♤12♤

9 8 0
                                    

Akşam olmuş 100 vampir ellerinde keskin tahta parçaları ile gidiyorlardı. Kral ile birlikte...
Kısa zaman sonrası söylendiği yere vardılar. Yoktu. Çünkü yanlış talimattı. Kral;
-Aptallar nasıl burada olduğunuzu anladılar ve kaçtılar!?
-Efendim yoksa bize yanlış talimat vermiş olmayasınlar.
-Sanmıyorum ama vermiş de olabilirler. Siz 30'unuz gidin ve Berlin'i bulun. Buraya getirin çabuk!
-Peki kralım.
Uzun bir süre sonra 30 vampir Berlin ile geri dönüyordu.
-Kralım Berlin burada.
-Evet Berlin neden beni kandırdın!? Öleceğini biliyorsun değil mi!?
-Kralım ama burasıydı. Kaçmış olmalılar.
-Yalan söylediğin çok belli oluyor. Ya bana gerçek yerlerini söyle ya da öl!
-Ben arkadaşıma ihanet etmem. Öldürün!
-Peki öldürün!
1 vampir keskin tahta parçasını Berlin'in kalbine soktu. Berlin'in ağzından kan akarak öldü.

-Aysar burada nasıl uyucam?
-Nolduki?
-Yani taş toprak rahatsız eder beni.
-Alış artık ya öleceksin ya da yaşayacaksın.
-Uf tamam be!
-Efendim ?
-Yok birşey yok... Sen uyumicak mısın?
-Nöbet tutacağım.

Mert 25 vampire döndü;
-Gidip Emir'i getirin. O söyler bize. Berlin ile gitmişti değil mi?
-Evet kralım.
-Gidin o zaman ne duruyorsunuz!
25 vampir gitti. Emir ile geri döndü;
-Emir sen Berlin ile gitmiştin değil mi?
-Evet kralım.
-O zaman bize Nerede olduklarını söyle!
Emir yerde yatan ölü Berlin'i gördü. Yanına giderek ağlamaya başladı;
-Berlin Berlin Berlin!
-Senin de sonun böyle olmasını istemiyorsan nerde olduklarını söyle!
-Karşılığında?
-Sağ kolum olursun!
-Kabul.
Ve Emir böyle kanıp Nerede olduklarını söyledi. Mert tabiiki yalan söylüyordu. Sağ kolu falan olmicaktı;
-Umarım yalan söylemiyorsundur.
-Hayır kralım asla.
Yarın akşam kral ve diğer vampirler gidecektiler.
-Kralım sabah oluyor.
-Gidelim hemen okul binasına!

-Günaydın Aysar. Aysar!
Aysar yerde yatıyordu.
-Aysar Aysar Aysar kalk!
-Efendim güneş doğunca biraz uyuyayim dedim hem sabah gelmezler.
-Tamam sen uyu ama tam burada uyuyamazsın gel.
Aysar uyuduktan sonra Fırat yemek yedi ve düşünmeye başladı. Jag aksar dig'in anlamını... Telefonunu çıkardı. Ve google çeviriye baktı yazdı. İnternet olmadigindan dolayı ögrenemedi.
1 saat sonra Aysar kalktı;
-Kara kara düşünmeye başladın niye?
-Jag aksar dig'inanlamını merak ediyorum.
-Yakında ögreneceksin merak etme.
-Merak ediyorum.

Kralın yanına 3 vampir geldi.
-Birkaç saat sonra güneş batıcak.
-Tamam şimdi gidin 150 vampir hazırlayın.
-Peki kralım Emredersiniz.
Aradan saatler geçmiş akşama 25 dakika vardı.
-Hazırlanın!

-Aysar bende nöbet tutucağım.
-Olmaz sen yorolursun. Insanların enerjileri bitiyor.
-Senin neden bitmiyor?
-Ben vampirim.
-Sabah?
-Fazla soru soruyorsun!
-Tamam sustum.
Demesiyle yerin irkilmesi bir oldu;
-Bizi buldular!
-Merhaba yeniden karşılamak ne güzel değil mi? Aa yoksa aşk konuşmanızı mı böldüm. Yakalayın!
150 vampir Aysar ve Fırat'a doğru geliyordu. Hızlı olduklarından dolayı Fırat onlara ayak uyduramıyordu.
-Fırat elimi tut çabuk.
-Fırat ben düşündünki seni öldürmeyeceğim. Gel birlik olalım?
Mert yine yalan söylüyordu.
-Sakın saflık yapıp inanma!
-Üzgünüm Aysar.
Ve saflık yapıp Mert'in yanına gitti.
-Beni öldüremezsin ve Fırat pişman olacaksın!
Aysar kaçıp gitmişti.
Mert ise Fırat'ı okula yaptıkları hapise götürdü;
-Bak işte senin yerin saf!
-Ne!?
Itip kaldığı hapisi kilitledi.
-Hahaha
Fırat ise kendini tartaklıyordu.

Tuhaf - Vampir Savaşları {TAMAMLANDI}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin