"Eda!!" Eyvah şimdi pohu yedim dedi Eda endişe ile kendi kéndine.
Çınar'la, Yavuz aynı anda bağırırken Eda dış kapıdan çıkmak üzereyken vazgeçip kaçarcasına eve girdi Yavuz onun peşinden hızla giderken. Çınar ile Rabia'yı baş başa bırakmışlardı.
"Evet diyor musun aşkından sırılsıklam olmuş bu adama? " Rabia tek kaşını kaldırdığında genç adam gülümseyerek baktı.
"Tamam o cadı yüzünden ıslanmış bir adam." dedi kendini göstererek.
"Birde....?"
"Yanmak üzere olan ve senin aşkından asla yapmam dedığı ne varsa yapan bu adamı bir ömür boyu almaya evet diyormusun? Bak evet dediğin andan benden kaçışın olmaz ona göre... " dedi Çınar gelsede ciddi olduğu sesinden ve bakışlarından belliydi. Pantalon paçasının alev alması beklemesede olan olmuştu artık.
"Ömrümün sonuna kadar evet Çınarr!!" Dedi genç kız onu her haliyle sevmişti.
Sarılamasada dudağına öpüçük kondurmuştu Çınar. Onun için en zor kısım bitmiş olsada herşey daha yeni başlıyordu aslında...
İçeri kaçan kızın peşine takılmıştı Yavuz. Onun yüzünden şuanda sırlsıklamdı. Ve Eda bu yaptığından pişman değil bilakis çok memnundu.
"Eda! Ben seninle ne yapacağım püsküllü belam?"
Eda genç adamın ona sinirle bakan yüzüne baktı. Ona sinirli olmak bile yakışıyordu. Çatık kaşları sinirli çehresi yüreğinde yer edilmiş en güzel görüntüydü ona göre.
Sehpanın yanından geçerken ayağını sehpaya çarpıp dengesini yitirip koltuğa düşerken onu Yakalamak üzere olan adamında dengesini yitirmesine sebep olmuştu.
"Biz devamlı böylemi olacağız?"
"Hı hıım..." derken genç adam derin bir nefes çekmişti genç kızın parfümle karışık teninin kokusunu içine çekerken. "Seninle bir ömür böyle kalmak isterdim."
"Bende." dedi Eda onunla bir ömür olmak istiyordu. Ölüm bile onun kollarında gelsindi.
Biraz sonra dış kapının kapanma sesi geldi kulaklarına. Yavuz genç kızın aklına minicik bir buse konuşup ayağa kalktı.
"Bir ömür seni ayırmayacağım yakınımdan" Eda ya göz kırpıp uzaklaştı. Arkasında domates gibi kızaran bir kız bıraktığını tabiki biliyordu. Genç kızın o hali aklına gelirken yüzündeki sırıtış tebesüme dönerken çıkmaya başladı merdivenleri Yavuz.
❤💛❤
Gecenin geri kalanını kazasız belasız atlatan dörtlü bir sonraki günün pazartesi olması nedeniyle erkenden kendi evlerine geçmiş bu sırada anneleri ve babaları eve gelmişti.
Çınar'ın elbette Rabia'ya yaptığı evlenme teklifinden herkesin haberi vardı. Onlar her ne kadar çoçuklarının yanında olmak istesede onların rahatsız olmalarını istemedikleri için yemeğe gitmişlerdi.
Rabia Çınar'ın ona nasıl bir evlilik teklifi yaptığını anlatırken annesine baktı.
"Ama sen hiç şaşırmadın anne... Yoksaa... " dedi yatağından kalkıp annesine doğru baktı dik dik.
"Tabi ya.." dedi elini anlına vurup yatağın yanında volta atar gibi bir sağa bir sola ilerlerken. Durup annesine dönü işaret parmağını ona doğru uzatırken konuştu.. "Herkes biliyordu değil mi? Ben hariç hepiniz biliyordunuz. Şimdi ben seni napayım Reyhan sultan?" deyip ciddi ifadesini atıp annesini gıdıklamaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Püsküllü Belam
Literatura Kobieca√~TAMAMLANDI ~√ Kafasını kaldırıp ona şaşkınlıkla bakan genç kıza baktı. Baktı ama donup kalmıştı. O bal rengi gözler onu içine hapsetmişti resmen. Eda mı? Onunda genç adamdan bir farkı yoktu aslında. Hem şaşırmış hem de öylece adamın gözlerinde kay...