*Animasyon film adı: Kahraman Balık
+Bu bir şaka değil! Biz oradayken dostum Ed, itiraf etmek istemediğim bir şeyi yüzüme çarptı. Dostlar böyle yapar.
-Oğlum...amacım bu değildi.
+Sorun değil! Bence...bence bunu gerçekten yaptım. En azından kısmen...sizin beni fark etmenizi umarak. Çünkü ben bu resifi çok seviyorum. Burada sadece gerçek bir fark yarattığımı hissetmek istedim.
-Bence artık bunu dert etmen gerekmiyor. Sen kahramansın. Resifi kurtardın.
+Yalnız değildim. Bunu hep beraber yaptık. Siz olmasaydınız bunu başaramazdım. Tahta oturmaktan rahatsız olur muyum bilmiyorum ama hala önderliğimi istiyorsanız...emmm...o-onur duyarım! Ama sorun şu ki, şehri yönetmek hakkındaki ilk şeyi bilmiyorum. Baksana Boy! Sen nasıl yapıldığını öğretir misin acaba?
[Müzik]
[Alkış]
Salonda büyük bir alkış tufanı oluştu. Çocuklar izledikleri filme bayılmışlar, hatta sonlarda bayağı duygulanmışlardı. Perde kararmış, ışıklar açılınca nemlenen gözler ortaya çıkmıştı. Film sonrası bahçeye çıktıklarında Çakıl, bahçenin düzenini görünce bir kez daha hayran kalmadan edemedi. Çocukları yormayacak bir şekilde oyun alanları yapılmıştı. Hemen rengarenk çiçekler açmış ağacın altında 2 tane ve karşılarında da sırayla kişi sayısına göre minderler konulmuştu. Herkes yerlerine geçtikten sonra Alaz da Çakıl'a ağacın altındaki iki minderden birine oturması için öncelik tanıdı. Çakıl, hemen yerine geçtiğinde Alaz da onun yanına oturmuştu bile. Çocuklara filmi nasıl bulduklarını sordu direkt. Çocuklar da hep bir ağızdan çok beğendiklerini söylemişlerdi. Sonrasında Alaz bir hikaye anlatacağını söylerken bir an durup kendisine bakınca çocukların bakışları da direkt ona döndü ve Çakıl bir an ne yapacağını bilemedi. Alaz, hınzır bir gülüşle; "Bu ayın hikayesini size Çakıl ablanız anlatsın. Ne dersiniz?" diye sorunca çocuklardan bazıları buna memnun olmuş, bazısı ise istemediklerini, Alaz'ın anlatmasını istediklerini dile getirmişlerdi.
"Hadi ama! Farklı ağızdan bir hikaye size değişiklik olacaktır. Lütfen kırmayın beni!"
Neyseki Çakıl'ın anlatmasını istemeyenler fazla ısrarcı olmadı. Alaz, Çakıl'a dönüp; "Bir sakıncası yoktur herhalde senin için değil mi?" diye sormuş, Çakıl da başını iki yana sallayarak; "Hayır, çok memnun olurum!" diye cevap vererek kendini tamamen çocuklara vermişti. Aklında da çocuklara hangi hikayeyi anlatabilir diye bir düşünce gezinip duruyordu. Neyseki çok düşünmesine gerek kalmadı. Ne anlatacağını bulmuştu bile.
"Öncelikle sizlerle tanıştığıma çok memnun oldum, çocuklar. Ben sizleri ilk gördüğümde kendimi size çok yakın hissettim, çünkü benim kardeşim de sizinle aynı kaderi paylaşıyor. O da bir Lösemi ve şu an hastanede tedavi görüyor. Bu yüzden sizleri en derinden anlayan, hissettiklerinizi bilen biri olarak burada olduğum için çok mutluyum. Anlatacağım hikayeye başlamadan önce düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istedim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benimle Kal
Romantizm"...ve hayatın kum saatini sen değil biriktirdiğin anılar tutar, o kadar!" Çakıl Şirin Gürbüz Alaz Çetinoğlu yazan: AK-HayalDunyasi -*-*-*- Çakıl, yayınlamadığı bir haber yüzünden hiç istemediği bir durumun içinde buldu, kendini. Patronu Mehmet Bey'...