Geçmiş
Justin'i o dövüş kulübünden bozma yerde karşısındaki adama yumruklar savururken gördüğümde ne yapacağımı şaşırdım, beni görmemesi için hemen oradan gitmem gerektiğini biliyordum ama olduğum yere çakılıp kalmıştım.
Birbirimiz için birer yabancıyken bana evini açıp sokakta kalmama izin vermeyen, bir nevi benim kahraman gözüyle baktığım o adam onu görmeyi hiç hayal etmeyeceğim bir haldeydi.
İnsanlar ona tezahürat ederken yüzü bir duvar kadar düzdü. Sadece öfkeliydi. Başka hiçbir şey yoktu.
Karşısındaki esmere birkaç yumruk savurdu, bazılarının isabet etmesiyle esmer hafiften sendeledi. Karşılık olarak attığı yumruklar ise Justin'in kendisini her seferinde tam zamanında geri çekmesiyle isabet etmedi.
Ama ben her yumrukta korkuyla irkilirken buldum kendimi.
Justin'in neden böyle bir yerde bu işi yaptığına anlam veremiyordum.
O benden rahatsız olup sevgilisinin evinde falan kalıyor gibi şeyler düşünürken meğer yaptığı buymuş. Kaşındaki yaranın açıklamasını da bu şekilde almıştım.
Geri dönüp bütün bunları hiç görmemiş gibi davranmam gerekiyordu. Sadece evinde kalmasına izin verdiği bir yabancıydım, eğer onu takip edip buraya kadar geldiğimi görse kesinlikle beni kapının önüne koyardı. Ve bunda haklı da olurdu, baya abartmıştım.
Gitmem gerektiğini bilmeme rağmen ayaklarım hareket etmiyordu. Justin yaralanacak diye korkuyordum, kavga şiddetlenmişti ve birbirlerine öldürmek ister gibi bakıyorlardı.
Onun yaralanmasının neden umurumda olduğunu da bilmiyordum, sonuçta hakkında hiçbir şey bilmediğim bir yabancıydı.
Esmer ona bir yumruk yapıştırdığında yerimden sıçrarken bağırmamak için ellerimi ağzımın üzerine bastırdım. Justin bile bu yumruğu benim kadar önemsememişti, kafası şöyle bir sallansa da hemen karşılığını vermişti.
Etrafa şöyle bir baktım; neredeyse herkes erkekti, bir elin parmağını geçmeyecek kadar kadın vardı ama onlarda baya ileri yaşlarda olup hepsi yanında bir erkekle gelmişti.
Bütün bu insanların arasında ufak bir kız çocuğu gibi kalmıştım, bazılarının benim neden burada olduğumu sorgulayan gözlerini görebiliyordum.
Evet dedim kendi kendime, artık gitmem gerekiyordu.
Bütün bu küfür edip peş peşe sigaralar yakan insan topluluğundan sıyrılmak için hareket edecektim ki ring hareketlendi.
Justin'in esmeri yere serdiğini görünce içim biraz olsun rahatlamıştı. O kazanmıştı, artık gidebilirdim.
Gitmek için döndüğüm sırada etraftaki sesler yükseldi. Sanırım esmere para yatıran topluluk yenilgiyi kabullenememiş olmalıydı ki Justin için tezahüratlar eden insanlara karşı hakaretler savuruyorlardı.
Aslında esmere para yatıranların sayısı baya azdı ama sesleri çok çıkıyordu. Yaşlı kadınlardan birisinin çok fazla parası gitmiş olmalı ki bağırıp çağırırken neredeyse öfkeden üzerindeki elbiseyi yırtacaktı.
İnsanlar birden birbirlerine girmeye başlayınca ürkerek geriledim. Çok kısa bir sürede kaosun ortasında bulmuştum kendimi.
Ve bunun benim için kesinlikle hiç iyi olmayacağını o an anlamıştım.
