34

5 4 0
                                    

Tüm vampirler çok heyecanlı idi.
Nasıl olacak diye...
Kaç vampir ölecek diye...
Mucize olacak mı diye...
Hayatlarının sonu nasıl olacak diye...
Ölümü tatmak nasıl diye...
Tarihe nasıl geçicez diye...
Nasıl kahraman olucaz diye...
Ve daha birçok düşünce...

Ve şimdi o büyük savaş günü...
2 taraf da toplandı. Hucejas ve Skrot'un tamamı...
Evet sonunda başlamaya yetkileri alındı. Başlandı...

(Bir savaş görüntüsü)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bir savaş görüntüsü)

Çoğunlukla şuan Hucejas dan ölüm vardı. İki taraf birbirine giriyordu.

(Bir tane daha savaş görüntüsü)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bir tane daha savaş görüntüsü)

Skrot'un kılıçlarını böyle yapması onları güçlendiriyordu. Ama iki tarafın güçleri aynıydı. Eşitti.
Savaş böyle ilerlerken 3 kişi bekliyordu. Yiğit, Fırat ve Mert...
Ölüm hiç kimseyi korkutmuyordu...
Çünkü bu ölümler onları şehit ve kahraman olarak adlandırılacaktı...
Sevgili okurlarım savaş aynen böyle devam etti.
Uzun bir süre...
Yiğit hangi noktada emir vereceğini bilmiyordu. Bunun için Fırat'tan yardım olacaktı.
-Ne kadar kaldı?
-Sadece birkaç saat.
-Emiri sen vereceksin duydun mu beni !?
-Ama Yiğit ben -
-Aması falan yok ! Madem ben kapanışı yapacağım. Sen de bunu yap!
-Peki olur.

Savaş böyle devam ederken Mert getirdiği kanı elime aldı.
-Ah sevgili kan şimdi dememe çok az kaldı. Sen sabırlı olmaya devam etmelisin. Ah seni içmek için sabırsızlanıyorum! Hahaha!

(Bir savaş görüntüsü daha daha :D) Bu ileryen saniye, dakika, saat içerisinde Hilâl Taktiğine daha gelinmemişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bir savaş görüntüsü daha daha :D)
Bu ileryen saniye, dakika, saat içerisinde Hilâl Taktiğine daha gelinmemişti.
Hilâl Taktiği
Bir ölüm noktası...
Herşeyin sonucu savaş değildir...
Savaşmak için kendinize bahane aramayın...
Barışmak için kendinize nedenler/sebepler arayın...

Nedenler...

Sebepler...

Ben böyle yazarken hala aynı şekilde devam ediyordu savaş.

Ölüm sayısı Skrot: 3000
Ölüm sayısı Hucejas:5000

Ama Skrot onları bekleyen süprizden haberdar değildi. Bir kişi bile gidip casusluk / ajanlık yapmamıştı.
Bir kişi bile...
Bunun nedeni Mert'ti. Çünkü bunu kafasından çıkarmış aklına bile gelmemişti. Saf ve unutkan...
(Ceviz yemesi lazım) (:P)
Tabii ki bu Hucejasa büyük bir avans / şans oldu.
Büyük bir avans / şans...
Hem de çok büyük...

Ve sırada o beklenen taktik...
Hilâl Taktiği...

Fırat zamanın gelmiş olduğunu anladı ki eli ile 'şimdi' işareti yaptı.
Hucejas vampirleri anladı ki geri çekiliyormuş gibi yaptı

(Savaş görüntüsü) yavaş yavaş Skrot'un tüm vampirleri onlara doğru geliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Savaş görüntüsü) yavaş yavaş Skrot'un tüm vampirleri onlara doğru geliyordu. Arkada olan vampirler ayı kapatmaya çalışıyordu.

Bu bir mucize olmalı tüm vampirler ve Fırat aydınlık olan yere bakıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu bir mucize olmalı tüm vampirler ve Fırat aydınlık olan yere bakıyordu. Oradan bir kız geliyordu evet o bir melekti.

"Savaşmak için kendinize bahaneler aramayın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Savaşmak için kendinize bahaneler aramayın. Barışmak için kendinize sebepler / nedenler arayın."
Bu ses Aysar'a aitti. Evet bu melek değildi. Bu Aysar idi. Ölmemişti ve gözü iğleşmişti. Kendisi çok değişmişti.
-Aysar!
-Ta kendisi ve bu savaş burada bitecek.
-Ben bu kanı içmeden olmaz!
Mert bunu söyledikten sonra kanı içti. Kimseyi dinlemeden boğulmaya başladı.
-Mert bizi keşke dinleseydin. Hayata gözlerini yum.
Aysar'ın bunu söylemesiyle Mert uyudu derin bir uyku ve bir daha uyanamayacaktı...
Tüm vampirler Aysar'ı alkışlamaya başladı. Savaşı durdurmuştu.
Büyük tarihi savaşı...
Aysar Mert'in elinde ki vampir çiçeğini aldı. Fırat'a doğru ilerledi.
-Bu çiçeğin yaprağını sana sürersem bizim gibi olacaksın. Vampir olmayacaksın ama sonsuza denk yaşayacaksın.
Ve çiçekten bir yaprak kopardı. Çiçeğin yaprağı su haline dönüştü. Aysar onu Fırat'ın eline döktü.
-Aysar ben teşekkür ederim.
-Ben de özür dilerim.

-Aysar ben sana krallığımı veriyorum siz ikiniz iyi bakacağınızdan eminim.
Yiğit bunu söyledikten sonra başka bir vampir çiçeğini Aysar'ın eline bıraktı ve gülümsedi. İki taraf da Aysar'ı alkışlamaya başladı.

Selam hikaye bitmedi merak etmeyin. Sizce şaşırtıcı oldu mu? Aysar ölse zaten hikaye biterdi ;)
Vote ve yorum atın lütfen
Toplam Kelime:534

Tuhaf - Vampir Savaşları {TAMAMLANDI}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin