka tabi ki. nereye yazdırdın anlat hele bi.."
"Antalya da bi okul, gidince göruceksin."
"ay bide antalya, kız sen manyak mısın. Mekkeye yazdırsaydın. Ay yok ben gitmem. Napcam be orda. Hiç suratında mı degişmez kadın oraları derken."
"Degisecek bi surat var oda şimdi yüzüne patlatınca olucak, oğlum kaç aylıksın bi dinle."
"Kız daha ne dinlicem. Anane kalk ya ne diyo bu karı. Ay çıldırtıcak .Annane!!!!"
Sesin çoğunluğuna uyananan evin en büyügü fatma teyze, gözünü bura bura."
"Valla huzur muzur kalkmadı. Niye geldiniz ki Ankaradan."
"Ay buda ayri bi dava. Kız anane gel hele ya. Ne Ankarası , hayatımın kararı ortada, bu karı Antalya dio."
Durmadan lafına devam eden Erken.
"Bana bak kadın, oynaş mı buldun orda, ne Antalyası.!!!"
"Yok oynaş moynaş, okucan adam olucan adam."
"Kız adam olmak okumaklamı oluyormuş, adamın son iki harfi olsaydı bende Adam değil Madam olurdum. Ay yeter duramıcam bu konuda daha.!!"
"Otur dedim!!!"
diyerek omuzlarından bastıran Hülya, oğlunun bu sözlerine hiç kulak asmadı. Çünkü ne derse desin gitmeliydi. tabi Ona göre."
HAKLIYDI Erken, gitmek istemiyor, buradaki rahatını asla bozmak istemiyordu. Ama tek çözüm vardı gidicekti. Bilmediği görmediği okulu insanları tanımak istemiyordu.
Gidip başlamak ordan kaçıp olmuyo diyecek ve kaçıcaktı.
Hazırlıklar başlansın.....
Yavastan hazırlanan Erken ve Hülya yola çıktılar. Ama surat yapan Erken çok net ve kararli konuşmayacaktı.Sebebi ortadaydı.
Uzun ve uyku bozucu yolculuktan sonra okula adımlar atıldı. Artık bi öğrenci olduğuna inan Erken, taksiye binince merakı daha da arttı.
"Kız nereye böyle ay git git bitmez."
"MARSA!!"
"Rezil karı marsı bilse barı!!'
Dudak bükerek geldiği okulu görünce ağzı açık kalan Erken bi an durdu."
'Hülya annem, müdürü tanıyormuş bile, ayhh Allahım napcam ben.'
"Ananın her yeri tanış oğlum."
"Ruhsuz!!" "EGOYA gel egoya. Sanırsın vekil karısı.'
"De hadi ilerle..."

Burası KATTAR FEN LİSESİ...

Kayıtları sevinerek tek tek yapan, durmadan nasıl sorusuna cevap arayan Erken, imkansızlıklarinı oynuyordu.
Kayıt için gelinen okulda yüzü gözüne karışmış, yaşı 50 60a kadar uzanan okul müdürü kapıyı açtı.
"Son kaydımızda geldi artik tamam."
Hülya ve Erken içeri geçmek için adımlarını ata dursun. Bi Eskişehir Fatma Teyzelere dönelim
Leyla : "Anne ablam ve Erken niye apar topar çıktılar ki."
Kulak ardı eden yaşlı kadın.
"Ablanın meziyeti eziyet, yazık torunumu resmen sürdü."
"Nasıl ya sürdü."
"Kızım işte sürdü. Uzun yola gittiler."
Şaşırmayan Leyla, cebindeki mektubu tekrar okumak istedi. Emin olduğunu annesinden ögrenen Leyla, mektubu tekrar okumak içın Wc'ye geçti
'Leyla benim Erken, annem beni sizden uzak tuttu. Ama bilsin ki okumucam. Antalyalara okula gitmek bana reva mı cezamı? 0nun için bu sırrı benimle sen taşı. Ben okuldan kaçıcam.!!'
İç çekerek yapar benim yigenim der gibi mektup okuması bitince kafasını sallayan Leyla odasına geçti ve Hülya'yı aradı.
"Tamam ablacım Aleykümselam."
Konuşma bitmiş ve kayıt olmuştu.
Erkenlere Dönelim.
"Kız bana bak Hülya cadısı, ne biçim okulmuş bu, lise buya, Huzurevi mi öyle 50 60 yaş müdür. Ay sen beni nerelere getirdin. "
'Aman oğlum be aman.!"
'Kız adam nefes almıyordu ne amani."diye kapışa kapışa çıktıkları okulda bi kız geçtı.

'Az daha sessiz olsanız ne olurdu..'

'Annesine baka kalan Erken, bi adım öne atarak.

Annesine kaş çatıp. Dur der gibi dolan Erken,

"Kız sen kim köpeksin!! Bizimle bu sekil konuşuyosun.!"

'Aa terbiyesiz sensin köpek!"

Durmayan Hülya ;

'Hoşttt az havla kızım, oğluma kim köpek diyebilir!.."

Erken dayanamıyıp.

"Ay anne dur bi sen!

'Kız bana bak yarım burun, senin yarım kalan balyajlı saçına sıçarım. Hangi dağdan indin ay sen!."

"Senin dağına başlarım ben çocuk git aç karnını doyur."

"Kız seni yollarım!!! Sen kimle böyle konuşuyosun kız. Orospu SURATLI. !!!  Allaaaaaah benden günah gitti.! Tutma Hülya beni!!!!"

Çantasını atarak kıza atlayan Erken, resmen zıpladığıyla kızı yere çarpması bir oldu.
Olayın şokuyla ağzı açık kalan Hülyanın tek yapması gereken ayırmaktı. Ama oğlunun mahale karısı gibi kavgası o kadar hoşuna gitmiştik. Çekirdek çıtlayası geldi.

'Saçından tutup duvara atan, duvardan geri gelen kıza tokat atarak, yere yapıştıran Erken,

'Köpek karı sen kimsin ulan, sıctımın ağzına anamın yanında.!! 'diye ortalıkta powerpufgirls'leri gbi dövüşen Erken daha da doymamış kızın tepesinden inmiyordu.

'Kız kaçmak icin attığı tekmeden rahat nefes alıp fırlaması Erkenden kurtulmasına sebeb olmuştu.

"Oğlum bırak şunu ne yapıyorsun sen hepten ya !"

"Kız anne orospuya gününü gösterdim dimi."
"He oğlum he'

son lafıyla isabetini koruyan Hülya.

"Kız kafayı takmasın sana Erken ??"
'Ay anne havlayan köpek ısırır mı sence.!"

Arkasına da bakmadan gidendi zaten ,

bence uzatmaya hatta gerilmeye gerek olmadığını dillendiren bir biçimde anlatan Erken....

"Oğlum şimdi Yurt bulma zamanı, beni takip et."

"Haydaa ne yurdu kadın, vur dedik öldürdün. Zaten sen kimle neyi paylaştıysan vay halime vay!!."

Aslında Hülya anne tüm konulari kafasında toparlamıs, sadece ortalıkta dolaşan yalancı kokuyu oğlu Erkene uydurmak kalmısti.
Erken her ne kadar da bu durumları kabul etmese de gidişat iyice buraya yerlestirilmek olduğunu kavramıştı.
Adımlar büyük atılması ve yeni yapılan binaya doğru ilerlenmesi zoru beklediğinin kanıtıydı ve Erken:
'DUR, dur beni buraya kaydettir miceksin dimi Anne!!"
"Sus be, zamanında çok dinledin ya beni artık daha da dinlersin sanki."
"Kadın sen iyice şuurunu kaybettin ya!!"
"Uzatma oğlum geldiğimize değecek göruceksin."
Yurda giriş yapıldı. Herkes sanki buradaymıs gibi kalabalık ve insanların ugultularıyla doluydu. Yapacaklarına kadar planlı olan bunca insanın sesi WC'ye kadar toparlanmıstı. Herkes ama herkes bu kalabalıkta kaybolmustu.
Erken bi an korktu. Sanki daha önce bu kadar kalabalığı görmemişti. Çünkü herkesin yüzünde korkudan çok merak vardı.
"Anne , burası ne böyle. Sanırsın mahşer!!! Ben buralara gelcek biri miyim!"
"Oğlum dağılacak kadar kalabalık. Sanki burada yaşayacaklar. SEN bi dur kalanı bana bırak.!!!"
"Hayır Anne!!! İstemiyorum ben burada kalmak!!! Senin derdin beni buraya tıkamak mı!!!!!!!"
Erkene göre hersey ama herşey kötüydü. Korkusu kendisini kaybetmeye başlamis ve tüm olanları unutmasını sağlamıştı
'Kayıt tamam artık oğlum derdine dert mi koyduk, bak herşey güzel olucak bana güven."diye konuyu kapatıp oğluna herşey inandıran kadın şimdi gitme vakti olduğunu oğluna nasıl inandıracaktı.

Gökkuşağının Son RengiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin