Geçmiş
Gece yarısına birkaç dakika kalmışken anahtarı delikte çevirerek evimize girmiştim. Bütün günümü kafede millete kahve taşıyarak geçirmek beni zaten mahvetmişti, bir de herkes gittikten sonra etrafı temizleyen kişi olmak zorunda kalmıştım.
Yatağıma gidip uyumanın hayalini kurarak içeri girdiğimde gecemin daha bitmediğini anladım.
Annem içki şişelerinden oluşan bir yığının arasında kanepeye uzanmış, sızmış haldeydi. Bu kadar çok içtiğine göre arada sırada evimize gelen şerefsiz erkek arkadaşının da buralarda bir yerde olduğunu düşündüm ama etrafta gözükmüyordu.
"Benimle dalga geçiyor olmalısın," dedim karşımdaki manzarayı görünce. Yanına gidip onu ayağımla dürttüğüm de homurdandı ama uyanmadı, bu yüzden bende onu daha sert bir şekilde dürtmeyi tercih ettim.
"Ne? Ne var?" diyerek gözlerini açtığında yüzüne tiksinerek bakıyordum.
"Buranın hali ne böyle?"
İç çekerek olduğu yerde doğrulup şöyle bir çevresine baktı. "Urah nerede?" Ben ona bir soru sormuşken onun erkek arkadaşını sorması iyice sinirlerimi bozmuştu.
"Cehennemde diyeceğim ama buradaymış gibi gözükmüyor." Söylediğim şeye gözlerini devirdiğinde sakinleşmek için ellerimi saçlarımın arasına geçirip oturma odasında bir iki adım attım. "Daha geçen gün bir daha asla içmeyeceğin konusunda söz vermiştin."
"Öyle de yaptım," derken başını tutuyordu. Tabii ki bu kadar içtikten sonra başının ağrıması normaldi. "Ama Urah poşette şişelerle gelince dayanamadım."
Küçüklüğümden beri onun alkol bağımlılığı hayatımı zindana çevirmekten başka bir işe yaramamıştı.
Önce işini kaybetmişti, daha sonra da sahip olduğumuz parayı. Elimizde sadece bu ev ile büyükbabamın sırf benim hatırıma her ay gönderdiği belli bir miktar para kalmıştı ama o bütün hepsini içkiye vermeyi tercih ettiğinden okuldan sonraları o boktan kafede çalışmak zorunda kalmıştım.
Benimde mükemmel alışkanlıklarım olduğunu söyleyemezdim ama benim battığım her şeyin nedeni onun bu halde olmasıydı.
Ve onun bu halde olmasının nedeninde Urah olduğunu çok iyi biliyordum.
Uyuşturucu kullanmam birkaç hafta önce Daniel'in bana saldırmasına neden olduğunda oturup biraz düşünmeye karar vermiştim, annemi ayık ve Urah'dan uzak olduğu bir anda yakalayıp onunla uzun uzun konuşmuştum. Sonunda bana bir daha alkol kullanmayacağı, kendisini toparlayacağı konusunda söz vermişti ama karşımdaki manzara ona inandığım için ne kadar aptal olduğumu gösteriyordu.
"Bu kadar aciz misin sen?" dedim ona neredeyse bağırarak. "Birkaç şişe görünce kendi kızına verdiğin söz hemen aklından çıktı mı yani?"
Başını ovalayarak ayağa kalktığında, "Üzgünüm," dedi ama öyle olmadığı açıkça ortadaydı. "Ama içkiyi bıraksam gerçekten benden bir halt olacağına inancın var mı Erin? Bunca yıl içmekten başka bir şey yapmamışken şimdi hayata atılabileceğimi mi zannediyorsun?"