Gökkuşağının Son Rengi

Hangisi Daha Güçlü

Selim durmak bilmiyordu, sanki öldürmekti niyeti ama gözüne kestirmişti bir kere Erkeni.
Daha fazla dayanamayıp tahammülü azalan Erken, Önce iki bacak arasına bir tekme, ardından sarsaklanan Selimin iki eliyle başindan tutarak acımasız bir kafa attı. Selim yere yığıldı, Erken etrafında gördügü tepsiyi kavradı ve kalkmaya çalışan Selimin kafasından yay gibi geçirdi. İki eliyle bileklerini kavradığı Selime,

'Müdür olmuşunda Adam olamamışın küçük çakal!'dedi.

Arkasından aldığı güçle Erkeni ters çeviren Selim, Erkenin gözlerini içine bakarak ,

'Bunu sen istedin şapşal'

diyerek yumruğuyla Erkene geçirmeye odaklıyken,

Erken dizlerinden aldığı tam güçle, Selimi yukarı fırlattı. Hafif havaya sıçrayan Selim Erkenin yanına düştü, geniş C harfinde ki bir tekme ve sağ alt kadranına vurduğu düz yumrukla Selim tekrar yere yığıldı.

Erken: Bak ben 6senedir dövüşüyorum, neredeyse profosyonelim, yerinde olsam hiç bulaşmazdım!. Hissettiklerinde Yersiz."diyerek yerde yatan Selim'e bir tekme daha attı.

Erken, Selim yerde kıvranırken ayaklandı ve odadan çıkmayı başardı.

Çıkar çıkmaz,

Aslanı kapıda gördü.

Erkeni dağınık gören

Aslan :

'Ne oldu be oğlum sana?'

'Ebenin taklası oldu, körmüsün ayh dövüştüm yine.'

'Erken sen kavga etmeden duramaz mısın.'

'Defol ayh daha da konuşuyosun.!'

Aslan korkarak kendini biraz geri çekti, aslında tek isteği,Erken ile yakın arkadaşlık ve dostluktu.

Ama Erken pek sempatik bakmıyordu bu duruma çünkü; Erken hiç bir zaman kendisinden daha güçlü birini tanımak istemiyordu.

Hafif dağınık bulduğu Erkene yaklaşan Aslan,

-iyi görün müyorsun sorunun ne ?

-sana tek bir sey söylücem Aslan, Semih bozuntusundan uzak dur.

Kendisinden çok çevresine zarar vereceğini düşünen Erken, aslında korkmaktan sıkılıyordu.

Odasına geçti, yatağına döndü ve kimseyle muhatap olmak istemiyordu.
Herkesin geceye gömüldüğü zaman ,
Çıııııııy diye odanın kapısı aralandı, saat 04.34 sularıydı. Erkenin odasının bu saatte niye açılsın ki?

Karanlığın içinde gölgesini koruyan cani ruh, adımlarını ranzanın altında sessizliğine boğulan çocuğa doğru attı. Amacı belli ki ya uyandırmak ya da rahatsız etmekti.
Elinde iki yastıkla ranzaya yaklaşan gölge bir anda yataktaki coçuğa yastıklarıyla bastırdı.
Immmmmmmm ımmmmm sesleri arasinda kendini saklayan ve boğmaya basladiğı oradaki coçuk için gelen tek ses o değildi.
Kafasında sürahı kıranda kimdi....
Cam sesine uyanan ve ani reflekse boğulmaya yüz tutmuş bedene
'iyimisin, cevap ver'
sesini zorlayan Erkendi.
Boğulan kimdi ya¿¿ Boğmak isteyen peki ¿¿