~Eylül
İçtim, içtim ve biraz daha içtim. Hoseok' un beni durduracak yüzü yoktu. Cesaret edemiyor ve benden daha çok içiyordu. Çok geçmeden Hoseok kafasını geriye atmış ve kendinden geçmişti. Biraz daha seyrettim onu sonra kafamı masaya koydum ve gözlerimi yumdum. Bilincim açıktı, duyuyor ve hissediyordum ama tepki vermiyordum.
"Yoongi, Yoongi, Yoongi..."
"Eylül, iyi misin? Eve gidelim."
"Yoongi..."
Jimin sorusunu tekrarladı ama cevap vermedim. Birisi beni omzuna aldı ve ilerlemeye başladı. Eliyle eteğimi tutuyordu ve insanların arasından ilerlemeye devam ediyordu. Kafamı kaldırıp baktığımda Jimin de yarı ayık Hoseok' u sürüklüyordu. Beni arka koltuğa yatırdı ve direksiyonun başına geçti.
Kafamı cama yaslayıp baktığımda Jimin da Hoseok' u onun arabasıyla götürüyordu. Jungkook telefonunu çıkardı ve bir numara çıkardı.
"Hyung, uyuyor şuan onu nereye götürmeliyim?"
"..."
"Olmaz ehliyetim yok, yakalanmak istemiyorum."
"..."
"Hayır, araba Jimin' in."
"..."
"Pekala, onu bize götüreceğim.
Ve uyumaya devam ettim.
~Yoongi
Minah' ı evine bıraktım ve Jungkook' un evine doğru sürmeye devam ettim. Vardığımda arabasına yaslanmış bekliyordu.
"Onu eve taşıdım hyung. Bugün bizde kalması daha doğru olur."
"Nerede o?"
Peşinden girdiğim odada çift kişilik bir yatak ve elbisesiyle uyuyan bir Eylül duruyordu. Jungkook' un çalışanlarının birinden yardım etmesini rica ettim ve itiraz etmeden Eylül' ü yıkadı. Arabadan onun için getirdiğim poşeti aldım ve bulunduğu odaya girdim. Yatakta bornozla uzanıyordu ve yarı uyanıktı.
"Yoongi?"
"Ne var?"
"Kaba herif." güldü, sarhoştu.
"Gerisini ben hallederim, teşekkürler."
Kadın beni selamladı ve odadan çıktı. Poşetteki kıyafetleri çıkardım ve giydirmek için bornozunu bedeninden ayırdım.
~Eylül (Y/N: SMUT İÇERMEKTEDİR. SMUTUN ANLAMINI BİLMİYORSANIZ LÜTFEN ÖNCE ÖĞRENİN. RAHATSIZ OLACAKLAR OKUMASIN.)
Kendime biraz daha gelmiş bir şekilde açtım gözlerimi. Yoongi karşımda duruyordu ve üstümde hiçbir şey yoktu. Üstündekileri çıkardı ve kıyafetleri yerle buluştu.
"Ne yaptığını zannediyorsun?"
Üstümü kapatacak bir şeyler arasam da bulamadım. Yatağın üstü bomboştu. Tamamen çıplak kaldığında üstüme uzandı ve küçük öpücüklerle başladı. Gerçekten istiyordum onunla olmayı ama kendime yemin etmiştim değil mi? Beni tuttu ve biraz daha yukarı kaldırdı. Kafasını bacaklarımın arasına yerleştirdi ve dil darbeleriyle vajinamı okşamaya başladı. Kasılıyor ve istemsizce inliyordum.
"Y-yapma. N'olursun!"
"Shh, sakin ol. Canını yakmayacağım."
"İstemiyorum, yapma."
İstiyordum, hiç istemediğim kadar çok istiyordum. Penisini vajinama sürttüğünde daha yüksek bir inleme bahşettim. Ellerimi saçlarının arasına geçirip fark etmeden daha fazlasını istemiştim. Yatağa tam olarak çıktı ve beni doğrulttu. Karşımda duran penisini ağzıma almamı bekliyordu. Yaptım mı? Evet...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Kuşak
FanfictionÜç kişi tarafından tacize uğradığı sırada, tacizcilerini dövdü. Onların biricik patronunun arkadaşları olduğunu bilmiyordu...